Araştırma Çıktıları / Research Outputs
Permanent URI for this communityhttps://ada.atilim.edu.tr/handle/123456789/6
Browse
Browsing Araştırma Çıktıları / Research Outputs by Author "Akdemir, Tuğba Gürçel"
Now showing 1 - 10 of 10
- Results Per Page
- Sort Options
Master Thesis Afet yönetiminde algı ve Sendai Çerçevesi üzerine bir inceleme(2022) Özçakmak, Selin; Akdemir, Tuğba Gürçel; Political Science and Public AdministrationAfetler toplumun tamamını veya bir kısmını etkileyen ve doğa, insan veya teknoloji kaynaklı olarak oluşabilen olaylardır. Yaşanan afetler dünyamızı ve ülkeleri etkilemeye devam etmektedir. Sağlık, ekonomi, sosyal yaşam, eğitim sekteye uğramakta, ölümler yaşanabilmektedir. Bu yüzden daha güvenli bir yaşam için afet risklerini en aza indirecek ya da önleyecek planlar yapılmaktadır. Yapılan planların başarılı olabilmesi için de toplum tarafından benimsenmesi gerekmektedir. Algı yönetimi afetler konusunda olumlu bir yönlendirme yapılmasını sağlayacak, böylelikle insanların zihinlerinde meydana gelen afet algısı ile daha bilinçli bir toplum oluşacaktır. Bu çalışmada afet yönetiminde algı yönetimi kapsamında Sendai Çerçevesi incelenmiştir. Tez, esas itibari ile algı yönetiminin, afet yönetimi ve afet risklerinin azaltılması amacıyla oluşturulan Sendai Çerçevesi üzerine olumlu etkilerinin olacağını savunmaktadır. Teze göre Hyogo Çerçevesi, Sendai Çerçevesi, Sendai Çerçevesi'ne benzer nitelikte oluşturulmuş Türkiye Afet Risk Azaltma Planı (TARAP) ve İl Afet Risk Azaltma Planı (İRAP) gibi afet risklerini azaltmak amacıyla oluşturulan belgelerin ve afet yönetiminin başarılı olabilmesi için afet algısı gerçekleştirilmelidir. Afet yönetiminin başarısı için algı yönetimi önemli bir unsurdur çünkü bir bilgiyi almak ve öğrenmek için öncelikle 'istemek' gerekmektedir. İnsanların bilgiyi almalarına ikna olmaları ve sonrasında istemeleri için algı yönetimi teknikleri uygulanmalıdır. Bunun için yapılması gerekenler tezin sonuç bölümünde önerilmiştir. Tezin sonucuna göre algı yönetiminin, afet yönetimi ve Sendai Çerçevesi uygulamalarında önemli olduğu sonucuna varılmıştır. Teze göre, algı yönetimi ile afet algısının yaratılması ve yayılım göstermesi güvenli yarınlar için elzemdir. Anahtar Sözcükler: Afet Yönetimi, Algı Yönetimi, Sendai Çerçevesi, Türkiye Afet Risk Azaltma Planı (TARAP).Master Thesis Avrupa Birliği Genel Veri Koruma Tüzüğü ve Kişisel Verilerin Korunması Kanununa göre ilgili kişi haklarının karşılaştırılması(2021) Gürener, Betül; Akdemir, Tuğba Gürçel; Political Science and Public AdministrationGünümüzde gelişen teknolojinin sınırsız bir dünyanın oluşmasını sağlaması sonucunda, insan hakları ihlalinin ortaya çıkması ve özel hayatın gizliliğinin ihlali riskinin oluşmasına neden olmuştur. Bu riskler sebebiyle oluşabilecek ihlalleri engellemek ve kişisel verilerin korunmasını sağlamak adına çeşitli adımlar atılmıştır. Bu alanda Avrupa Birliği tarafından atılan adımlardan birisi, 1995 yılında yürürlüğe giren 95/46 AT Sayılı Avrupa Veri Koruma Direktifi olmuştur. Teknolojinin hızla gelişmesiyle, Avrupa Birliği tarafından Veri Koruma Hukuku'na ilişkin mevzuatın yeniden düzenlenmesi ile kişisel verilerin korunması çerçevesinin genişletilmesi gerekli görülmüştür. Böylece Avrupa