TR-Dizin
Permanent URI for this collectionhttps://ada.atilim.edu.tr/handle/123456789/21
Browse
Browsing TR-Dizin by Scopus Q "Q4"
Now showing 1 - 20 of 48
- Results Per Page
- Sort Options
Article Citation Count: 019. Yüzyılda Osmanlı ve Rus İmparatorluklarında Yerel Yönetim Reformu: 1864 Zemstvo Kanunu ve 1864 Vilayet Nizamnamesi Üzerine Karşılaştırmalı Bir Analiz(2022) Gülseven, Aslı Yiğıt; International RelationsOsmanlı ve Rus İmparatorluklarının 19. yüzyılına damga vuran modernleşme süreci her iki devlette de kapsamlı bir reform hareketi başlatmıştı. 19. yüzyılın ortasında patlak veren Kırım Harbi neticesinde, Avrupalı devletlerin baskı ve müdahalelerinden çekinen her iki imparatorlukta da iktisadi refahın sağlanması yolunda idari düzenlemelerin ya-pılması öncelikli hedef haline gelmişti. Buradan hareketle, Osmanlı ve Rus İmparator-luklarında 19. yüzyılda etkin yönetim anlayışı çerçevesinde yerel yönetimlerde bir takım idari düzenlemeler meydana getirildi. Bir yandan yerel yönetimlerin faaliyet ve yetki alanlarının genişletilmesi anlayışı benimsenirken, diğer yandan her iki imparatorlukta da merkezi yönetimin güçlendirilmesi hedeflenmiştir. Bu çalışma, Osmanlı İmparatorlu-ğunda 1864 Vilayet Nizamnamesi ve Rus İmparatorluğunda 1864 Zemstvo Kanununun taşra örgütlenmesine getirdikleri yerel yönetim reformunu ortaya koymayı ve her iki dü-zenlemeyi tarihsel arka plan, içerik, kapsam ve etkinlik yönünden karşılaştırmalı olarak değerlendirmeyi amaçlamaktadır.Article Citation Count: 2Açık ders malzemelerine genel bakış: Türkiye Bilimler Akademisi örneği(2013) Al, Umut; Madran, Rafet OrçunBu çalışmada açık ders malzemeleri konusu genel olarak ele alınmakta, Türkiye Bilimler Akademisinin açık ders malzemeleri platformu incelenmektedir. Türkiye Bilimler Akademisi açık ders malzemeleri platformu kapsamında 22 ayrı kategoride 81 adet ders bulunmaktadır. Çalışmamızda Google Analytics aracılığıyla bu derslere ait kullanım verileri analiz edilmektedir. Makale kapsamında Türkiye Bilimler Akademisi açık ders malzemeleri platformuna ilişkin kullanım verilerinin Google Analyticsden elde edildiği ilk tarih olan 15 Ocak 2011 ile 15 Ocak 2013 arasındaki iki yıllık döneme ait veriler incelenmektedir. Buna göre araştırmamıza konu olan iki yıllık süre zarfında siteyi 315.830 kişinin ziyaret ettiği ve bu kişilerin toplamda 445.982 ziyaret gerçekleştirdiği saptanmıştır. Sitenin içeriğinin gelişmesi ve daha yaygın şekilde tanıtılması sonucunda zaman içinde siteye gösterilen ilgide artış olduğu görülmektedir. Ancak siteden ülke çapında yararlanma düzeyinin sınırlı olduğu, kullanımın belli coğrafyalarda yoğunlaştığı ve belli coğrafyalarda kullanım düzeyinin neredeyse yok denecek kadar az olduğu anlaşılmaktadır. Dünyadaki konu ile ilgili gelişmeler ve ülkemizdeki üniversite, öğrenci ve akademisyen sayıları dikkate alındığında, açık ders malzemeleri ile ilgili şimdiye kadar yapılanların sorgulanması gerekmektedir.Article Citation Count: 1Akdeniz Anlaşmaları ve Türkiye’deki\rUygulamaları(2021) Birlik, Gültekin K.; Department of Social Sciences for University wide Coursesİkinci Dünya Savaşı öncesinde yaşanan İspanya İç Savaşı’nda, revizyonist\rve anti-revizyonist blokların birbirleriyle olan mücadelesi nedeniyle\rAkdeniz’de deniz haydutluğu olayları yaşanmıştır. Ağustos 1937’de\rÇanakkale Boğazı önünde, Sovyetler Birliği’nden İspanya’daki\rCumhuriyetçilere yardım getiren iki geminin batırılmasıyla Türkiye de deniz\rhaydutluğundan etkilenmiştir. Deniz haydutluğuna karşı, Eylül 1937’de\ryapılan Nyon ve Cenevre Anlaşmalarına Türkiye de katılmış, “Akdeniz\rAnlaşmaları” kapsamında İngiliz savaş gemilerine iki liman tahsis etmiştir.