Diğer Yayınlar
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/20.500.14411/27
Browse
Browsing Diğer Yayınlar by browse.metadata.publisher "Bilim ve Teknoloji"
Now showing 1 - 20 of 99
- Results Per Page
- Sort Options
Article 10. Kalkınma Planı Hedefleri ve Nükleer Santraller(Bilim ve Teknoloji, 2013) Balku, ŞaziyeTürkiye Cumhuriyeti 10. Beş Yıllık Kalkınma Planı (2014-2018) resmi hazırlık süreci 5 Haziran 2012 tarihli 14 sayılı Başbakanlık Genelgesiyle başlatılmış ve kurulan Özel İhtisas Komisyonları arasında Enerji Güvenliği ve Verimliliği de yer almıştır. Komisyonu oluşturan akademisyenler, kamu kurum ve kuruluşları ile özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri enerji arz güvenliği, fiyatlarının yüksekliği ve belirsizliği, çevresel sorunlar, iklim değişikliği, yüksek yatırımda finansman ihtiyacı, enerjinin verimsiz kullanılması, dışa bağımlılığı gibi temel sorunlar ve gelişmeler göz önünde tutularak, ülkemiz enerji sektörü için durum analizi yapmak, bir vizyon geliştirmek ve yol haritası oluşturmak üzere çalışmalarını sürdürmüşler ve mevcut durumun değerlendirmesi, sektördeki gelişme eğilimleri ve muhtemel yansımaları, geleceğe dönük beklentiler, güçlü ve zayıf taraflar, fırsatlar-tehditler, sorunlar ve çözüm önerileri, politika ve strateji önerileri ile plana katkıda bulunmuşlardır.Article 20. yy’da Fotoğraf Makinalarının Gelişimi(Bilim ve Teknoloji, 2012) Çalgüner, Alper1800’lerin ikinci yarısında – tam da tasarımın zanaat- sanat-endüstri üçgeninin uçlarından çekiştirildiği bir dönemde – bir fotoğraf makinasını kullanmak uzmanlık, hatta profesyonellik gerektirmekteydi. Ürünün taşınması, kurulması, sabitlenmesi, gerekli ışık ayarlarının yapılması, pozlanması ile, filmin yerleştirilmesi ve çıkarılması dışında, banyo edilmesi ve basılması süreçleri de ileri düzeyde malzeme, mekanizma ve ışık gibi özelleşmiş alanlarda bilgiye hakimiyeti zorunluluk haline getiriyordu. Fotoğraf makinası; çok sayıda parçası olan, kurulumu uzun ve zahmetli, kullanımı beceri isteyen, maliyetli bir üründü. İşte bu ortamda meydana gelen devrimsel bir gelişme, fotoğraf makinası tasarımları ile birlikte endüstri - ticaret ilişkisinde de geri dönülmez değişikliklere neden olmuştur.Article 2012 Nobel Fizik Ödülü: Kuantum Bilgisayarlara Doğru Bir Adım(Bilim ve Teknoloji, 2012) Aydın, Ramazan; Aydın, Ramazan; Aydın, Ramazan; Department of Electrical & Electronics Engineering; Department of Electrical & Electronics Engineering2012 Nobel Fizik Ödülü, tekil kuantum sistemlerin kontrolünü ve ölçümünü olanaklı kılan ve kuantum optiğinde çığır açacak nitelikte deneysel yöntemler geliştiren bilim insanlarına verildi. Serge Haroche (College de France, Paris, France, Ecole Normale Superieure, Paris, France) ve David J. Wineland (National İnstitute of Standards and Technology, Boulder, CO, USA, University of Colorado, Boulder, CO, USA) fotonları ve iyonları tek tek tuzaklayarak yakından incelemek suretiyle, kuantum mekaniğinde