TR-Dizin

Permanent URI for this collectionhttps://ada.atilim.edu.tr/handle/123456789/21

Browse

Recent Submissions

Now showing 1 - 20 of 416
  • Article
    Citation Count: 0
    Deneyimsel Pazarlama: Otel İşletmeleri Üzerine Bir Araştırma
    (2024) Şahin, Neriman Gonca Güzel; Şahin, Gonca Güzel; Tourism Management
    Amaç - Rekabetin hızla yaşandığı günümüzde müşterilerin istek ve beklentilerinin değişmesi işletmeleri de farklı hizmet sunmaya yöneltmektedir. Böyle bir durumda işletmeler de rakiplerine karşı öne çıkabilmek için pazarlama faaliyetlerinde farklılaşma yolunu tercih etmişlerdir. Bu pazarlama faaliyetlerinden biri de deneyimsel pazarlamadır. Deneyimsel pazarlamanın önemini anlayan turizm işletmeleri de eşsiz benzersiz deneyim sunmaya yönelik pazarlama faaliyetleri için çabalamaktadır. Bu nedenle Ankara’da bulunan 4 ve 5 yıldızlı otel işlemelerinde müşterilere sunulan deneyim boyutlarını belirlemek, deneyim boyutlarının müşteri memnuniyeti ve müşteri sadakati üzerindeki etkisini araştırmak amaçlanmıştır. Yöntem – Bu araştırmanın evrenini Ankara’da yer alan 4 ve 5 yıldızlı otel işletmelerinde konaklayan yerli ve yabancı müşteriler oluşturmaktadır. Araştırmada 56 otel işletmesinin misafirlerine çıkış esnasında anket yapılmıştır. Araştırmada elde edilen verileri değerlendirmek için BM SPSS 28 ve R programı (R Core Team, 2023) kullanılmıştır. Araştırmanın analizinde Mann-Whitney U, Shapiro-Wilk, Kruskal- Wallis H, Dunn testleri ve yol analizi tekniklerinden faydalanılmıştır. Bulgular – Araştırma sonucunda, müşteri deneyim boyutlarından estetik, eğlence, ergonomiklik, sosyal etkileşim, sosyal tatmin ve eğitim boyutlarının müşteri memnuniyeti üzerinde istatistiksel açıdan anlamlı bir etkiye sahip olduğu belirlenmiştir. Yine müşteri deneyimi boyutlarından estetik, ergonomiklik, alturistik, sosyal etkileşim, sosyal tatmin ve eğitim boyutlarının müşteri sadakati üzerinde istatistiksel açıdan anlamlı bir etkiye sahip olduğu ortaya çıkarılmıştır. Tartışma – İşletmeler müşteri sadakati kazanmak için müşteri beklentilerine odaklanmalı ve müşteri memnuniyetini sağlamayı hedeflemelidir. İstatistiksel açıdan anlamlı bulunan estetik, eğlence, ergonomiklik, sosyal etki, sosyal tatmin ve eğitim boyutlarının yol katsayıları pozitif olduğu için; bireylerin estetik, eğlence, ergonomiklik, sosyal etki, sosyal tatmin ve eğitim düzeyleri puanları arttıkça müşteri memnuniyet düzeyinin de artacağı öngörülmektedir.
  • Article
    Citation Count: 0
    Dünyada Ulaştırma Sektöründe Kamu-Özel Ortaklığının Gelişimi
    (2024) Bülbül, Duran; Akgüngör, Zehra; Public Finance
    Dünyada son yıllarda yaşanan küreselleşme süreci kamu hizmetlerinin sunumunda alternatif yöntemlerin oluşmasına yol açmıştır. Kamu hizmetlerinin sunumunda ‘‘kamu-özel sektör ortaklığı (KÖO)’’ adı altında, özel sektör önemli derecede yer almaya başlamış olup hem gelişmiş hem de gelişmekte olan birçok ülkenin gündeminde olan bir uygulama haline gelmiştir. Bu bakımdan ulaştırma sektörünün kamu hizmetleri arasında en maliyetli hizmetlerden biri olduğu görülmekte olup, birçok ülkede ulaştırma sektörünün finansmanında ve gelişmesinde KÖO modeli uygulanarak büyük ölçekli projeler oluşturulmuştur. Çalışmada dünyada ulaştırma sektöründe KÖO modeli ve ulaştırma sektöründe KÖO ile özel katılımın artışı değerlendirilmeye çalışılmaktadır.