\rAkdeniz Anlaşmaları gereğince, bütün karasularında denizaltı, gemi ve\ruçakların deniz haydutluğuna karşı tedbir alması gerekirken, Türkiye sadece\rÇanakkale Boğazı ile Gökçeada ve Bozcaada’nın karasularında denizaltılara\rkarşı tedbir almıştır. Türkiye’nin bu şekilde tedbir almasında deniz gücünün\rkapasitesi belirleyici olmakla birlikte, İtalya ile bir çatışma ortamı yaratmak\ristememesi de etkili olmuştur.\rAnlaşmalardan sonra deniz haydutluğu olayları Batı Akdeniz’de engellenemezken, Çanakkale Boğazı önünde ve Ege Denizi’nde bir daha\ryaşanmamıştır. Bunun nedeni, Anlaşmalarla alınan tedbirler değil, Sovyetler\rBirliği’nin İspanya’daki Cumhuriyetçilere yaptığı yardımı Boğazlar yerine,\rFransa üzerinden göndermeye başlamış olmasındandır. Türkiye, 1938\rsonunda İngiltere ile birlikte Anlaşmalardan çekilmek istemiş; ancak İngiltere\rBatı Akdeniz’de devam eden deniz haydutluğu nedeniyle bunu uygun\rgörmemiştir. Çekoslovakya ve Arnavutluk işgallerinin hemen sonrasında ise,\rTürkiye bütün imzacı devletlerden önce davranarak, 8 Nisan 1939’da\rAkdeniz Anlaşmalarından çekilmiştir. Türkiye, İkinci Dünya Savaşının\rhemen öncesinde, “ihtiyatlı ve acele” bir politika izleyerek, Akdeniz\rAnlaşmalarından kaynaklanabilecek çatışma ortamlarından sakınmak\ristemiştir.Article Citation Count: 0Alzheimer hastalığında Kallikrein-6, 7 ve potasyum kanal proteinlerinin olası rolü(2021) Bulduk, Erkut; Yıldırım, Filiz; Yıldırım, Zuhal; Surgical SciencesAmaç: Alzheimer hastalığının (AH) oluşum mekanizması kesin olarak bilinmemekle birlikte AH’dan sorumlu başlıca iki protein, senile plakların yapısındaki beta amiloid ve nörofibriler yumakların yapısındaki tau proteinidir. Hastalığa yol açan en önemli etmenlerden biri çözünür olmayan amiloid çökeltilerin oluşumu, diğeri ise artmış tau fosforillenmesidir. Kallikreinler, nöronal hasar ve işlev kaybı ile belirgin AH’nın etiyolojisinde rol oynayan, serin proteazların bir alt familyasıdır. Kallikrein (KLK)-6 ve KLK-7’nin merkezi sinir sisteminde (MSS) yüksek seviyelerde bulunan yaşa bağlı proteaz olduğu bilinmektedir. Daha once AH’ı gibi nörodejeneratif hastalıklarda yer alan hücre dışı proteinlerin proteolizine karıştığı gösterilmiştir. Bu çalışmada KLK-6 ve KLK-7’nin AH patogenezindeki olası rolünü ve potasyum kanal proteinleri arasındaki ilişkiyi araştırmayı amaçladık. Yöntem: Çalışmaya Polatlı Duatepe Devlet Hastanesinde takip edilen yaşları 65’in üzerinde olan 35 AH ve rutin tarama amacıyla nöroloji polikliniğine başvuran kognitif durumu normal olarak değerlendirilen 35 sağlıklı birey (control grubu) dahil edildi. 12 saat açlığı takiben antekübital venden alınan kan örnekleri 4°C’de 2500xg’de 10 dakika santrifüj edilerek, serum örneklerinde KLK-6 ve KLK-7 ile içeri doğru düzeltici potasyum kanalı (KCNJ3) ve iki gözenekli potasyum kanalı (KCNK9) protein düzeyleri enzim-bağımlı immunosorbent assay (ELISA) ile ölçüldü. Gruplar arasındaki fark T-test ile incelendi. p<0.05 istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi. Bulgular: Gruplar arasında yaş ve cinsiyet açısından bir fark saptanmadı (p>0.05). Alzheimer grubu control grubu ile karşılaştırıldığında serum KLK-6 ve KLK-7 düzeyleri anlamlı olarak artarken (p<0.05), KCNJ3 ve KCNK9 protein düzeylerinde bir fark saptanmadı (p>0.05). Sonuç: Beyinde anormal protein katlanmasının ve birikmesinin önüne geçilememesinin AH’ye yol açtığı düşünülmektedir. Bu araştırmanın bulgularına göre KLK- 6 ve KLK-7 düzeyleri ile AH’nın patolojisi arasında bir ilişki saptandı.Article Citation Count: 0Ay taşımacılığında elektromanyetik fırlatma teknolojisi ve bor(2018) İnger, Erk; Airframe and Powerplant MaintenanceGelecek yıllarda, ay yerinde keşfedildiğinde, aydan uzaya malzeme nakliyesi yeteneklerinin geliştirilmesi planlanmaktadır. Uzay araçlarının yakıt