bazı büyük sorunları çözmede önemli adımlar attılar. Kuantum parçacıklara zarar vermeden, yani ölçüm esnasında kuantum mekaniksel durumlarını koruyarak, parçacıkların (burada foton ve iyonlar) kontrol edilmesine ve fiziksel özelliklerinin yüksek duyarlılıkla ölçülmesine olanak sağlayan deney teknikleri günümüze kadar mümkün değildi. Burada ışık parçacıklarının yani fotonların tuzaklanması, diğer bir anlatımla, durdurulması ve kontrol altına alınarak ileri düzeyde deneysel hassasiyetle incelenmesi söz konusudur. Geliştirilen deneysel yöntemlerle, ışığın temel yapıtaşı olan fotonun ve maddenin temel taşı olan atomun adım adım görüntülenmesi ve kuantum mekaniksel davranışlarının araştırılması mümkün oldu. Böylelikle kuantum optik teknolojisinde yeni potansiyel uygulama olanakları doğdu.Article 2014 Nobel Fizik Ödülü(Bilim ve Teknoloji, 2014) Aydın, RamazanYapay aydınlatma ve elektrik enerjisi tasarrufunda çığır açan mavi ışık diyotları (mavi LED) geliştiren 3 Japon fizikçi bu yılın Nobel fizik ödülünün sahibi oldular. İsveç Kraliyet Bilim Akademisi, 2014 Nobel Fizik Ödülünü yüksek enerjili beyaz ışık üretimini olanaklı kılan yüksek verimlilikte mavi ışık salan diyotları geliştiren bilim insanlarına verilmesine karar verdi. Isamu Akasaki (Meijo University, Nagoya, Japonya), Hiroshi Amano (Nagoya University, Japonya) ve Shuji Nakamura (University of California, Santa Barbara, ABD) tarafından gerçekleştirilen buluş “insanlığın büyük menfaatine” katkıda bulunduğu gerekçesiyle bilim tarihinin en büyük ödülüne layık görüldü.Article Adaletin Sağlanmasında Tutuklamanın Yeri(Bilim ve Teknoloji, 2013) Merki, DuyguGünümüzde, kelimelerin sözlük anlamları değiştirilerek halkın belleğiyle oynanmaya çalışıldığı gibi kimi zaman da izlenen politikalar ve yapılan uygulamalar ile kelime ve kavramların anlamları yok edilerek hayatımızdan çıkarılmaktadır. Bu yöntem ile sözlükteki anlamını değiştirmeye hiç gerek kalmadan hak, hukuk ve adalet kavramlarının içinin boşaltıldığı ve insanların zihinlerinde bunların hiçbir manaya sahip olmayan harf dizileri haline getirildiğini söylemek yanlış olmayacaktır.Article Akademik Yazım ve Akademisyenlik(Bilim ve Teknoloji, 2013) Erton, İsmailAkademisyenlik sadece bir meslek değildir. Akademisyenlik bilgiden yola çıkılan ve bilgeliğe doğru adım adım gidilen bir süreçtir. Bu sürecin temelini araştırma yapmak, araştırmalardan sonuç çıkarmak ve bunları toplumun çeşitli katmanlarında yer alan bireylere uygun bir dil ile ifade etmek oluşturur. Bu aktarım bazen sözlü çoğunlukla yazılı bir şekilde olur. Bir akademisyenin başarısı onun bilimine hakim olması, yaratıcı ve eleştirel düşünce ile beslenmesi, yenilikleri takip etmesi ve kendini ifade edebilmesi ile ilişkilidir. “Araştırma, düşünmesini bilenlerin ilk ve son isteğidir” der Samuel Johnson, çünkü bir konu hakkında araştırma yapmak, bilgeliğe giden yolda bırakılan ilk iztir. Montaigne, “Bilgeliğin en sağlam belirtisi, kalıcı bir