Parlamentosu'nda Genel Veri Koruma Tüzüğü (GVKT) 2016 yılında yeni çağın gereklerine göre düzenlenerek kabul edilmiştir. Türkiye'de kişisel verilerin korunması alanı görece daha geç gündeme gelmiştir. İlk olarak 2010 yılında yapılan Anayasa değişikliği ile kişisel verilerin korunmasını isteme hakkı Anayasa'ya eklenmiş olup, ardından 2016 yılında Kişisel Verilerin Korunması Kanun'un kabul edilmesi ile bu alana özgü kanun çalışması yürürlüğe girmiştir. Bu tezin amacı; Ulrich Beck' in risk toplumu kuramının modern toplumlarda ortaya çıkan risklerin dönemin koşullarına göre değişebilmesi varsayımından yola çıkarak, kişisel verilerin korunması kavramının ortaya çıkışı ve yeni dönemin getirdiği risklerin bu bağlamda değerlendirilmesidir. Buna göre oluşturulan hukuki düzenlemelerin temel amacı kişinin sanal dünyada da haklarının korunabilmesidir. Buna göre Avrupa Birliği ve Türkiye tarafından oluşturulan Genel Veri Koruma Tüzüğü ile Kişisel Verilerin Korunması Kanunu'nda yer alan 'İlgili Kişi Hakları' Ulrich Beck'in Risk Toplumu Kuramı çerçevesinde incelenmiş olup, Türkiye'de yakın bir geçmişe sahip olan Kişisel Verilerin Korunması alanının Avrupa Birliği'ndeki gibi oturmuş bir anlayışın oluşabilmesi ve hayatın olağan akışı içerisinde Kişisel Verilerin Korunması Kanunu'nun uygulanabilmesi için makul bir sürenin geçmesi ve bu süreçte istikrarlı bir kanun uygulanma alanının oluşmasıyla gerçekleşeceği sonucuna varılmıştır. Anahtar Sözcükler Genel Veri Koruma Tüzüğü, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu, Risk Toplumu, İlgili Kişi HaklarıMaster Thesis Avrupalılaşma sürecinde Türkiye'deki azınlık hakları sorunu; Rum cemaat vakıflarının taşınmaz edinmesi meselesi(2021) Tekin, Mehmeteren; Akdemir, Tuğba Gürçel; Political Science and Public AdministrationAvrupalılaşma kavramı üye ülkeler ve aday ülkelerin politikalarının, siyasi ve kurumsal yapılarının Avrupa düzeyinde oluşan politikalardan nasıl ve ne derece etkilendiğine odaklanmaktadır. Bu bağlamda aday ve üye ülkelerin iç politikalarındaki değişimin kaynağı olarak gösterilen Avrupalılaşmanın ortaya çıkışı ve gelişimiyle birlikte Türkiye gibi aday bir ülkenin azınlık hakları uygulamaları üzerindeki etkileri, etkileme mekanizmaları ve bunların sonuçlarını araştırmak bu çalışmanın amacını oluşturmaktadır. Helsinki Zirvesi'nden sonra diğer aday ülkelerde olduğu gibi Türkiye için de AB üyeliği, belirlenen koşullar ve normlar çerçevesinde Avrupalılaşmanın oluşturduğu bir baskı unsuru olarak ortaya çıkmaktadır. Avrupalılaşma kavramıyla birlikte Türkiye ve Avrupa birliğinin tarihsel süreçteki ilişkileri neticesinde Türkiye'deki azınlık hakları uygulamalarının değerlendirilmesi yapılmıştır. Avrupalılaşma teorileri kapsamında bakıldığında, Türkiye'deki azınlık hakları uygulamaları ile bu konuda belirlenmiş olan AB normlarının uyumsuzluk gösterdiği gözlemlenmektedir. Bu hipotez, çalışmanın son kısmında cemaat vakıflarının taşınmaz edinmesine ilişkin hukuki düzenlemeler ile birlikte yaşanan süreçlere ve AİHM'nin Rum cemaat vakıflarının taşınmaz edinmesine ilişkin davalarının incelenmesiyle desteklenmiştir.Master Thesis Birleşmiş Milletler Göç Kuruluşu (IOM)'nun Türkiye'nin göç yönetiminde etkisi(2022) Çakır, Emrah Kadir; Akdemir, Tuğba Gürçel; Political