Hoş, Hasan Serdar
Loading...
Name Variants
Hos, Hasan Serdar
H., Hasan Serdar
H. S. Hos
H.S.Hos
Hoş, Hasan Serdar
H.S.Hoş
Hasan Serdar, Hos
Hos,H.S.
Hasan Serdar, Hoş
H. S. Hoş
H., Hos
Hoş,H.S.
H.,Hasan Serdar
H.,Hoş
Hoş, H. Serdar
H., Hasan Serdar
H. S. Hos
H.S.Hos
Hoş, Hasan Serdar
H.S.Hoş
Hasan Serdar, Hos
Hos,H.S.
Hasan Serdar, Hoş
H. S. Hoş
H., Hos
Hoş,H.S.
H.,Hasan Serdar
H.,Hoş
Hoş, H. Serdar
Job Title
Doktor Öğretim Üyesi
Email Address
serdar.hos@atilim.edu.tr
ORCID ID
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID
Scholarly Output
5
Articles
5
Citation Count
0
Supervised Theses
0
5 results
Scholarly Output Search Results
Now showing 1 - 5 of 5
Article BİTMEYEN OYUN…(Bilim ve Teknoloji, 2013) Hoş, Hasan Serdar; LawSatranç oyunu yaklaşık olarak günümüzden 4000 yıl önce Mısır’da ortaya çıkmıştır. Yine Çin'de, Mezopotamya'da ve Anadolu'da o dönemden sonra yaygınlaşmış ve oynanmıştır. Ortadoğu ve çevresinde doğan satranç ne oldu da şimdi bu toprakların satranç tahtası olarak kullanıldığı ve üzerinde başka aktörler tarafından oynanan bir oyun haline geldi. Medeniyetin doğduğu bu coğrafyalarda şah olarak görülenlerin bu kadar çabuk devrilmeleri onların asıl piyonlar oldukları anlamına gelebilir mi? Gerçekten piyon şahlar halkın ayaklanmasıyla mı devriliyor yoksa asıl şah, piyon olarak mı o halkları kullanıyor? Ortadoğu ve Kuzey Afrika topraklarındaki aktörler gerçekten mi değişiyor yoksa asıl aktörler maskelerinin ardından olayları izleyip mimiklerini mi gizliyor? Bu soruların cevapları şu an için belirsiz gibi görünebilir ama tarihsel süreç ve ilişkilere bakıldığında bu topraklardaki hakimiyetin halka teslim edilme(me)sinde yine en büyük rolü aynanın arkasındakiler oynayacak gibi görünmektedir.Article #direngerçek!(Bilim ve Teknoloji, 2013) Hoş, H. Serdar; Law“Politika” Türk Dil Derneği’nin sözlüğünde “devlet işlerini düzenleme ve yürütme sanatı” olarak tanımlanmıştır. Sözlükten gerçek hayata uzanan patika yola adım attığımızda politikanın yani devlet yönetme sanatının nasıl şekillendiği ve bunu icra edenlerin nasıl bir üslup kullandıkları büyük önem taşımaktadır. Gördüğüm kadarıyla ülkemizde bu sanat zanaatle sınırlı kalıyor. İzlenen stratejinin (eğer bir strateji varsa) politik söyleme ne kadar yansıdığı ya da siyasilerimizin politik üslubunun ne derece sanatçı özeni taşıdığı tartışmalı. Acaba ülkemizdeki yöneticiler politika mı yapıyor yoksa başka bir şey mi? Bunun cevabını verirken çerçevenin dışında kalanlarla içinde kalanların bağını koparmadan bir tablo sunmak oldukça zordur.Article AVUKATLIK SINAVI(Bilim ve Teknoloji, 2014) Hoş, Hasan Serdar; LawAvukatlık sınavı tartışması ülkemizde 35- 40 yıllık bir geçmişe sahiptir. Bu tartışma kimi zaman ülke gündemini yoğun şekilde meşgul etmiş kimi zaman geri planda kalmıştır. Bu süre boyunca avukatlık mesleği ile ilgili mevzuatta defalarca değişiklik yapılmıştır. Avukatlık sınavı ile ilgili olarak ise üç defa yasal düzenleme yapılmış; bu düzenlemelerden ikisi yürürlüğe girmeden kaldırılmış ve diğeri hakkındaysa Anayasa Mahkemesi tarafından hukuka aykırı olduğu doğrultusunda görüş bildirilmiştir. Son olarak da Türkiye Barolar Birliği tarafından avukatlık sınavına dair bir yönetmelik hazırlanarak 17 Haziran 2014’te Resmi Gazetede yayımlanmış; fakat 10 Eylül 2014 TBMM genel kurulunda kabul edilen torba kanunla avukatlık sınavı kesin olarak (şimdilik) kaldırılmıştır.Article Citation Count: 2HUKUKİ ÇOĞULLUK KAVRAMININ OSMANLI MİLLET SİSTEMİ BAĞLAMINDA DEĞERLENDİRİLMESİ VE İSRAİL UYGULAMASI(2020) Hoş, H. Serdar; LawHukuki çoğulluk anlayışı merkeziyetçi hukuk anlayışına muhalif bir zeminde kendini konumlandırmaktadır.