sevinçtir” der. Akademisyenlik de böyledir. Bir akademisyen bir konu üzerinde araştırma yapıp, bunu tamamlayıp bir sunum veya makale vasıtası ile bunu kitlelere etkin bir şekilde aktarabiliyorsa, bu dünyada ondan daha mutlu bir insan yoktur. Peki, eğer bunları yapamıyorsa?Article Anılması Gereken Bir Kitap: Geometri(Bilim ve Teknoloji, 2013) Başkaya, O. TuncayAtatürk’ün devrimlerini, görüşlerini, ülkemize kazandırdığı sayısız yenilik ve zenginlikleri hepimiz biliriz. Ama onun başlı başına bir kitap, hem de bir geometri kitabı, yazdığından kaçımızın haberi vardır? Geometri’nin 1937 yılında yapılan ilk basımında, kitabın üstünde yazar adı belirtilmemiştir. Ancak, Atatürk’ün kitabı 1936-1937 yıllarında Dolmabahçe sarayında, hiç bir yardım almaksızın ve kendisinin türettiği Türkçe kelimelerle yazdığı bilinmektedir. 2007 yılında ise, kitap Yetmişbeşinci Dil Bayramı kapsamında tekrar düzenlenerek yeni şekliyle basılmıştır.Article ANONİM ŞİRKETLERDE PAY SAHİPLERİNİN ŞİRKETE BORÇLANMA YASAĞINA İLİŞKİN 6102 SAYILI TÜRK TİCARET KANUNU’NUN 358’NCİ MADDESİNE AYKIRILIĞIN YAPTIRIMLARI(Bilim ve Teknoloji, 2013) Hızır, Serdar6102 sayılı yeni Türk Ticaret Kanunu’nun (6102 sayılı Kanun/TTK) anonim ve limited şirketler hukuku açısından öngördüğü en önemli yeniliklerden biri, pay sahibinin (TTK m. 644/1-b hükmünde yapılan atıf dolayısıyla limited şirketler için ortağın) şirkete borçlanma yasağını düzenleyen TTK m. 358’dir. 6335 sayılı “Türk Ticaret Kanunu ile Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” (6335 Sayılı Kanun) ile değişikliğe uğrayarak mevcut halini alan düzenlemede, pay sahibinin ancak “vadesi gelmiş sermaye taahhüdünden doğan borçlarını ifa etmesi” ve “şirketin karı ile serbest yedek akçeleri toplamının şirketin geçmiş yıl zararlarını kapatacak düzeyde olması” şartıyla şirkete borçlanabileceği hükme bağlanmıştır. Şu halde şirkete borçlanmak, ancak bu iki şartın birlikte gerçekleşmesi şartıyla mümkündür.Article ATILIM ÜNİVERSİTESİ, YABANCI DİLLER BÖLÜMÜ’NDE BAŞLATILAN “FLIPPED CLASSROOM-EVRİK ÖĞRENME” UYGULAMALARI(Bilim ve Teknoloji, 2015) Güven, FerideYıllardır ülkemizde İngilizce’nin yabancı dil olarak öğretilmesi ile ilgili çeşitli tartışmalar sürmektedir. Atılım Üniversitesi İngilizce eğitim yapan bir üniversite olduğu için ilgililer olarak bizler, “daha çok öğrencimizin daha iyi İngilizce öğrenebilmesi için başka neler yapılmalı?” konusunda kafa yormaktayız. Sürekli olarak hangi model, hangi yöntem, hangi teknik, hangi yaklaşımla İngilizce’yi daha iyi öğretebiliriz konusunu inceleyip denemekteyiz.Article Avrupa Birliği Eğitim Politikaları ve Türkiye(Bilim ve Teknoloji, 2014) Erton, İsmailToplumlarda eğitimin önemi bilhassa son 20 yılda bilim, teknoloji ve küresel iletişimin artmasıyla öne çıkmış, bireylerin ve devletlerin hayatlarında bugüne kadar olduğundan çok daha fazla önem kazanmıştır. Dünyadaki siyasi, jeopolitik ve ekonomik gelişmelere bağlı olarak gerekli olan alanlarda nitelikli insan gücünün yetiştirilmesi