  • Article
    Citation Count: 0
    Finansal Stresin Türk Bankacılık, Sigorta, Finansal Kiralama, Finansal Sektör Endeksleri ve Döviz Piyasası Üzerine Yayılma Etkisi
    (2024) Özdemir, Hüseyin
    Bu çalışma, finansal stres göstergelerinin (ABD, diğer gelişmiş ekonomiler ve gelişmekte olan piyasalara ilişkin olanlar) BIST bankacılık, BIST sigortacılık, BIST faktöring, BIST mali sektörleri ve döviz kuru piyasası üzerindeki kısa ve uzun vadeli yayılma etkisini incelemektedir. Çalışmada Baruník ve Křehlík (2018) tarafından geliştirilen frekans bağlantılılık yöntemi kullanılmaktadır. Sonuçlar, dışsal finansal stres şoklarının Türkiye finansal pay alt endekslerinin yıllık getirisi üzerinde kayda değer bir yayılma etkisine sahip olduğunu, ancak yayılma etkisinin döviz kuru piyasası üzerinde daha belirgin bir etkiye sahip olduğunu göstermektedir. Sigorta sektörünün diğer pay endekslerine göre nispeten daha kırılgan olduğu tespit edilmiştir. Farklı finansal stres şoklarının piyasalar üzerindeki etkisi bakımından kayda değer bir farklılık gözlemlenmemiştir. Genel olarak, toplam yayılma etkisinin yaklaşık %33'ü kısa sürede gerçekleşirken geriye kalan %67'si daha uzun bir sürede gerçekleşmiştir. Bununla birlikte ampirik kanıtlar toplam yayılma etkisinin ekonomik krizler, savaşlar, ticaret savaşları ve sağlık krizleri gibi ciddi ekonomik olayların yaşandığı dönemlerde önemli artış gösterdiğini ortaya koymaktadır. Bu bulgular Türkiye’deki yatırımcılara, düzenleyici kurumlara ve hükümete finansal riskleri doğru bir şekilde tespit etmek ve dışsal şok kaynaklı riskleri azaltmak için önemli bilgiler sunmaktadır.
  • Article
    Citation Count: 0
    GÜNDELİK HAYAT ve MEKÂN: MODA AİLE ÇAY BAHÇESİ
    (2024) Şahin, Dilek; Demirel, Emre; Interior Architecture and Environmental Design
    Mekân, fiziksel tanımlamaların ötesinde gündelik hayat pratikleriyle sürekli şekillenen ve kendini tekrar inşa eden bir yapıdır. Bu çalışmada, mekânın önceden tanımlanmış ve ortaya konmuş fiziksel sınırlarının yanında; bireyin gündelik hayat pratiklerinin devingen, dinamik, esnek bir mekân oluşturma potansiyeli çay bahçeleri üzerinden ölçülecektir. Türk toplumu içerisinde geçmişten bugüne sahip olduğu kültürel ve sembolik değeriyle birlikte; çay bahçelerinin insanların günlük yaşam akışı içindeki çeşitli etkinliklerini gerçekleştirdiği, bütünleştirici ve eşitlikçi bir sosyal ortam sunmasıyla kültürümüze özgü benzersiz bir mekân yarattığı düşünülmektedir. Bu bağlamda, toplumun her katmanından insanın bir araya gelebildiği toplumsal alan haline gelen çay bahçelerinin mekânsal anlamda incelenmesi ve gündelik hayat içindeki yerinin yeniden değerlendirilmesi önemli bir konu haline gelmektedir. Bu çerçevede çalışma İstanbul’un en eski ve en bilinen çay bahçelerinden biri olan İstanbul Moda Aile Çay Bahçesi’ni ele alacaktır. Çalışmanın kapsamında gündelik hayat içerisindeki mekânsal pratiklerin çözümlenmesinde Lefebvre’den çıkarım yapılan “eşitleyici, gündelik hayat, mekân üretimi, toplumsal ilişkiler ve bir arada olma” kriterleri üzerinden bir analiz hedeflenmiştir. Çalışma ağırlıklı olarak kuramsal bir tartışma çerçevesinde mekâna bakmakta ve bu doğrultuda elde edilen mekânsal veriler Moda Aile Çay Bahçesi özelinde değerlendirilerek bir sonuca ulaşılmaktadır. Gözlem tekniği kullanılarak gerçekleştirilen saha çalışmasından elde edilen ampirik bulgular aracılığıyla, gündelik hayatın oluşumunu destekleyen kentsel mekânın deneyimlenmesine ve mekânsal pratiklerin belirlenmesi üzerine odaklanılmaktadır.