ikmali için gerekli oksijen gibi ay malların yörüngedeki depolara taşınaması sağlanacaktır. Genel olarak aydan malzeme nakliyesi söz konusu olduğunda EMFS (Elektromanyetik Fırlatma Sistemi) teknolojisinin, yakın gelecekteki üstünlükleri çok iyi açıklanabilir. EMFS’nin kimyasal fırlatma sistemine göre, yüksek kapasiteli taşıma, yüksek güvenlik ve çevresel sürdürülebilirlik ile düşük bakım maliyetleri ve yüksek verimlilik gibi çeşitli avantajları bulunmaktadır. Sunulan ön konseptin geliştirilmesi ve bu tür bir sistemle dağıtımının fizibilite ve net faydası ile ilgili, yüksek yük taşıma kapasitesine sahip oluşu EMFS’yi desteklemektedir. EMFS halen sürdürülen bir çalışmadır ve özellikle donanım geliştirme aşamasında dikkate alınması gereken birçok zorlukları bulunmaktadır. Bu çalışmada Yüksek Sıcaklık Süperiletken (HTSC) MgB2 gibi malzemeler, ana güç üretimi, veriyolu çalışması, endüktif enerji depolama, devre açma anahtarları, başlatıcı bobinler ve yükler dahil, birçok EMFS bileşenleri için yaygın olarak kullanılan uygulamalardır.Article Citation Count: 4Beşeri Değerler ile Devamsızlık Tutumları ve Gerekçeleri Arasındaki İlişkiler(2016) Demirutku, Kürşad; Tekinay, Sena; Department of PsychologyBu çalışma, beşeri değerler ile devamsızlık tutumları ve devamsızlık gerekçeleri arasındaki ilişkileri incelemek amacıyla yapılmıştır. Ankara'da bulunan bir vakıf üniversitesinde çeşitli bölümlerde öğrenim gören 180 öğrenci ile bir korelasyon çalışması yürütülmüştür. Katılımcıların değer yönelimleri Potre Değerler Anketi (Schwartz ve diğerleri, 2012) kullanılarak, devamsızlık tutumları ise semantik farklılıklar ölçeği ile ölçülmüştür. Ayrıca öğrenciler, ilgili alanyazından hareketle bu çalışmada kullanılmak üzere geliştirilen ölçekler üzerinde, çeşitli gerekçelerle dersi olduğu halde okula gitmeme ve okula gittiği halde derse girmeme sıklığını rapor etmişlerdir. Korelasyon analizleri hazcılık ve uyarılma değerlerine verilen önemin devamsızlık tutumları ve gerekçeleriyle olumlu, özyönelim ve uyma değerlerine verilen önemin ise olumsuz ilişkiye girdiğini göstermiştir. Devamsızlık ile ilişkili tutum ve gerekçelerin çeşitli değerleri ifade etme işlevine sahip olabileceği önerilmiştir. Sonuçlar, araştırmanın ölçüm ve örneklem özellikleri ile ilişkili kısıtlılıkları hesaba katılarak tartışılmış ve bunlara ilişkin gelecek çalışma önerileri sunulmuştur.Article Citation Count: 0Bilgisayar Bir Metni Vurgulu Okuyabilir mi?(2013) Uslu, İ. Baran; Demir, Nurettin; İlk, H. Gökhan; Yılmaz, A. EgemenGünümüzde, daha önce kulakla algılanmaya çalışılan vurgu,tonlama ve ezgi gibi prosodik ögeleri incelemek için bilgisayardestekli yöntemler bulunmaktadır. Akustik özelliklerin tanımlanması ve programlar yardımıyla incelenmesi, konuşmanınparçalarüstü özellikleriyle ilgili önemli ipuçları vermektedir.Bu çalışmada, Türkçe metinden konuşma sentezleme için birsistem tasarlanmıştır. Gerçekleştirilen bu sentezleyicide seçilentümcelerin ezgi yapıları incelenmiştir. Bilgisayar tarafındansentezlenen konuşmanın kulağa doğal gelmesi için, bir ezgimodeliyle donatılması gerekir. Çalışma kapsamında bir ezgimodeli önerilmiş, bu modelin bileşenleri, dilbilim kurallarıaçısından irdelenmiş ve tartışılmıştırArticle Citation Count: 0Bilimsel iletişimde yeşil ve altın yollarda yakınsama ve Türkiye’deki yansımaları(2011) Ertürk, Korhan Levent; Şengül, Gökhan; Information Systems Engineering; Computer EngineeringSon yıllarda özellikle sosyal ağlarda bilgi dolaşımının artması, gelişmiş mobil iletişim cihazlarının yoğun kullanımı kısıtsız ve farklı ortamlarda bilgi erişim ve paylaşımını gerektirmektedir. Bu bağlamda bilimsel bulguların yer aldığı makalelerin geniş kitlelere ve diğer bilim insanlarının erişimine