ve bu gücün o dönemin mevcut konjonktürüne bağlı olarak, Avrupa Birliği (AB) eğitim politikalarında da belirtildiği gibi, „yaşam boyu öğrenme‟ ilkesine dayalı olarak yetiştirilmesi gerekmektedir. Türkiye‟nin de dünyadaki gelişmelere ayak uydurabilmesi için 2000 yılında ortaya konan AB Lizbon Stratejisini benimsemeli ve gerekli adımları ivediyetle atmalıdır. Bu stratejide, AB eğitim programları temelde eğitim-öğretim kalitesinin gelişitirilmesi, bu kalitenin sürdürülebilmesi-mesleki eğitime yansıması ve yaşam boyu öğrenmenin toplumun bir hayat felsefesi haline gelmesi ve toplum bireylerinin kendi kabuklarından çıkarak bilgi çağında dünya toplumları ve kültürleri ile entegrasyonu hedeflenmiştir. Türkiye, bu hedefe göre 2009 yılında, Milli Eğitim Bakanlığı öğretim stratejileri planına bağlı olarak, Hayat Boyu Öğrenme Stratejisi planını hazırlamıştır. Bu planda 16 öncelik belirlenmiş ve plana dahil olan kişiler, kurum ve kuruluşlar için bir acil eylem planı oluşturulmuştur.Article Avrupa Birliğinde Mali Kriz ve Bütünleşme(Bilim ve Teknoloji, 2013) Çağan, Nami2008 Yılında ABD’de “mortgage” krizi ile başlayan küresel ekonomi krizi aşamalı ya da dereceli de olsa bütün ülkeleri etkilemektedir. Kriz , şimdi göründüğü şekliyle en çok Avrupa Birliğini , özellikle de euro bölgesini etkilemiştir.Krizin euro bölgesine yansıması , şimdiye kadar ortaya çıkmayan bazı özellikleri yapısında taşımaktadır. Küresel krizin özellikleri , ABD ve AB’de benzer olmakla birlikte çözüm açısından önemli farklılıkların ortaya çıkması söz konusu olmaktadır. Farklılık , büyük ölçüde ABD’nin federal devlet yapısı ile AB’nin ancak belli ölçüde ekonomik bütünleşmeyi gerçekleştirebilmiş olmasından kaynaklanmaktadır.Article Avukatlik Sinavi(Bilim ve Teknoloji, 2014) Hoş, Hasan SerdarAvukatlık sınavı tartışması ülkemizde 35- 40 yıllık bir geçmişe sahiptir. Bu tartışma kimi zaman ülke gündemini yoğun şekilde meşgul etmiş kimi zaman geri planda kalmıştır. Bu süre boyunca avukatlık mesleği ile ilgili mevzuatta defalarca değişiklik yapılmıştır. Avukatlık sınavı ile ilgili olarak ise üç defa yasal düzenleme yapılmış; bu düzenlemelerden ikisi yürürlüğe girmeden kaldırılmış ve diğeri hakkındaysa Anayasa Mahkemesi tarafından hukuka aykırı olduğu doğrultusunda görüş bildirilmiştir. Son olarak da Türkiye Barolar Birliği tarafından avukatlık sınavına dair bir yönetmelik hazırlanarak 17 Haziran 2014’te Resmi Gazetede yayımlanmış; fakat 10 Eylül 2014 TBMM genel kurulunda kabul edilen torba kanunla avukatlık sınavı kesin olarak (şimdilik) kaldırılmıştır.Article Bilim - Teknoloji ve Sanat(Bilim ve Teknoloji, 2012) Ünver, Erdem1. bölümde çağdaş toplumların ve bireylerin temel özelliklerini belirleyen bilim, teknoloji ve sanatın benzeşen ve ayrılan yönleri maddeler halinde açıklamıştı. Sözü edilen madde başlıkları: 1- Hedef, Amaç ve Araç Boyutu, 2- Gelişim ve Değişim, 3- Egemen Olma, 4- Güdüleme, 5- İletişim ve Etkileşimdi. Bu bölümde bu üç kavramın