  • Article
    Citation Count: 0
    Yaşlılık Temalı Sinema Filmlerinde Diyalogların Duygu Haritası
    (2024) An, Duygu Ergün Tak; Takan, Savaş; Paker, Kamile Oya
    Medya iletilerinin bireylerin algıları üzerindeki etkileri, çok çeşitli yaklaşımlarla teorileştirilmiştir. Gerbner’in Yetiştirme Teorisi de bunlardan biridir. Teori, televizyonun, bireylerin toplumsal gerçeklik algıları üzerinde önemli etkileri olduğunu savunur. Medya iletilerinin bireylerin algıları üzerindeki etkisinden hareketle, filmler aracılığıyla üretilen yaşlılık fikrinin, yaşlılığa dair gerçek yaşamdaki anlayışımızı şekillendirdiğini söylemek mümkündür. Diğer yandan, medya iletilerinin izler kitleyi dönüştürme sürecinde duyguların rolü oldukça büyüktür. Buradan hareketle çalışmamızda, sinema filmleri aracılığıyla kurulan yaşlılığın gerçek yaşamdaki anlayışımızı nasıl şekillendirdiğine dair farklı bir perspektif geliştirebilmek amacıyla, yaşlılık temalı filmlerin diyaloglarındaki duygu yapısı araştırılmıştır. Bu doğrultuda, bir asırlık zaman diliminde üretilen tüm yaşlılık temalı filmlerin diyaloglarında, metin madenciliği yöntemiyle duygu analizi gerçekleştirilmiştir. Sonuçlar tarihsel perspektifte ve ülke sinemaları çerçevesinde, betimsel bir yaklaşımla yorumlanmıştır. Çalışmamızın, sinemada metin madenciliği araştırmalarına örnek oluşturması ve sinemada yaşlılık olgusuna yönelik tartışmalara alternatif bir bakış açısı sunması beklenmektedir.
  • Article
    Citation Count: 0
    Charles Rennie Mackintosh ve Josef Hoffmann arasındaki tasarım etkileşimleri: Sanatsever Evi ve Stoclet Palas Örneği
    (2024) Köse, Merve; Köse, Merve; Pfeiffer Taş, Şule; Fine Arts and Elective Courses
    Art Nouveau akımı, kıvrımlı, eğrisel, bitkisel gibi genel tasarım özelliklerinden farklı olarak Glasgow’dan Charles Rennie Mackintosh ve Viyana’dan Josef Hoffmann tarafından doğrusal-geometrik şekilde yorumlanmıştır. Mackintosh ve Hoffmann’ın benzer tasarım diline sahip olmaları nedeniyle aralarındaki etkileşim hakkında birçok farklı görüş bulunmaktadır. En yaygın görüş Hoffmann’ın Mackintosh’tan esinlendiği üzerinedir. Bu görüşün doğruluğu, cephe ve plan açısından birçok benzerlik bulunduran Mackintosh’un Sanatsever Evi (1901) ve Hoffmann’ın Stoclet Palas (1905-11) yapısı üzerinden incelenmiştir. Çalışmada, literatür taramasına ek olarak görsel ve plan karşılaştırmalarıyla sonuca varılmaya çalışılmıştır. Sanatsever Evi, Stoclet Palas’tan daha önce inşa edilmesine rağmen bulgulara göre Mackintosh’un yapısındaki birçok benzer özellik Hoffmann tarafından daha önceki yıllarda kullanılmıştır. Mackintosh tasarım stilini 1900’lerin ilk yıllarında değiştirmeye başlayarak Viyana Secession stiline yakınlaşmıştır. Böylece yaygın görüşlerin aksine esinlenme önce Viyana’dan Glasgow’a ardından Glasgow’dan Viyana’ya gerçekleşmiştir. Fakat Viyana’nın etkisinin daha fazla olduğu; Mackintosh’un Viyana Secession’dan ve Hoffmann’dan esinlendiği görülmektedir.
  • Article
    Citation Count: 0
    Digital Solutions for Disaster Management: Analyzing the Impact of the February 2023 Earthquake in Türkiye
    (2024) Kalem, Güler; Kalem, Güler; Nazlıoğlu, Selma; Yazıcı, Ali; Software Engineering
    This research investigates the involvement of information technologies, including communication platforms and social media solutions, in managing earthquake disasters, specifically focusing on the February 2023 earthquake in Türkiye. In order to achieve this, a comparative framework is constructed, which incorporates four main categories, namely goal, providers, target phase, and platform. The data is gathered from diverse sources, and a total of 130 solutions are identified immediately following the February 2023 earthquake in Türkiye. After conducting a thorough examination of these solutions and removing any duplicates and irrelevant options, the final dataset comprises 89 unique solutions sourced from 82 providers. According to the study's findings, the solutions employed in mitigation and preparedness phases prioritize proactive measures and planning, while the ones in response phase witnesses a significant increase in activities related to aid campaigns, emergency response, information dissemination, and support services. The solutions in recovery phase further intensifies support services to aid affected communities. Web-based platforms are predominantly used during different phases of disaster management, with mobile platforms playing a crucial role in communication and on-the-ground activities. Private organizations exhibit strong involvement in developing IT platforms, while public entities and NGOs contribute to a lesser extent.