Çoğulcu toplumlarda özellikle son dönemde hukuki tartışmaların da merkezinde yer almaktadır. Hukuki çoğulluk anlayışı postmodern olarak adlandırılan dönemin de kilit kavramlarından biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Tarihsel süreçte hukuki çoğulluğun hangi kökenlerden nasıl ortaya çıktığını ortaya koymak söz konusu anlayışın günümüze nasıl yansıdığı ve tanımlanması noktasında önem taşımaktadır. Hukukun tarihsel olarak ele alınışına baktığımızda insanların, sosyal grupların hareket ve davranışlarını yönlendirerek düzenlemek yönünde devletin kullandığı bir araç olarak karşımıza çıktığı söylenebilecektir. Böylelikle hukuku meydana getiren ve uygulayan olarak da devlet söz sahibi konumdadır. Ancak hukuki çoğulluk anlayışı devletten bağımsız bir hukuki anlayışın da var olduğunu ileri sürerek kendini bu noktadan tanımlamaya çalışmaktadır. Tarihsel süreçte çeşitli görünüş biçimlerine haiz olan hukuki çoğulluk anlayışının coğrafyamızdaki görünüşünü Osmanlı Millet sistemi üzerinden incelemek mümkündür.Hukuki çoğulluk kavramını Osmanlı Millet sistemine benzer şekilde ve fakat kendi politik kaygılarına göre şekillendiren İsrail uygulaması örneği üzerinde durmak kavramın günümüzde hukuki uygulamaya nasıl yansıdığı konusunda bize bilgi verebilecektir. Çalışmayı özgün kılan husus İsrail uygulamasında hukuki çoğulluğun tarihsel bağlamından farklı bir biçimde hukuki değerlere ve demokrasiye dayalı olarak alanının genişletildiği iddia edilse de İsrail tarafından azınlıkların yönetilmesi hususunda siyasi bir argüman olarak bilinçli bir şekilde kullanılma boyutunun baskın olarak devam ettiğinin ortaya koyulmasıdır. Çalışma sonucunda İsrail’in diğer halkları veya inançları birbirinden ayırarak farklı hukuki rejimlere tabi kılma politikasının altında insani değerleri ve demokrasiyi göz önünde bulundurmaktan ziyade azınlıklara karşı politik avantaj elde etmek amacı taşıdığı söylenebilecektir.Article Citation Count: 0Modernitenin Hukukuna Metropolis Filmi Bağlamında Paralaks Bir Bakış(2020) Hoş, H. Serdar; LawModernite sanattan hukuka birçok kavramın tanımlanmasında ve şekillenmesinde rol oynayan bir olgu olarakkarşımıza çıkmaktadır. Makalede modernite kavramı üzerinde durularak sanata yansıyan boyutuyla bir değerlendirme yapılacak, modernitenin kendine dair oluşturduğu savların alt metinlerini görebilmek için Slavoj Zizek’inönerdiği paralaks bakış önerilecektir. İnceleme açısından ütopik ve distopik metinler arasından Metropolis filmiseçilmiştir. Söz konusu paralaks bakışın modernitenin ortaya koyduğu hukuk kurgusuna da uygulanması Metropolis filmi üzerinden gerçekleştirilmeye çalışılacak ve modern hukukun distopik mi yoksa ütopik bir kurgu mu olduğuortaya konmaya çalışılacaktır.