karşılaştırılması yapısal ve işlevsel açıdan değerlendirilecektir.Article Bilim - Teknoloji ve Sanat(Bilim ve Teknoloji, 2013) Ünver, ErdemBilim, teknoloji ve sanat insanın varlığa kattığı bilgi ve olguya dayalı toplumsal amaçlı bütünlüğü ifade eder. Her üçü de var olmayan değerlere ulaşmayı ve bir biçimde yaşamla birlikteliği amaçlar. Primitif dönemden bugüne insan doğaya karşı bir denge, hatta üstün gelme arayışındadır. Doğa ile barış içinde görünse de, onunla yaptığı savaş eylemi çoğu zaman daha baskındır. Doğuştan getirdiği korkuları, merak duygusu, üstün- egemen olma, rahat yaşama istek ve kaygıları sözü edilen mücadele ve denge eylemlerinin nedenleri arasında sayılabilir. Bir başka deyişle bilim, teknoloji ve sanat tarihsel süreçte doğaya karşı verilen mücadelenin temel alanları olmuştur.Article BİLİM VE TEKNOLOJİ GELİŞİR SANAT DEĞİŞİR (I)(Bilim ve Teknoloji, 2013) Ünver, Erdemİnsan dünyayı keşfetmeye sanatla başladı. Biçim verme isteği, bütünüyle estetik bir amaca dönük olmadan yaşamı anlamlı ve değerli kılmanın yöntemiydi. Düşünce düzeyinin yönlendirdiği biyolojik yeterlikle maddeyi işlerken elini, doğada var olan taşı ve başka maddeleri araç olarak kullandı. Mağara duvarlarındaki resimler, bereket sembolü tanrıça heykelcikleri, avlanmayı sağlayan kesici- delici uçlar ve basit kap- kacak insanlığın varlığa kattığı ilk ürünlerdi.Article BİLİM VE TEKNOLOJİ GELİŞİR SANAT DEĞİŞİR (II)(Bilim ve Teknoloji, 2013) Ünver, Erdem1. bölümde sanatın varlık nedeni, bilim ve teknoloji ile ilişkisi ana hatlarıyla değerlendirilirken, sanattaki değişimin 18.yüzyıl sonuna değin nasıl oluştuğu üzerinde duruldu. Bu bölümde bilimsel, teknolojik ve sosyolojik veriler doğrultusunda sanatsal değişime kronolojik olarak değinilecektir.Article Bilim, Teknoloji ve Sanatın Uyumu: Body Worlds(Bilim ve Teknoloji, 2013) Ünver, ErdemBilim, teknoloji ve sanatın bütünleşen uyumunu görmek isteyenlerin; korku, merak, hayranlık duygularını yaşamak isteyenlerin; evrenin küçük ama anlaşılması zor örneği insanı tanımak isteyenlerin gidebileceği bir sergi. Bilim insanı anatomist Dr. Gunther von Hagens ve eşi tasarımcı Angelina Whalley’in ortak çabalarının ulaştığı zirve. Ankara Kentpark alışveriş merkezi sergi salonunda izleyenlerle buluşturulan çalışmalar, İstanbul’dan sonra Türkiye’de ikinci defa sergilenmekte. Bu sergi insanın kemikler, kıkırdaklar, eklemler, bağlar, kaslar, solunum sistemi, dolaşım sistemi, üregenital sistem, sindirim sistemi, sinir sistemi, endokrin sistem ve deri yapısını görsel boyuta taşıyarak, tıp eğitimine büyük katkılar verdiği, izleyenlerin anatomi ile ilgili bilinçlenmesini sağladığı için bilimsel bir anlam taşımaktadır. Ayrıca sergide hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalara yönelik örnekler de vardır.Article BİLİMİ VE SANATI BİRLEŞTİREN İKİ USTA I(Bilim ve Teknoloji, 2013) Ertürk, F. EmelDoğruyu ve güzeli arayan, gerçekliği betimleyip sergileyen sanat ve bütün bunları açıklayan bilim, evrensel bir