Science and Public AdministrationGünümüzde dünya üzerinde ekonomik, sosyal, kültürel ve siyasi birçok etkiye sebep olan göç olgusu, dünya devletlerini bu konuda bazı kararlar almaya zorlamıştır. Türkiye, özellikle 2015 yılından itibaren başta Suriye olmak üzere çevre ülkelerde yaşanan gelişmeler neticesinde yoğun göç dalgasına maruz kalmıştır. Türkiye, bu göç dalgasını kontrol edebilmek ve iyi şekilde yönetebilmek amacıyla IOM gibi kuruluşlardan birçok konuda destek almıştır. IOM, göç edenlerle ve ev sahibi toplulukları kontrol etmek ve korumak arasındaki ayrımın ortadan kalkmaya başladığı bir dünyayı yansıtmaktadır. Çalışmanın genel amacı, uluslararası bir kurum olan IOM'un, Türkiye'nin göç yönetim kapasitesine nasıl bir etkisi olduğu araştırmaktır. Birleşmiş Milletler Göç Kuruluşu (IOM)'nun Türkiye'nin göç yönetimi üzerindeki etkisini inceleyen bu çalışma, göç olgusunu ve yönetimini bütüncül olarak değerlendirmesi bakımdan önem taşımaktadır. Çalışma, Türkiye'de faaliyet gösteren IOM'un desteklediği projelerin, kuramsal çerçevede Türkiye'ye yönelik gerçekleşen göç akınlarını Türkiye'nin yönetebilmesinde olumlu ya da olumsuz etkilerinin araştırılması üzerine bir çalışmadır. Bu bakımdan araştırma, Türkiye'de yer alan göçe ilişkin kurumların gerçekleştirilen projeler sayesinde elde ettikleri yetenekleri araştırmak ve gelişimlerine akademik anlamda da katkı sağlamak açısından önem taşımaktadır. Çalışma bu yönüyle literatüre katkı sağlayacak ve alan yazındaki boşluğu dolduracaktır. Tezin savına göre IOM'un Türkiye'deki faaliyetleri, göç yönetiminde gerçekleştirdiği projelerle Türkiye'ye olumlu katkıda bulunmuştur. IOM destekleriyle Türkiye'deki göçmenlerin entegrasyonu gerçekleştirilmiş, günümüzün en büyük fenomeni olan göç olgusu konusunda büyük gelişmeler kaydedilmiştir. Bu bakımdan IOM göç yönetişimi alanında Türkiye'ye ciddi katkı sağlayan önemli bir aktördür. Anahtar Sözcükler: Göç, IOM, Türkiye, Göç Yönetimi, YönetişimMaster Thesis Kolektif bellek ve mekân ilişkisi: 27 mayıs 1960 dönemi Yassıada üzerine bir inceleme(2020) Özdemir, Seval; Gürçel, Tuğba; Political Science and Public AdministrationGelişen toplumsal ilişkiler ile son yıllarda toplumsal hafıza ve hafıza konusu birçok disiplin tarafından araştırma konusu olmuştur. Hafızanın mekân ile olan ilişkisinde önemli olan unsur birey ve toplum arasındaki bağdır. Mekân, belleği etkileyen en önemli unsurlardandır. Bu nedenledir ki, özellikle 20. yüzyıl sonrasında akademik alanda araştırmalara konu olan hafıza çalışmaları Türkiye'de de son yılarda gittikçe artan bir öneme sahip olmuştur. Toplumsal hafızasının mekân ile ilişkisi kavramsal olarak hafıza mekânının dönüşümüne dair çalışmalarda alanın gelişimine katkı sunmaktadır. Bu çalışmada toplumsal hafıza ile mekân ilişkisi, Maurice Halbwachs'ın 'hafızanın toplumsal çerçeveleri' kuramı bağlamında, 27 Mayıs 1960 Askeri Darbesi sonrasında yargılamaların gerçekleştiği Yassıada'nın mekânsal dönüşümü üzerinden incelenmiştir. Tezin amaçları doğrultusunda toplumsal hafızada Yassıada'nın yerini değerlendirmek için niteliksel bir araştırma gerçekleştirilerek 27 Mayıs 1960 Askeri Darbesi ile bir mekân arasında kurulan ilişki ve Yassıada'nın toplumsal bellekte bir hafıza mekânı olduğu ortaya