Virginia Woolf'un Mrs. Dalloway ve To The Lighthouse Adlı Romanlarında Savaşın Etkisi ve Yaşam ve Toplumdaki Değişiklikler

Abstract

Bu tez, Virginia Woolf'un Mrs. Dalloway ve To The Lighthouse adlı romanlarını incelemektedir. Tez, Woolf'un adı geçen romanlarının, bireylerin olumlu tutumlarını devam ettirme çabalarına rağmen kolektif bir acı atmosferini yansıttığını ortaya koymaktadır. Her iki romanında da Woolf, Birinci Dünya Savaşı sonrası hayatta kalanların normale dönme ve yaşam kalitelerini arttırma çabalarını aktarmaktadır. Woolf, eserlerinde benliği etkili bir biçimde açıklama çabasını tanımlarken aynı zamanda karışık duygularından bir senfoni bestelemektedir. Woolf her iki romanında da yarattığı karakterler aracılığıyla savaşın acısını kurgusal bir biçimde aktarmaktadır. Woolf, Mrs. Dalloway adlı romanında savaş travmasını ve bu travmanın savaş nedeniyle bir daha evlerine dönemeyenlerin akrabaları, arkadaşları ve sevdikleri üzerindeki yıkıcı etkilerini ortaya koymaktadır. Woolf'un otobiyografik bir eseri olarak okunan To The Lighthouse adlı romanı ise savaş travmasından acı dolu bir kurtuluşun hikâyesini ve Woolf'un roman türünde ortaya koyduğu yenilikleri yansıtmaktadır.

The thesis focuses on Virginia Woolf's Mrs. Dalloway and To The Lighthouse. The thesis shows that in these novels Woolf presents a collectively suffering atmosphere, despite people's best efforts to preserve a positive attitude. In both of her novels, Woolf represents a post-World War I era, where survivors are struggling to return to normality and enhance quality of life. Woolf describes her struggles to adequately explain the self in her novels while also attempting to construct a symphony out of her tumultuous emotions.Woolf also presents the fictionalized pain by creating several characters in both of her novels. Mrs. Dalloway is one of Woolf's novels, which focuses on war trauma and its devastating effects on the relatives, friends and loved ones of the unreturned. To The Lighthouse, which is often read as one of Woolf's most autobiographical novels, represents the period of painful recovery from war trauma, and displays Woolf's innovations in prose fiction.