dil olarak birbirini tamamlayan çok önemli iki süreçtir. El Cezeri ve Leonardo da Vinci farklı yüzyıllarda yaşamışlar, ancak yetenekleriyle sanat ve bilimi bir arada kullanmış iki sanatçıdır. Bilim ve Sanat alanları, zıt alanlar olarak görünseler de aslında birbirinin tamamlayıcısıdırlar. İkisinde de birikim, algı, deneyim, araştırma ve sezgi önemlidir. Bilimi ve sanatı birleştiren bu iki ustanın çalışmalarına bakıldığında, ortaya koydukları çağını aşan çalışmalarıyla, yaratıcı kişilikleriyle ortak özellikleri bulunduğu düşünülebilir. En genel anlamda yaratıcı insan özellikleri sıralanacak olursa bu kişiler; araştırmacıdırlar, dünyayı farklı algılarlar böylece olasılıkları görebilirler bu nedenle de limitleri zorlayarak risk almaktan çekinmezler. Bu insanlar meraklıdırlar, mevcut durumdaki aksaklıkları kabullenmezler ve bağımsız düşünmeye yatkındırlar. Sezgileri güçlü, hayal güçleri yüksek, esnek düşünebilen ve sentezci yapılarıyla bütünü görebilirler. Bunlar iç disiplinleri olan, becerikli ve yetenekli insandırlar.(Balcı,2004,380) El Cezeri ve Leonardo da Vinci, farklı yüzyıllarda yaşamış olmalarına rağmen bilimi, sanatı, yaratıcılıklarını kullanmışlar. Eserleri bugünün bilimine ve sanatına yol göstermiş iki usta da bütün bu yaratıcılık özelliklerini taşıyor olmalılar.Article BİLİMİ VE SANATI BİRLEŞTİREN İKİ USTA II(Bilim ve Teknoloji, 2013) Ertürk, F. EmelSezgisi güçlü, hayal gücü yüksek, meraklı, sentezci, yaratıcı bir diğer sanat ve bilim adamı da Leonardo da Vinci dir. Leonardo’nun 1452 yılında İtalya’nın Vinci nahiyesinin Anchiano kasabasında dünyaya geldiği, ressam, heykeltıraş, müzisyen ve bilim adamı olarak bilinir. 1452–1519 yılları arasında yaşamış sanatçının mimar, mühendis, mucit, geometrici, anatomist, yönleriyle dikkati çekmektedir.(Nichol,2008,22) Sanatçı doğada var olan düzeni fark etmiş, su dalgaları, ağaç gövdeleri, insan vücudu gibi birçok doğal şeyde benzer düzenlerin var olduğunu gözlemlemiş, çizmiş, özellikle insan vücudu ile detaylı çizimler yapmıştır. Resim:20-21de insan vücudunun oranlarıyla ve anatomisiyle ilgili ayrıntılı çizimleri görülmekte. O dönemin tıp bilimine temel oluşturan çizimleri bugün hala kullanılmaktadır.Article Bilimsel Anlamda Kuraklık(Bilim ve Teknoloji, 2014) Birkan, İbrahimTürkiye’de kuraklık hala afet kapsamı içinde değerlendirilmektedir. Kuraklık dünyada insan ve çevreye en çok zarar veren, büyük sosyo-ekonomik kayıplara yol açan tabii afetlerin en başında yer almaktadır. Kuraklık iklim şartlarına göre yeterli yağışın elde edilememesi nedeniyle meteorolojik kuraklık olarak başlayarak yağışların azalması neticesinde toprağın nem oranının düşmesi nedeniyle zirai kuraklık haline dönüşebilmektedir. Yağışların azlığı ise akarsuların debisinin düşmesine neden olmaktadır ve bu durum da hidrolojik kuraklık olarak ifade edilmektedir. Netice itibarıyla kuraklık, insan yaşamını büyük ölçüde olumsuz yönde etkileyerek sosyo-ekonomik kuraklık şekline dönüşebilmektedir.