açılması; hem bilimsel eserin doğruluk ve güvenirliğini artırmaya yardımcı olmakta, hem de bilimsel verinin paylaşılmasını ve dolayısı ile de bilimsel gelişimi olumlu yönde etkilemektedir. Yaklaşık on yıldır bu amaca açık erişim insiyatifi katkı sağlamaktadır. Bu amaçla kendi kendine arşivleme (yeşil yol) ve açık erişim dergisi (altın yol) bilimsel çalışmaların bilim topluluğuna sunulmasında yeni yöntemler olarak takdim edilmiştir Bu çalışmada; uluslararası alanda yeşil ve altın yollar üzerinde ortaya konan kurallar irdelenmiş, yazar ve yayıncılarının oluşan iklime uyumluluğu sorgulanmış ve Türkiye adresli kurumsal arşiv ve dergilerin ortaya çıkan durum karşısında konumları üzerine bir değerlendirme yapılmıştır. Çalışma esnasında Ulrich Süreli Yayın Rehberi, Thomson Reuters (ISI) Bilimsel Web (Web of Science - WoS) ve Elsevier Scopus uluslararası ticari atıf veri tabanları, RoMEO, Juliet, ve ROARMAP telif politikası rehberleri, OpenDOAR, ROAR kurumsal arşiv rehberleri ve DOAJ açık erişim dergisi rehberi ile ULAKBİM ulusal veri tabanları incelenmiştir.Article Citation Count: 1BİR ÖZEL YETENEK SINAVI ANALİZİ VE ORTAYA ÇIKAN NİTELİK SORUNU(2017) Ünver, Erdem; Textile and Fashion DesignYÖK'ün hazırladığı özel yetenek sınavlarını tanımlayan bir değerlendirme sistemi olmakla birlikte, uygulamada farklılıklar gözlenmektedir. Belirlenen formüldeki not ağırlıklarının değiştirilmesi, bazı üniversitelerin ön eleme yapması, bazı üniversitelerin tüm öğrencileri kabul etmesi ya da sadece özel yetenek sınavını ön plana çıkartması, ilk akla gelen farklılıklardan bazılarıdır. Bir vakıf üniversitesi olan AÜ' de yapılan özel yetenek sınavı verileri nitelik sorununu açık bir şekilde yansıtmaktadır. 2015-2016 Akademik Yılı özel yetenek sınav verileri iki boyutlu matris üzerinde değerlendirildiğinde, önceki yıllarla benzeştiği, sözü edilen sorununun çözümü yolunda önlem alınmadığı, öğrenci harçlarıyla varlıklarını sürdüren vakıf üniversitelerinin kontenjanlarını doldurabilmek için, özel yetenek sınavı yerine, sıralama sınavı yaptıkları anlaşılmaktadır. Bu çalışmanın amacı, YÖK'ün belirlediği değerlendirme sisteminin uygulandığı bir yetenek sınavında, adayların YGS, OBP, ÖYSP ve YP analizleriyle yargıya götürecek sayısal verilere ulaşmaktır. Veriler, sanat eğitimine uygun olmayan ve sanatsal davranış geliştiremeyecek adayların, öğrencilik hakkı elde edebildikleri yönündedirArticle Citation Count: 0Çin’in Avrasya Rüyası Olarak İpek Yolu Ekonomik Kuşağı: Ortak Kimlik mi Ortak Korku mu?(2019) Yıldırım, Nilgün Eliküçük; Energy Systems Engineeringİpek Yolu Ekonomik Kuşağı Çin’in Avrasya Ekseni stratejisinin anahtar bileşenidir. Bu çalışmada Çin’in Avrasya Ekseni stratejisi, sosyal kimlik teorisi perspektifinden bir yaratıcılık stratejisi olarak ele alınmıştır. Çin, yaratıcılık stratejisinde başarılı olabilmek için, İpek Yolu Ekonomik Kuşağı ülkeleriyle Çin Rüyası üzerinden ortak bir grup kimliği oluşturmaya çalışmaktadır. Fakat Çin Rüyası, Orta Asya Türk Toplumları ve Uygurlar tarafından ortak bir kimlik olarak algılanmamaktadır. Orta Asya Devletleri, Çin’in bölgedeki varlığını, ekonomik ve jeo-stratejik olarak olumlu karşılarken, Çinli göçünün yol açacağı demografik değişimlerden ve kültürel etkiden korkmaktadırlar. Bu yüzden, Çin Rüyası, İpek Yolu Ekonomik Kuşağında yer alan Türk toplumlarının ortak kimliğinden ziyade ortak korkusudur. Bu korku uzun vadede girişimin başarısını engelleyecek en önemli faktörlerden biridirArticle Citation Count: 0COVID-19 Infection in Peritoneal Dialysis Patients: \rA Comparative Outcome Study with Patients on \rHemodialysis and Patients without Kidney Disease(Aves, 2022) Kazancıoğlu, Rümeyza; Ozturk, Savas; Turgutalp, Kenan; Gürsu, Meltem; Arıcı, Mustafa; Oruç, Ayşegül; Ateş, KenanObjectives: There is limited data about coronavirus disease-19 (COVID-19) characteristics and results in peritoneal dialysis \r(PD) patients. This study aimed to investigate the characteristics and outcomes among PD patients and compare them with \rmatched hemodialysis (HD) patients and a control group without kidney disease.