  • Article
    Citation Count: 0
    Design and Manufacturing of a Pin on Disk Tribometer
    (2024) Kaftanoğlu, Bilgin; Nassar, Mohammed; Kaftanoğlu, Bilgin; Talay, İlker; Manufacturing Engineering
    This paper presents the design and manufacturing of a pin on disk tribometer aimed at performing friction and wear testing as accurate as a professional tribometer at a lower cost. Since friction is an important part of our lives and its application varies greatly in size, environment and other factors, testing can be expensive. Tribometers are instruments where these conditions can be simulated experimentally. They are manufactured by various companies abroad and are imported to Turkey. For this reason, the cost of these instruments is very high. The design of the manufactured tribometer prioritizes portability and low cost of manufacturing. The manufacturing process of the various parts are discussed in detail. The tribometer was manufactured in the ATILIM University manufacturing laboratories within a tight budget using CNC machining. The instrument has the full capability to adjust the load, testing radius, motor speed, and the duration of the test before starting the experiments. To handle the electronics and data gathering within the instrument, Arduino boards and software are utilized. Real-time data streaming is made possible for data analysis tasks both during and after the experiments. The paper also provides the results of experiments that are obtained from the newly developed tribometer and comparisons with a mass produced, professional tribometer. The experiments are conducted with the same type of samples and with the same parameters. The manufactured tribometer provides researchers with easily accessible friction data that is within close range to what they would get from a professional tribometer.
  • Article
    Citation Count: 0
    Madun Karşı-Kamusallığı Bağlamında Türkiye’de Kadınlar, Adalet ve Sosyal Medya
    (2024) Gençoğlu, Funda; Political Science and Public Administration
    Bu makale, Nancy Fraser’ın (yeniden) dağıtım ve kimlik modeli adalet anlayışlarının tek başlarına yetersiz oldukları iddiasından yola çıkarak geliştirdiği çok boyutlu statü modeli adalet kuramının ve onunla bağlantılı madun karşı-kamusallığı (subaltern counter publics) kavramlarının Türkiye’deki kadınların adalet arayışlarını anlamlandırmakta, açılım sağlayıcı bir kuramsal perspektif sunduğunu iddia etmektedir. Türkiye’de kadınların adalet arayışında Twitter özelinde sosyal medyanın Fraser’ın madun karşı- kamusallığı kavramına denk düştüğü iddiası ortaya konmakta ve kadınların, adalet arayışında neden madun kategorisinde düşünülebilecekleri ve kendilerini neden bir madun karşı-kamusallığı yaratmak zorunda buldukları incelenmektedir. Ayrıca dünyadan ve Türkiye’den Twitter aracılığıyla yükselen adalet taleplerinden örneklerle tartışma somutlaştırılmaktadır. Makale sonuç olarak, Fraser’ın adı geçen adalet kuramıyla uyumlu şekilde geliştirmiş olduğu madun karşı-kamusallığı kavramına atıfla, tam da bu kavramın anlatmak istediği gibi, kadınların kendilerini sosyopolitik ilişkiler içerisinde eşit ve tam katılımcılar olarak görmelerine ket vuran dışlanma deneyimlerinin ne sadece kaynakların dağıtımı/yeniden dağıtımı olarak ne de sadece tanınmama/yanlış tanınma/saygı görmeme unsurlarını içeren bir adaletsizliğe işaret ettiği, aksine kadınların durumunda bu iki boyutun aynı anda ve birlikte hesaba katılması gerektiği tespitine varmaktadır. Bu tespitin birkaç önemli hususta katkı sunacağı düşünülmektedir: İlk olarak, kadınların adalet arayışını hem kuramsal olarak kavramsallaştırmaya çalışmak hem de pratiğinde dile getirilen taleplere kulak kabartmak gerek yakın dönem Türkiye siyasetine gerekse Türk demokrasinin halihazırdaki durumuna dair epey ipucu içeren verimli bir çalışmadır. İkinci olarak, bu çalışma adaletin tanımının, yeni boyutların eklenmesiyle hep değişebileceği ve aslında değişmesi gerektiği fikrine açık olmak gerektiğine dikkat çekmektedir. Üçüncü olarak, gündelik hayatın pratiğinde yaşanan hızlı değişimlerin, örneğin sosyal medyanın giderek daha fazla yaygınlaşmasının çağdaş siyaset kuramındaki tartışmalarla (adalet tartışması, kamusal alan tartışması, demokrasi/demokratik katılımcılık/yurttaşlık tartışması, toplumsal hareketler ve eylemlilik tartışması gibi) ilintisini belirginleştirerek kuram-pratik ayrımına dair bir sorgulamayı davet etmektedir.