konulmuştur. Toplumsal hafızanın zaman içerisinde mekânın dönüşümü ile iktidarlar tarafından şekillendirildiğinin altını çizen bu çalışmada, hafıza mekânı olarak seçilen Yassıada'nın dönüşümü üzerinden toplumsal bellek-mekân ilişkisi incelenmiştir.Master Thesis Kolombiya ve Türkiye'de geçici koruma altındaki Venezuela ve Suriye nüfusu: Karşılaştırmalı bir çalışma(2022) Blandon, Kevin Augusto Ramirez; Akdemir, Tuğba Gürçel; Political Science and Public AdministrationBu tez, birbirlerinin mülteci deneyimini geliştirmek üzere, Suriye iç savaşı ve Venezuela ekonomisinin kötüleşmesiyle ortaya çıkan mülteci krizine çözüm bulmak adına Kolombiya ve Türkiye tarafından uygulanan politika ve programlara dair karşılaştırmalı bir tezdir. Bu çalışma, 20. yüzyılın ikinci yarısında Kolombiya'nın yaşadığı iç sorunlardan başlayarak, Afrika ve Asya'daki göç alan ülkelerin uyguladığı politikalar da dâhil olmak üzere dünyadaki güncel olaylara değinerek göç akışı yaratan önemli vakalardan oluşan tarihsel bir bölüm içermektedir. Karşılaştırmalı bir çalışma olarak bu tez, her iki ülke tarafından uygulanan politika ve programları; yasal çerçeve, sağlık, eğitim, işe erişim, barınma ve Suriyelilerin yarattığı krizle başa çıkmak için alınan uluslararası yardımlar gibi diğer önemli noktaları içermektedir. Bu ülkelerin politikalarındaki temel farklılıkları bulmak için inceleme sonrası elde edilen bilgiler çaprazlanmış ve sonuç olarak ülkelerin mülteci deneyimini geliştirmek adına verimli olabilecek unsurlara sahip olduğu bulunmuştur. Türkiye özelinde, ulusal ve uluslararası fonlardan Suriyelilere maddi yardım sağlanmasına yönelik gelen bütçenin Kızılay Kart sistemi ile uygulanması, mülteci nüfusuyla ilgilenilmesi adına sınır illerinde tam donanımlı kampların kurulması ve Suriyelilerin ülkede yerleştirmek adına yeniden dağıtım uygulamaları bu çalışmalardandır. Öte yandan, Kolombiya'nın deneyimi, geçici koruma sona erene kadar uzun süreli oturma vizesi sağlanması ve 2011'den sonra ülkede doğan çocuklara Kolombiya vatandaşlığı verilmesi gibi Türkiye ile paylaşılacak önemli hususlar içermektedir. Bu tez, Joseph Nye'ın akıllı güç teorisine dayanmaktadır ve bunların uygulanmasının dış politikada fayda sağlamak için nasıl değerli olabileceğini göstermektedir. Bu durumda Türkiye, yalnızca ülkeye değil, aynı zamanda mülteci nüfusuna da fayda sağlayan avantajlar ve anlaşmalar için mültecileri Avrupa Birliği ile olan ilişkisinde bir baskı unsuru olarak etkili olarak kullanmıştır. Bu durum, Kolombiya'nın mülteci nüfusu için avantajlar elde etmek adına bölgesel ölçekte kullanabileceği bir olguyu ön plana çıkarmaktadır. Anahtar Sözcükler: göç, sığınmacılar, Kolombiya, Türkiye, Akıllı güçMaster Thesis Köy enstitülerinin kapatılmasında yazılı basının rolü: Gündem belirleme kuramı kapsamında Ulus ve Vatan gazetelerinin incelenmesi(2020) Altın, Fevzi Özgür; Akdemir, Tuğba Gürçel; Political Science and Public AdministrationCumhuriyet geçmişten kalan siyasi kültürü miras edinmek istememiştir. Bu nedenle çeşitli devrimlerle kültürü ve siyaseti değiştirmek istemiştir. Devrimlerin hayata adapte edilmesi için çalışan yeni rejim eğitim politikaları ile sistemi vatandaşa anlatmak istemiştir. Eğitim politikalarında 1938 yılına kadar istenilen seviye