\rMethods: We included 18 PD patients and consecutive age- and gender-matched 18 HD and 18 patients without kidney \rdisease (control group) registered into the Turkish Society of Nephrology database including 1301 COVID-19 patients. We \rcompared demographic, clinical, radiological, laboratory data, and outcomes namely intensive care unit (ICU) admission, \rmechanical ventilation, mortality, and composite outcome (death and/or ICU admission).\rResults: ICU admission, mechanical ventilation, and mortality rates in PD patients (27.8%, 22.2%, and 22.2%, respectively) \rand the HD group (16.7%, 11.1%, and 16.7%, respectively) were higher than the control group (11.1%, 11.1%, and 5.6%, \rrespectively), but intergroup comparison did not reveal difference. A total of 11 (20.3%) patients had composite outcome \r(6 PD patients, 3 HD patients, and 2 patients in the control group). In Cox regression analysis, higher age and higher CRP level were related to increased risk of composite outcome. Adjusted rate of composite outcome in PD group was significantly higher than \rthe control group (P = .050). This rate was similar in HD and control groups (P = .30).\rConclusions: Combined in-hospital mortality and/or ICU admission of PD patients with COVID-19 was significantly higher than the control \rpatients. There is a need for careful surveillance of PD patients for infection signs and prompt treatment of COVID-19.Article Citation Count: 1Danışma Hizmetlerinde Bulut Bilişim Uygulamalarının Kullanımı(2014) Tavluoğlu, Canan; Korkmaz, AyşeBulut bilişim, herhangi bir yazılım ve depolama birimi olmaksızın, masaüstü-dizüstü bilgisayar, tablet PC veya akıllı telefonlar kullanılarak internet üzerinden bilgiye erişim sağlayan bir bilişim platformudur. Kütüphaneler gibi birçok kurum zamandan ve paradan tasarruf etmek için bu uygulamaları kullanmaktadır. Kütüphaneler danışma hizmetlerini yeni teknolojilere göre uyarlamakta ve hizmetlerini söz konusu bilişim ortamına taşımaktadır. Bu çalışmada bulut bilişimin tanımı, sunduğu fırsatlar ve zorluklardan kısaca bahsedilmekte ayrıca danışma hizmetlerinde bulut tabanlı uygulamaların nasıl kullanılabileceğine yer verilmektedir. Bu bağlamda ankara'da bulunan üniversite kütüphanelerinde çalışan danışma kütüphanecilerinin bulut tabanlı yazılım olarak hizmet (Software as a Service - SaaS) araçlarının ne ölçüde kullandıklarını belirlemek amacıyla bir anket uygulanmıştır. anket sonuçlarına göre, danışma hizmetlerinde bu araçların kullanım oranlarının çok düşük olduğu görülmektedirArticle Citation Count: 0DOĞRUSAL OLMAYAN SINIR KOŞULLARINA SAHİP ISI TRANSFERİ PROBLEMLERİNİN SINIR ELEMAN YÖNTEMİ İLE ANALİZİNE YÖNELİK YENİ BİR FORMÜLASYON(2019) Baranoğlu, Besim; Manufacturing EngineeringBu çalışmada Fourier denklemi ile ifade edilen ısı transferi problemlerinin bir ya da daha fazla bölgesinde tanımlı doğrusal olmayan sınır koşulları altında çözümüne yönelik sınır eleman yöntemi tabanlı etkili bir sayısal çözüm sunulmaktadır. Çözüm, sınır eleman yöntemi sistem matrislerinin üzerinde yapılan matematiksel işlemler ile bilinmeyenleri sadece doğrusal olmayan sınır bölgesindeki sıcaklık farkı olan indirgenmiş matris denklemleri elde etmektedir. Bu sayede doğrusal olmayan sınır koşullarına dayalı iterasyonlar daha hızlı gerçekleştirilebilmektedir. Doğrusal olmayan sınır koşullarının tanımlı olduğu bölgelerde