  • Article
    Citation Count: 0
    Lomber Disk Hernisi Ameliyatı Olan Hastalar İçin Geliştirilen Hasta Güvenliği Öğretim Planının Hastaların Günlük Yaşam Aktiviteleri ve Yaşam Kalitesi Üzerine Etkisi
    (2024) Bayraktar, Nurhan; Bayraktar, Nurhan; Nursing
    Amaç: Araştırmanın amacı; lomber disk hernisi cerrahisi için başvuran hastalara uygulanan hasta güvenliği öğretim planının, günlük yaşam aktivitesi ve yaşam kalitesine etkisini değerlendirmektir. Gereç ve Yöntemler: Araştırmanın türü ön – son test düzeninde yarı deneysel tasarımdır. Evreni, Ankara Üniversitesi İbn-i Sina Hastanesi Beyin Cerrrahisi servisine Lomber Disk Hernisi ameliyatı için kabul edilen hastalar oluşturmuştur Örneklemi 60 hasta oluşturmuştur. Deney ve kontrol grubunda 30 hasta yer almıştır. Veri toplama aracı olarak; Kişisel Bilgi Formu, Bilgi Düzeyi Belirleme Formu, Günlük Yaşam Aktiviteleri Formu ve SF-36 Yaşam Kalitesi Ölçeği kullanılmıştır. Deney grubuna “Hasta Güvenliği Öğretim Planı” uygulanmıştır. Kontrol grubu rutin hemşirelik bakımını almışlardır. Analizde sayı ve yüzde, Kolmogrov-Smirnov, ki-kare ve Mann-Whitney U testi kullanılmıştır.. Bulgular: Tanıtıcı özellikler deney ve kontrol gurubunda benzer bulunmuştur. Deney grubunun bilgi ve günlük yaşam aktiviteleri puan ortancaları istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek olduğu belirlenmiştir (p0,05). Sonuç: Hasta güvenliği öğretim planı lomber disk hernisi cerrahisi geçirenlerin bilgilerini ve günlük yaşam aktivitelerini olumlu yönde geliştirirken, yaşam kaliteleri üzerinde olumlu bir etki oluşturmamıştır. Lomber disk hernisi tanısı konan bireylere yönelik olarak hazırlanan öğretim planının yaşam kalitesi içeriğinin güncellenerek ve aralıklı izlemler yapılarak kliniklerde kullanımı önerilmektedir.
  • Article
    Citation Count: 0
    Using Advanced Machine Learning Techniques to Predict the Sales Volume of Non-Fungible Tokens
    (2024) Çamalan, Özge; Gökmen, Şahika; Atan, Sibel; Economics
    Non-fungible tokens (NFTs) are a type of digital asset based on blockchain that contain unique codes verifying the authenticity and ownership of different assets such as art pieces, music, gaming items, collections, and so on. This phenomenon and its markets have grown significantly since the beginning of 2021. This study, using daily data between November 2017 and November 2022, predicts the volume of NFT sales by utilising Random Forest (RF), GBM, XGBoost, and LightGBM methods from the community machine learning methods. In the predictions, several financial variables, including Gold, Bitcoin/USD, Ethereum/USD, S&P 500 index, Nasdaq 100, Oil/USD, Euro/USD, and CDS data, are treated as independent variables. According to the results, XGBoost is found to be the best prediction method for NFT market volume estimation concerning several statistical criteria, e.g., MAE, MAPE, and RMSE, and the most significant influential feature in determining prices is the Ethereum/USD exchange rate.
  • Article
    Citation Count: 0
    A machine learning-based framework using the particle swarm optimization algorithm for credit card fraud detection
    (2024) Yılmaz, Abdullah Asım
    The detection of fraudulent activities in credit cards transactions presents a significant challenge due to the constantly changing and unpredictable tactics used by fraudsters, who take advantage of technological advancements to evade security measures and cause substantial financial harm. In this paper, we suggested a machine learning based methodology to detect fraud in credit cards. The suggested method contains four key phases, including data normalization, data preprocessing, feature selection, classification. For classification artificial neural network, decision tree, logistic regression, naive bayes, random forest while for feature selection particle swarm optimization is employed. With the use of a dataset created from European cardholders, the suggested method was tested. The experimental results show that the suggested method beats the other machine learning techniques and can successfully classify frauds with a high detection rate.
