Hızır, Serdar

Loading...
Profile Picture
Name Variants
Serdar, Hızır
S.,Hizir
Hizir,Serdar
Serdar Hızır
Serdar, Hizir
S.,Hızır
H., Serdar
Hızır,S.
Hızır, Serdar
S., Hızır
Hizir, Serdar
Hizir,S.
H.,Serdar
S., Hizir
Job Title
Doktor Öğretim Üyesi
Email Address
serdar.hizir@atilim.edu.tr
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID
Scholarly Output

3

Articles

1

Citation Count

0

Supervised Theses

2

Scholarly Output Search Results

Now showing 1 - 3 of 3
  • Article
    ANONİM ŞİRKETLERDE PAY SAHİPLERİNİN ŞİRKETE BORÇLANMA YASAĞINA İLİŞKİN 6102 SAYILI TÜRK TİCARET KANUNU’NUN 358’NCİ MADDESİNE AYKIRILIĞIN YAPTIRIMLARI
    (Bilim ve Teknoloji, 2013) Hızır, Serdar; Law
    6102 sayılı yeni Türk Ticaret Kanunu’nun (6102 sayılı Kanun/TTK) anonim ve limited şirketler hukuku açısından öngördüğü en önemli yeniliklerden biri, pay sahibinin (TTK m. 644/1-b hükmünde yapılan atıf dolayısıyla limited şirketler için ortağın) şirkete borçlanma yasağını düzenleyen TTK m. 358’dir. 6335 sayılı “Türk Ticaret Kanunu ile Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” (6335 Sayılı Kanun) ile değişikliğe uğrayarak mevcut halini alan düzenlemede, pay sahibinin ancak “vadesi gelmiş sermaye taahhüdünden doğan borçlarını ifa etmesi” ve “şirketin karı ile serbest yedek akçeleri toplamının şirketin geçmiş yıl zararlarını kapatacak düzeyde olması” şartıyla şirkete borçlanabileceği hükme bağlanmıştır. Şu halde şirkete borçlanmak, ancak bu iki şartın birlikte gerçekleşmesi şartıyla mümkündür.
  • Master Thesis
    Hukuki yönleri ile paya dayalı kitle fonlaması
    (2022) Hızır, Serdar; Hızır, Serdar; Law
    Tezin ilk bölümünde kitle fonlaması kurumuna genel olarak değinilmiş, tanımı yapılmış, tarihsel gelişimi incelenmiş ve olumlu olumsuz yanlarından bahsedilmiştir. Bu bölümde kitle fonlaması proje veya girişime mali kaynak sağlamak amacıyla birden çok kişiden internet aracılığıyla belli bir miktar para toplama işlemi olarak tanımlanmıştır. Yine aynı bölümde kitle fonlamasının temel olarak üç taraftan meydana geldiği ifade edilmiştir. Bunlar; mali gücü yerinde olmayan sonradan şirket haline gelecek gerçek kişi girişimci veya doğrudan girişim şirketi, maddi destekte bulunacak yatırımcı ve bu ikisi arasında faaliyet gösterecek olan kitle fonlama platformlarıdır. Çalışmanın ikinci kısmında kitle fonlamasının doğum yeri kabul edilen ABD hukuku üzerinde çalışma yürütülmüştür. Bu çerçevede, ABD hukukundaki sermaye piyasası mevzuatı düzenlemeleri dikkate alınarak paya dayalı kitle fonlamasının işlevselliği, tarafların birbirleri aralarındaki ilişkileri, tarafların uymaları gereken yükümlülükleri, tarafların kampanya sürecinde nasıl hareket etmeleri gerektiğine ilişkin hususlar incelenmiştir. Tez çalışmasının en son bölümünde ise paya dayalı kitle fonlaması kurumu Türk ticaret hukuku ve sermaye piyasası hukuku kapsamında ele alınmaya çalışılmıştır. Paya dayalı kitle fonlaması sermaye piyasası aracı olarak kabul edilmekte olup SePK ile düzenlenmiş ve diğer sermaye piyasası araçlarına göre çeşitli istisnalara tabi tutulmuştur. Ancak paya dayalı kitle fonlamasına ilişkin kanuni bir düzenleme mevcut olmayıp kanunun tanıdığı yetki çerçevesinde SPK tarafından biri mülga olmak üzere iki adet yayımlanmış Tebliğ bulunmaktadır. Bunlar mülga Paya Dayalı Kitle Fonlaması Tebliği (III-35/A.1) ve meri Paya Dayalı Kitle Fonlaması Tebliği (III-35/A.2) düzenlemeleridir. Çalışmanın son bölümünde yeri geldiğinde mülga III-35/A.1 sayılı Tebliğ hükümlerine atıf yapılmış ve mülga Tebliğ düzenlemeleri ile meri III-35/A.2 sayılı Tebliğ düzenlemeleri incelenmeye çalışılmıştır. Tezin en son kısmında ise tarafların birbirleri ile olan kapsamlı ilişkileri nedeniyle taraflar arasındaki hukuki ilişkiler ve tarafların sorumlulukları açıklanmaya çalışılmıştır.
  • Master Thesis
    6769 sayılı sınai mülkiyet kanunu kapsamında elektronik ticarette marka hakkına tecavüz ve markanın korunması
    (2023) Hızır, Serdar; Hızır, Serdar; Law
    Çalışmamızın konusu 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında elektronik ticarette marka hakkına tecavüz ve markanın korunmasıdır. Ticari faaliyetlerde elektronik aletlerin kullanılması ile beraber elektronik ticaret kavramı ortaya çıkmış, geleneksel ticarette bir dijital dönüşüm başlamıştır. Elektronik ticaret, çevrimiçi olarak gerçekleştirilen; mal veya hizmetlerin üretimi, alımı, satımı, reklamı, pazarlanması gibi her türlü ticari faaliyet olarak tanımlanabilir. Marka, bir teşebbüse ait ürün veya hizmetlerin diğer teşebbüslerinkinden ayrılmasını sağlayan işaret olup kaynak gösterme, ayırt edicilik, reklam ve iletişim, garanti ve kalite gibi fonksiyonları ile değeri teşebbüsleri aşan ayrı bir ekonomik değer haline gelmiştir. Markaların ekonomik değeri ve fonksiyonları kullananlara rakipleri karşısında çeşitli avantajlar sağlamaktadır. Bu nedenle, üçüncü kişiler markanın sağladığı avantajlardan yararlanmak için 6749 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu'nda tecavüz olarak adlandırılan şekilde başkalarına ait markaları sıklıkla kullanmaktadır. Bu çalışmada elektronik ticaret faaliyetlerinde gerçekleşen marka hakkına tecavüz hallerinin 6769 Sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Çalışma üç bölümden oluşmaktadır. Çalışmanın birinci bölümünde konuya ilişkin temel kavramlar olan elektronik ticaret kavramı ve marka kavramı açıklanmış, ikinci bölümünde marka hakkına tecavüz halleri elektronik ticaret kapsamında değerlendirilmiştir. Çalışmanın üçüncü bölümünde ise tecavüz halinde hukuken yapılabilecekler, konu ile ilgili önemli sorumluluk halleri ve hak ihlali halinde açılabilecek hukuk davaları açıklanmıştır.