çözüm elde edildikten sonra tüm sınır çözümü tanımlı bir son-işlem ile gerçekleştirilebilmektedir. Gerçek çözümü elde edilmiş bir örnek kullanılarak elde edilen sonuçlar değerlendirilmiştir.Article Citation Count: 1The Early Turkestani Émigré Struggle and Turkestanism: Nation - Imagining in Emigration:1925-1940(2016) Karasar, Hasan Ali; International RelationsErken dönem muhaceretteki Türkistanlıların mücadeleleri vatan dışında \"Milli Kimlik Tasavvuru\" oluşturma gayretlerinin önemli bir örneğidir. Bu makalede ülkeleri Bolşevikler tarafından ele geçirildikten sonra vatanlarını terk eden Türkistanlı milliyetçi liderlerin karşılaştıkları fikirsel sorunların bir kısmı ele alınmaktadır. Özellikle de muhaceret liderleri ve Türkçü düşünürlerden Zeki Velidî Togan, Mustafa Çokayoğlu, Osman Hoca ve Nihal Atsız'ın kimlik merkezli tartışmalarına değinilmektedir. Bu çalışmada siyasa yapımı, propaganda taktikleri, dergi neşriyatı ile medya kullanımı ve sivil toplum örgütlenmesi yolları ile muhaceretteki Türkistanlıların Ruslara karşı birleştirilmelerine çalışılmasına öncelik verilmiştir. Muhaceretteki liderlerin vatandan izole ancak vatandaki problemleri yanlarına alarak başlattıkları bu mücadelenin de ana öğelerinden biri kimlik siyaseti olmuştur.Article Citation Count: 0Effect of geothermal water composition and pretreatment on the product water for boron-sensitive crops(Turkish Energy Nuclear and Mining Research Institute, 2021) Güler, Enver; Chemical EngineeringThe membrane filtration is an effective way to produce water for human consumption, industrial use, or irrigation purpose. In this study, a brackish water reverse osmosis (BWRO) membrane was practically investigated to obtain irrigation water from geothermal water. The quality of the produced water was analyzed to understand the potential in agricultural use for boron-sensitive crops. The effects of the feed solution composition and pretreatment by microfiltration were studied. Results showed that the ionic content was effective in reduction of permeate flux. However, the rejections of salt and silica did not change significantly by the change in the feed water composition and they were successfully removed from the geothermal water by more than 95% rejection. Pretreatment of the geothermal water with a microfiltration (MF) membrane having a pore-size of 0.8 μm provided higher flux than the one having a pore size of 5 μm. The higher rejections of boron were only achieved with increased pH in the pretreatment. The pH of 9.5 in the geothermal water provided a rejection of boron as 75% with a permeate boron concentration of 2.4 mg/L when 15 bar of operating pressure was employed. This level of boron concentration in the irrigation water was found to be allowable only for some boron resistant crops (e.g. beans, lettuce, onion) and semi-sensitive crops (e.g. sunflower, potato, tomato).Article Citation Count: 2Evaluation of Asterion Morphometry in Terms of Clinical Anatomy(2019) Akkaşoğlu, Sinem; Farimaz, Mine; Aktaş, Hilal Akdemir; Ocak, Hakan; Erdal, Ömür Dilek; Sargon, Mustafa Fevzi; Çalışkan, Selma; Basic SciencesAsterion is the junction of lambdoid, parietomastoid and occipitomastoid sutures and it corresponds to the location of theposterolateral fontanelle. It is close related to the location of junction of transverse and sigmoid sinuses.Mastoid process, posterior end of zygomatic arch, external occipital protuberance and lambda are bony features in close proximity ofasterion. In the present study we measured the distance between asterion and each of aforementioned bony points.Twenty human dry skulls were included in this study. Distance between asterion and mastoid process was 43.65 ± 6.75 mm on theleft side