  • Review
    Citation Count: 0
    Yutma ve Kognitif Fonksiyonların İlişkisi
    (2024) Begen, Sena Nur; Arslan, Selen Serel
    Kognitif fonksiyonlar; bilgi edinme, saklama ve kullanmayı sağlayan önemli beyin işlevlerindendir. Tüm vücut fonksiyonları gibi yutma fonksiyonunun düzenlenmesi ve ayarlanmasında kognitif fonksiyonlar önemli rol almaktadır. Bu sayede birey, besin ve çevreye ait özellikler algılanıp yordanmakta ve değişen koşullara uyum sağlanarak yutma güvenli şekilde gerçekleştirilmektedir. Özellikle görsel algılama, oryantasyon, dikkat, hafıza ve yürütücü işlevleri içeren temel kognitif fonksiyonlar etkin ve güvenli yutma için gereklidir. Yutma fonksiyonu yutma öncesi faz, oral hazırlık, farengeal ve özofageal faz olarak incelenmektedir. Yutma öncesi faz ve oral hazırlık fazında kognitif fonksiyonlara daha fazla ihtiyaç duyulmakla birlikte tüm yutma sürecinde farklı düzeylerde kognitif fonksiyona ihtiyaç olmaktadır. Kognitif bozuklukların yutma bozukluğu ile ilişkisi kognitif fonksiyonların etkilendiği; Alzheimer, demans ve inme gibi durumlarda açıkça görülmektedir. Kognitif fonksiyonlar ile yutma fonksiyonu ilişkisini inceleyen daha fazla çalışmaya ve bu çalışmalar doğrultusunda yutma bozukluğu rehabilitasyonunda yeni yaklaşımlara ihtiyaç bulunmaktadır.
  • Article
    Citation Count: 0
    İnsansız Hava Araçları (İHA) Mürettebat Performansı ve Emniyetin Artırılması: Teknoloji ve İnovasyon Yönetimi Perspektifi
    (2024) Yılmaz, Ayşe Aslı; Yılmaz, Ayşe Aslı; Yılmaz, Ayşe Aslı; Pilot Training
    İnsansız hava araçlarının (İHA) çeşitli sektörlere entegrasyonu, operasyonel verimliliği, emniyeti ve görev başarısını sağlamak için insan faktörlerinin optimize edilmesinin önemini vurgulamaktadır. Bu çalışma, İHA operasyonlarında insan faktörleri üzerine yapılan literatürün kapsamlı bir bibliyometrik analizini sunmakta ve bilişsel iş yükü, durumsal farkındalık, karar verme, ergonomik tasarım ve insan-makine etkileşimi konularına odaklanmaktadır. Analiz, 2000-2023 yılları arasındaki yayınları kapsayacak şekilde Web of Science kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Ana bulgular arasında, son on yılda araştırma çıktılarında önemli bir artış olduğu, İHA teknolojisi ve insan faktörlerine olan artan ilgi ve yatırımı vurgulayan sonuçlar yer almaktadır. Rosenstein (2006), Patterson (2010), Reason (1990), Wiegmann (2001) ve Shappell (2007) gibi etkili yazarlar ile Beijing University of Posts and Telecommunications, Southeast University China, Xidian University, ve Nanjing University of Aeronautics and Astronautics gibi kurumlar, bu alanda lider olarak ortaya çıkmış ve ergonomik tasarım ve karar verme süreçlerinde ilerlemelere katkıda bulunmuşlardır. Özellikle, İHA operatörlerinin uzun vadeli bilişsel iş yükü etkilerini ele alan kapsamlı çalışmaların ve İHA operasyon ortamlarına özel olarak uyarlanmış standart ergonomik kılavuzların geliştirilmesinin eksikliği dikkat çekicidir. Gelişmiş insan-makine etkileşimi teknolojilerinin entegrasyonu halen yeterince araştırılmamış olup, bu alanda daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğunu göstermektedir. Bu boşlukları vurgulayan analiz, mevcut araştırma dinamiklerini anlayışlı bir şekilde sunarak İHA operatörleri, düzenleyiciler ve politika yapıcılar için değerli çıkarımlar sağlamaktadır. Bu bulgular, alanın ilerlemesi ve İHA operasyonlarında ekip performansı ve güvenliği artırmaya yönelik gelecekteki araştırma girişimlerine rehberlik etmek açısından önemlidir.