sağlanamamıştır. Okuryazar oranının az olduğu dönemde, cehalet rejime tehdit olarak görülmüştür. İşte bu bağlamda 1940 yılında Köy Enstitüleri yasası çıkarılmış ve rejime bağlı nesiller yetiştirme politikası benimsenmiştir. Ancak köylerde ve liberal görüşe sahip kesimlerde bu politika komünist nesiller yetiştiriyor iddiasını ortaya çıkarmıştır. Bu iddia sonrası dönemin tek parti yönetimi basına verdiği direktiflerle enstitüler politikasının gündem olmasını istemiştir. Dönemin gazetelerinde karar alıcıların belirlediği şekilde haber sınırlandırılmış veya ön plana çıkarılmıştır. Bu araştırmada siyasi güçlerin veya bir egemen grubun basın üzerinden gündem oluşturma süreci değerlendirilmiştir. Kuramsal çerçeve olarak gündem belirleme kuramı seçilmiştir. Bu kuram doğrultusunda, basının köy enstitülerinin kapatılmasındaki etkisi tartışılmıştır. Özellikle 1948 yılı itibari ile akademik anlamda araştırılmaya başlanan gündem oluşturma tezi, aynı yıllardaki Türkiye siyaseti ve basın ilişkilerini açıklamak için teorik bir çerçeve olarak kullanılmıştır. Söylem analizi yöntemi kullanılarak elde edilen veriler sonrası Türkiye'de basının siyasetçilerin aldığı kararlar üzerinde etkisi olduğu ve Köy Enstitülerinin kapatılması kararının buna bir örnek olduğu tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler: köy enstitüleri, basın-siyaset ilişkisi, gündem belirleme, cumhuriyet, eğitim politikaları.Master Thesis Siyasi parti söylemleri üzerinden din eğitiminde Avrupalılaşma etkisinin incelenmesi: Türkiye ve Belçika Flanders bölgesi karşılaştırması(2020) Doksanbir, Gizem; Akdemir, Tuğba Gürçel; Political Science and Public AdministrationTürkiye'nin Avrupa Birliği'ne aday ülke statüsüne gelmesi ile son yıllarda ülkede Avrupalılaşma etkisi altında birtakım reformlar gerçekleştirilmiştir. Avrupalılaşma etkisi kapsamında AB'nin kurucu üyesi olan Belçika'da din eğitimi hakkında ortaya çıkan tartışmaların yoğun olması ve aynı dönemlerde Türkiye'de benzer tartışmaların yaşanması sebebi ile bu iki ülke örneklem olarak ele alınmıştır ve kurucu üye olan Belçika ve aday ülke olan Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi çerçevesinde karşılaştırılarak, AB normları ekseni ve bütünleşmesi açısından incelenmiştir. Hazırlanmış olan bu çalışmada, Belçika'da Flanders bölgesinde ve Türkiye'de yaşayan azınlık statüsündeki kesim esas alınarak, her iki ülkedeki çoğulcu ve din eğitimi sisteminin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamında yeterliliğine bakılmıştır. Buna ek olarak her iki ülkedeki siyasi partilerinin söylemlerine yer verilerek, çalışmanın siyasi boyutu, söylem analizi yardımıyla açığa çıkarılmaya çalışılmıştır. Sonucunda iki ülkedeki din eğitimi politikaları incelenmiş, siyasi parti söylemleri karşılaştırılmış ve Avrupalılaşma kuramları ışığında, Belçika Flanders Bölgesi'nin azınlıkların din eğitimi konusunda AİHS'nde belirtilen normlara daha uyumlu politikalar izlediği tespit edilmiştirMaster Thesis Türkiye ekonomisinin küreselleşme sürecinde bir sivil toplum kuruluşu olarak Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM)'nin rolü(2022) Mercan, Fadime Nebile; Akdemir, Tuğba Gürçel; Political Science and Public AdministrationKüreselleşen ekonomiler, mal, hizmet, sermaye, emek