and 45.01± 6.04mm on the right side. Distance between asterion and posterior end of zygomatic arch was 43.97 ± 7.37 mmon the left side and 43.95± 7.02 mm on the right side. Distance between asterion and external occipital protuberance was 62.59 ±8.83 mm on the left side and 54.75 ±5.57mm on the right side. Distance between asterion and lambda was 81.40 ± 7.36 mm on theleft side and 82 ± 4.96 mm on the right side.In 84 % of the cases asterion was at the junction of transverse and sigmoid sinuses. In 12% of the cases asterion was below thejunction of transverse and sigmoid sinuses. In 4 % of the cases asterion was above the junction of transverse and sigmoid sinuses.Asterion is the essential point to indicate safety zone for surgical approach and to determine sex and age. It is of great interest ofanatomists, anthropologists, forensic experts, radiologists and neurosurgeons.Article Citation Count: 0Evaluation of COVID-19 Cases Who Received Immunosuppressive Therapy at a Tertiary Care Hospital(Doc design informatics Co Ltd, 2022) Sayar, Merve Sefa; Acar, Ali; Bulut, Dilek; Celik, Sebahattin; Oguz, Emin; Basic SciencesObjective: Immunosuppressive drugs are included in the treatment protocols of severe COVID-19 cases that may present with cytokine storm. In this study, we aimed to examine the characteristics of COVID-19 patients who received immunosuppressive therapy Methods: Patients diagnosed with COVID-19 and followed in the quarantine wards of our hospital between 01.03.2020-24.05.2020 were included in the study. Patient information was obtained retrospectively from patient files and discharge reports, and 263 COVID-19 patients-aged 18 and over-were included in the study. Results: The median age of the patients who received immunosuppressive therapy was 60.74 +/- 1.96, and 39.6% of them were women. The average symptom duration of the patients examined in the study at the time of admission to the hospital was 4.59 +/- 0.29 days. There was a significant difference in age, lymphocyte count, neutrophil/lymphocyte ratio, C-reactive protein, ferritin, D-Dimer, blood oxygen saturation, fever after antiviral therapy, qSOFA score, and total hospital stay between the two groups that received and did not receive immunosuppressive therapy (p<0.05). The need for immunosuppressive therapy increased 15.9 times over the age of 40, 15.6 times in the presence of diffuse involvement on thoracic CT, 6.6 times in the presence of chronic disease, 2.7 times in the presence of thrombocytopenia, and 1.7 times in the presence of lymphopenia (p <0.05).Conclusions: We observed that patients whose immunosuppressive therapy was added to their treatment protocols were admitted to the hospital later than others, had more prevalent involvement in thorax CT, high acute phase reactants, low SPO2, and more than one underlying disease.Article Citation Count: 0Factors Affecting the Burden and Quality of Life of Caregivers for\rGynecological Cancer Patients(AVES, 2022) Yaşar, Beril Nisa; Terzioğlu, Füsun; NursingObjective: The aim of this study is to evaluate the care burden and quality of life of caregivers of patients with gynecologic cancer.\rMaterial and Methods: This descriptive study was conducted with 251 individuals who provided care to patients with gynecologic cancer in gynecologic oncology\rservices of a university hospital and a state oncology hospital. The data were collected by a semi-structured questionnaire form, Caregiver Burden Inventory (CBI),\rand Quality of Life Family Version.