  • Article
    Citation Count: 0
    Volatility Spillover in the Turkish Financial Market: A QVAR Analysis
    (2024) Özdemir, Hüseyin
    Purpose – The volatility spillover is crucial matter for policy makers and portfolio managers to understand risk transmission between financial markets to understand where potential loss and risk comes from. In this research, it is aimed to investigate the tail risk spillover among the BIST-100 stock index, TR 10-year bonds, USD-TL exchange rate, gold futures, and Brent petroleum in Türkiye. Design/Methodology/Approach – The quantile vector autoregressive (QVAR) model, recommended by Ando et al., (2022), is used in this study. The QVAR model is proposed method in the literature to capture the tail risk spillovers from very low to very high volatility in financial markets. The data is weekly frequency and spans from January 28, 2010, to December 8, 2023. The weekly volatility data is obtained from a formula that utilize daily maximum and minimum prices as described in Diebold and Yilmaz (2012). Findings – The output of this study indicates that the volatility spillovers between related markets differs across different quantiles. Other results reveal that stock, bond, and currency markets are net risk spillovers during extremely low and moderately volatile periods, but gold and oil are net risk receivers. However, USD/TL is the only risk-transmitter in times of excessive volatility. Moreover, the time-varying spillover analysis shows that the total spillover index hit records during the COVID-19 outbreaks. Discussion – The output of this study confirms the findings of previous studies that find the spillover index does not remain constant over different quantiles. The output of this study provides crucial insights to finance authorities and investors on the nature of market risk and strategies for its management.
  • Article
    Citation Count: 0
    Hidrojen Üretimi ve CO2 Yakalanmasını Aynı Cihazda Sağlayan Bir Membran Reaktörün Matematiksel Modelinin Geliştirilmesi
    (2024) Atak, Yağmur Nalbant
    Sürdürülebilir bir gelecek için temel bir unsur olan hidrojen, küresel enerji ve çevresel zorluklarda önemli bir rol oynamaktadır. Hidrojen üretimi için öne çıkan yöntemlerden biri, yüksek verimlilik ve ölçeklenebilirlik sunan hidrokarbonlardan buhar metan reformasyonudur (BMR). Membran reaktörler (MR’ler), hidrojen üretimini ve ayrılmasını tek bir ünite içinde entegre ederek BMR sürecini geliştirmek için umut verici bir teknoloji olarak ortaya çıkmıştır. Bu çalışma, bir MR içerisinde hem BMR ile hidrojen üretimini hem de membrandan geçemeyen gazlardan karbondioksit yakalanmasını içeren iki farklı prosesi içermektir ve bu MR’nin 1-boyutlu matematiksel modeli oluşturulmuştur. İki önemli çalışma parametresinin (reaksiyon sıcaklığı ve reaksiyon basıncı) membran reaktör performansı üzerindeki etkileri parametrik olarak incelenmiştir. Temel simülasyon koşullarında (773 K ve 3 bar), metan dönüşümü, hidrojen geri kazanımı, karbondioksit geri kazanımı sırasıyla %32,43, %61,78 ve %15,69'a eşittir.
  • Article
    Citation Count: 0
    Kentsel Arayüz Mekânlarının Fiziksel Değişiminin/Dönüşümünün İncelenmesi: Ankara Ulus Örneği
    (2024) Bilge, Fulay Uysal; Bilge, Fulay Uysal; Architecture
    Kentsel arayüzler özel ve kamusal alanlar arasında bağlantıyı sağlayan, içinde kamusallık barındıran alanlardır. Bu çalışmada, Ankara kentinin başkent olma sürecinde kültürel ve tarihi bir alanı olan Ulus Bankalar Caddesi üzerinde yer alan kentsel arayüzlerin tespiti yapılarak geçmişten günümüze kentsel arayüzlerin değişimi/dönüşümü incelenmiştir. Literatür taramasında kamusal alan, özel alan ve bu iki alanın arasında geçiş özelliği taşıyan kentsel arayüz kavramları ele alınmıştır. Yerinde tespit ve gözlemlere dayanarak yürütülen bu çalışmada, Ulus Bankalar Caddesi’nde sınırları belirlenen alandaki kentsel arayüzlerin fiziksel özellikleri bakımından arayüz olma nitelikleri ortaya çıkartılmış, işlevsellikleri sorgulanmıştır. Ortaya çıkan bulgularda kentsel arayüzlerin fiziksel özellikleri bakımından arayüz olma niteliği taşıdığı ancak işlevsel özelliklerine bakıldığında, kamusallık barındırmakta eksik kaldığı tespit edilmiştir.