ve teknoloji alışverişinde bulunarak uluslararası ticareti geliştirmektedir. Bu alışveriş ise ithalat, ihracat ve yatırım yoluyla gerçekleşmektedir. Türkiye ekonomisi de ihracat yoluyla küresel ekonomilerle bütünleşmektedir. Bu çalışmada, Cumhuriyet'in kuruluşundan itibaren Türkiye ekonomisinin küreselleşme süreci ve İhracatçı Birlikleri ile Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin tarihsel geçmişi, görevleri ve faaliyetlerinin değerlendirilmesi yapılmıştır. Türkiye'de ihracatın geliştirilmesi ve dış ticaret hacminin arttırılması için çalışan bir sivil toplum kuruluşu olan Türkiye İhracatçılar Meclisi, Türkiye ekonomisinin küreselleşmesinde önemli rol oynamaktadır. Bu hipotez, TİM'in yeni şirketleri ihracata teşvik etmek, Türk şirketlerini küresel ekonomiye dâhil etmek, ihracatçıları küresel rekabette güçlendirmek, dünyanın birçok ülkesinden alıcı bulmak ve ürünlerine katma değer sağlayarak dış ticareti geliştirmek için yaptığı faaliyetler incelenerek desteklenmiştir.Master Thesis Velayet-i fakih ve papalık kurumlarının siyasal bir etki mekanizması olarak niteliksel bir karşılaştırması(2022) Turan, Zehra; Akdemir, Tuğba Gürçel; Political Science and Public AdministrationDini kurumlar, siyasal sistem içerisinde gerekli koşullar oluştuğunda bir aktör olarak toplumsal ve siyasi süreçlere dahil olmaktadır. Bu araştırmada Şii Ulema Sınıfı ile Katolik Ruhban Sınıfının ilahi otoriteye dayandırdıkları yetki ile sosyal ve siyasal inşa süreçleri içindeki davranışlarının analizi yapılmıştır. Çalışmada postyapısalcılık kuramı ile söylem analizi yöntemi kullanılarak tezin kuramsal çerçevesi oluşturulmuştur. Bu çalışma postyapısalcı yaklaşım ile Velayet-i Fakih ve Papalık kurumlarının dini otoriteleriyle, siyasal otorite üzerinde etkili bir aktör olmalarına ilişkin süreci tarihsel kaynaklar ve olaylar ile ele alarak, bireyi, toplumu, iktidarları, toplumsal hareketleri, toplumsal kurumları, normları ve söylemleri tarihsel bağlamda analiz etmektedir. Velayet-i Fakih ile Papalık kurumlarının bu unsurlara yönelik etkileri, baskıları, etkileme mekanizmaları ve bunların sonuçları niteliksel bir analiz ile açıklanmaktadır. Dini otoritelerin değişen siyasi koşullar karşısındaki söylemleri, benzerlikleri ve farklılıkları postyapısalcılık kuramı ile Michel Foucault'nun kavram ve analizleriyle değerlendirilmiştir. Din adamlarının, dini otoritelerini siyasal bir etki ve baskı mekanizması olarak kullanmalarına ilişkin değerlendirme, Polonya ve İran'daki kadınların kürtaj haklarına karşı tutum ve söylemleri üzerinden yapılmıştır. Dini otoriteleri ile kadınlara ilişkin süreçlerde siyasi bir etki mekanizması olarak hareket ederek, görüşlerini kabul ettirmek için kullandıkları söylemlerin siyasi ve toplumsal algıya olan etkisi değerlendirilmiştir. Bu etki sonucunda, din adamlarının toplumu yeniden inşa etme sürecindeki rollerine ilişkin değerlendirilmeler yapılmıştır. Müslüman inancına sahip, şeriat ile yönetilen bir devlet olan İran ile Hristiyan, demokratik ve seküler bir devlet yönetimine sahip olan Polonya'nın, kürtaja bakış açısı ve siyaseti etkileme biçimlerinin benzerliklerine ilişkin değerlendirmeler yapılmıştır. Anahtar Sözcükler: Katolik Kilisesi, Kürtaj, Papalık, Şii Ulema Sınıfı, Velayet-i Fakih