\rResults: The mean age of the participants was 39.76 ± 14.20; 79.3% of them were female, 65.3% were married, 28.7% were high school graduates, 57.4% were\remployed and 56.2% were unemployed before starting care, 91.2% had health insurance, 58.6% perceived their income as moderate, and 57% had relatives of the\rpatient receiving care. Care burden was statistically significant in terms of gender, marital status, educational level, and degree of affinity with the patient (P < .005).\rThe correlation between caregivers’ quality of life, gender, health insurance, income status, and the degree of affinity with the patient was statistically significant\r(P < .005).\rConclusion: As a result of this study, it was determined that some socio-demographic characteristics of the caregivers of patients with gynecologic cancer affected\rthe care burden and quality of life.Article Citation Count: 2Fear of Missing Out, Internet Addiction and Their Relationship to Psychological Symptoms(Turkish Green Crescent Soc, 2020) Orta, İrem Metin; Department of PsychologyInternet addiction has become one of the most important problems of today's youth and received considerableattention from scholars. Research demonstrated significant impairments in psychological and social functioning among internet dependents. Given this, the present study aimed to investigate the relationship betweenfear of missing out (FoMO), internet addiction, and psychological symptoms. Based on research demonstratingthat FoMO, the pervasive anxiety associated with the feeling that one is missing out others’ satisfying experiences, increases social media engagement, it was expected that FoMO would relate to internet addiction, whichin turn would be linked to poor psychological well-being. The sample consisted of 322 undergraduate studentswho filled out items measuring FoMO, internet addiction and psychological symptoms. The regression analysisrevealed that internet addiction acts as a mediator in the link between FoMO and psychological symptoms.That is, the participants’ greater FoMO is linked to higher levels of psychological symptoms both directly andindirectly through a higher level of internet addiction. Overall, the present study provides an insight into ourunderstanding of the psychological and behavioral aspects of internet addiction, and thus, makes an importantcontribution to the promotion of mental health.Review Citation Count: 0FRAILTY, SARCOPENIA AND NUTRITION(Ankara Yildirim Beyazit University, 2024) Yesil,B.O.; Okur,İ.N.; Hızlı,Ş.Recently, the terms frailty and sarcopenia have been used frequently. Frailty, which occurs due to age-related physiological changes in multiple systems, is accepted as one of the geriatric syndromes. In frailty, negative energy balance, decreased strength, slowed walking speed, decreased grip strength, sarcopenia and involuntary weight loss can be seen. Frailty emerges as an indicator of biological age and correlates with the outcomes of biological age regardless of age, gender and comorbidities. Recent studies have begun to use the concept of frailty in children. Frailty in children is caused by a multi-system physiological impairment, including neurological, endocrine, immune and skeletal systems, which leads to a deterioration in quality of life. Frail children therefore require additional care and related services compared to children of the same age. Sarcopenia is defined as progressive loss in the musculoskeletal system. It has been determined that frailty and sarcopenia have many things in common in terms of their formation mechanisms, clinical consequences, treatment and prevention methods. Nutrition is closely related to both frailty and sarcopenia. Therefore, adequate energy and protein intake is extremely important in preventing malnutrition and loss of lean body mass. © 2024 Ankara Yildirim Beyazit University. All rights reserved.
- «
- 1 (current)
- 2
- 3
- »