  • Article
    Citation Count: 0
    BIST-100 fiyat dinamiğinin farklı GARCH ve SV modelleri ile tahmin edilmesi
    (2024) Özdemir, Hüseyin
    Bu çalışma, BIST 100 endeksini kullanarak çeşitli GARCH ve stokastik volatilite (SV) modellerinin karşılaştırmalı analizini gerçekleştirmektedir. İncelenen modeller arasında geleneksel GARCH (1,1) modelleri ve AR (1) log-volatilite sürecine sahip SV modelleri bulunmaktadır. Ek olarak, sıçrama bileşeni, ortalama içinde volatilite, kaldıraç etkisi, t dağılımını veya hareketli ortalamayı takip eden yenilikleri içeren daha esnek modeller de çalışma kapsamında kullanılmıştır. Elde edilen ampirik bulgular özetle şu şekildedir: (1) SV modelleri, GARCH modelleri ile karşılaştırıldığında genellikle daha iyi performans göstermektedir. (2) Bir sıçrama bileşeninin ve bir t-dağılımı sonrasındaki yeniliklerin dahil edilmesi, standart GARCH modelinin performansını belirgin şekilde artırırken, SV modeli üzerinde daha az etkiye sahiptir. (3) Volatilite geri bildirim kanalının baz modele eklenmesi model performansında anlamlı bir iyileşmeye neden olmamıştır. (4) Baz modellere hareketli ortalama bileşeninin eklenmesi gerek GARCH modelinde gerekse de SV modelinde anlamlı bir iyileşme sağlamamıştır. (5) Kaldıraç etkisinin modele dahil edilmesi BIST 100 fiyat endeksinin tahmininde önemli iyileşme sağlamıştır. BIST 100 volatilite tahmininde en başarılı model SV-t modelidir.
  • Article
    Citation Count: 0
    TURİZM ÇALIŞMALARININ METODOLOJİK OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ: ETKİ DEĞERİ YÜKSEK DERGİLER ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA
    (2024) Şahin, Neriman Gonca Güzel; Tourism Management
    Bu çalışmanın amacı, yüksek etkili turizm dergilerinde yayınlanan makalelerde yaygın olarak kullanılan araştırma yaklaşım ve yöntemlerine dair genel durumu ortaya çıkarmaktır. Ayrıca ortak method varyansı yönünden incelenmesi gereken makale sayıları da belirlenecektir. Tepkisiz araştırma yöntemlerinden tanımlayıcı içerik analizi ile 2010-2019 yılları arasındaki zaman diliminde, rastgele seçilmiş yüksek etkili beş konaklama dergisi olarak, International Journal of Contemporary Hospitality Management (IJCHM), International Journal of Hospitality Management (IJHM), Cornell Hospitality Quarterly (CHQ), Journal of Hospitality & Tourism Research (JHTR) ve Journal of Hospitality Marketing & Management (JHMM) da yayınlanmış toplam 3736 makale incelenmiştir. Tek tek her makalenin yöntem bölümleri incelerek araştırma teknikleri tanılanmıştır. Ayrıca hangi dergide hangi yöntemin öne çıktığını ortaya koyarak araştırmacıların gelecek çalışmalarına yön verici bilgiler sunulmuştur. Sonuçlar nicel paradigmaların analiz edilen tüm dergilerde ağırlıklı bir biçimde kullanıldığını göstermektedir. Yaygın araştırma yöntemi olarak kesitsel tarama öne çıkmaktadır. Ayrıca, panel ve zaman serisi analizleri de öne çıkan diğer yöntemler arasındadır. Sonuçlar, önemli turizm dergilerinde sıklıkla yayınlanan ve uygulayıcılara ve araştırmacılara endüstrinin gelecekteki araştırma gündemini ve karar verme prosedürlerini şekillendirmeye yardımcı olacak aydınlatıcı bilgiler sağlayan çalışma yaklaşımlarını ortaya koymaktadır. Bu bulgular ayrıca pratikte araştırmacılara çalışmalarını en uygun görünen dergiye yollama konusunda yol gösterici olacaktır.
  • Article
    Citation Count: 0
    On Stationarity of Variance Calculation Series
    (2023) Yücesan, Ongun; Avionics
    While making reliability observations, more samples mean one can make a statistically representative prediction. It is possible to model the failure arrival characteristics statistically using this knowledge. As a natural product of many experiments, a mean and variance figure can be identified for modelling the different occurrences. Even though the different situations can be modelled with such parameters, it may not wholly outline the condition of the product being developed and under test. The variance calculation series derived from the original reliability observation series, which is normally used for simple variance calculation, can be an important consideration. This consideration is rarely encountered. With a mean and a variance figure, a statistical prediction can be made. However, with the very same parameters, another reliability characteristic possessing product or a subcomponent may exist. For this instance, identifying whether the variance calculation series has stationarity and incorporating it in calculations can yield a possible prediction of a more accurate statistical model. In this study, the variance calculation series is considered for their stationary character at hand and is shown to possess such character yielding further modelling possibilities and emphasizing the importance of this consideration.