Browsing by Author "Cilasun, Seyit Mümin"
Now showing 1 - 17 of 17
- Results Per Page
- Sort Options
Article Citation Count: 4Adult Education as a Stepping-Stone to Better Jobs: An Analysis of the Adult Education Survey in Turkey(Sage Publications inc, 2018) Cilasun, Seyit Mumin; Demir-Seker, Sirma; Dincer, N. Nergiz; Tekin-Koru, Ayca; Department of BusinessThe objective of this article is to investigate whether adult education (AE) can be used as a tool in facilitating transitions to/in the labor market, using the cross-sectional Adult Education Survey of Turkey (2012). AE is defined as the nonformal education for individuals aged older than 25 years. The outcome of AE is measured by changing jobs for employed and finding a job for the unemployed. Concentrating on employed people, we analyze both the determinants and the outcome of participation in AE for the purpose of changing jobs; and second, concentrating on unemployed people, we analyze both the determinants and the outcome of participation in AE for the purpose of getting employed. We find that once young males who are already working participate in AE for changing work, independent of their education or how AE is financed, they can be successful in doing so. The results of the paper suggest that AE programs offered by the government can serve as a tool in increasing income of the less educated and the unemployed by facilitating their transition to the labor market.Master Thesis Avrupa Birliği uyum sürecinde Türkiye'de sağlıkta dönüşüm programının hastalar tarafından değerlendirilmesi: Ankara ili özel iki hastane uygulaması(2013) Eracar, Ramazan; Cilasun, Seyit Mümin; Department of BusinessBu çalışmada özel iki hastaneye başvuran hastaların Sağlıkta Dönüşüm Programı ile yapılan yenilikleri başarılı bulup bulmamaları konusundaki memnuniyet düzeyleri incelenmiştir. Avrupa?da ve Türkiye?deki sağlık politikaları incelenmiş olup, Türkiye?deki sağlıkta dönüşüm programı çalışmalarının amaçları ve ilkeleri ile ilgili bilgilerinden ayrıca sağlıkta dönüşüm programı yeniliklerinden hastaların memnuniyet düzeyleri belirlenmiştir.Hastaların sağlıkta dönüşüm programı yeniliklerinden çok memnun oldukları fakat bazı hizmetlerden memnun olmadıkları görülmektedir.Bu çalışmada literatür araştırması yapılmış, araştırmanın uygulama kısmında ise Ankara ilinde sağlık hizmeti veren 2 özel hastaneye başvuran 350 hastaya anket uygulanmış ve sağlıkta dönüşüm programı ile yapılan yeniliklere ilişkin hastaların memnuniyet düzeyleri incelenmiştir.Anket çalışmasında hastaların sağlıkta dönüşüm programından memnuniyetlerinin ne düzeyde olduklarını kendilerinin belirlemeleri istenmiştir. Kontrol soruları ile belirledikleri memnuniyet düzeylerinin analizi yapılmıştır.Yapılan ankette elde edilen bulgularda, özel hastaneye başvuran hastaların sağlıkta dönüşüm programından memnun olup olmadıkları, yenilikleri başarılı bulup bulmadıklarına ilişkin memnuniyet düzeylerinin çok yüksek olduğunu değerlendirdikleri görülmüştür. Memnuniyet düzeylerini kontrol eden sorulara verdikleri cevaplar incelendiğinde ise; Özel hastaneye başvuran hastaların, her ne kadar memnun olsalar da bazılarının sağlıkta dönüşüm programı yeniliklerinin bir kısmından memnun olmadıkları saptanmıştır.122Uygulanan ankette hastaların muayene katkı payı ve ilaca ödenen katkı payından memnun olmadıkları görülmüştür. Bunun nedeni ise; katkı payı ile ilgili yeterli bilgiye sahip olmamalarındandır. Buna rağmen özel hastaneye başvuran hasta sayısının fazla olduğu görülmektedir.Yapılan çalışmanın sonuç ve önerilerinin ortaya konulduğu son bölümünde, hastaların sağlıkta dönüşüm programı ile memnuniyet düzeylerine yönelik yapılması gerekenler ve yapılmaması gerekenleri en aza indirecek öneri ve çözüm yolları tartışılmıştır.Anahtar Kelimeler1- Sağlık Politikaları2- Sağlıkta Dönüşüm Programı3- Hasta Memnuniyeti4- Sağlıkta Dönüşüm Programı Reformları5- Hastaların Memnuniyet DüzeyiMaster Thesis Bölgesel kalkınma ajanslarının bölgelerin ekonomilerine katkıları: Panel veri uygulaması(2014) Künye, Neslihan; Cılasun, Seyit Mümin; Department of BusinessGünümüzde gelişmiş ülkeler küreselleşme olgusunun beraberinde getirdiği değişimin etkisiyle tüm ülkeyi kapsayan ulusal kalkınma politikalarını terk ederek bölgesel kalkınma politikalarına yönelmişlerdir. Bu politika araçlarından biri olan Bölgesel Kalkınma Ajansı (BKA) kavramı ile, Türkiye, ilk olarak AB'ye uyum sürecinde tanışmıştır. BKA'ların temel amacı, çeşitli hizmetler vererek bölgedeki ekonomiyi canlandırmak, bölgesel yatırımları artırmak, yerel dinamikleri harekete geçirerek bölge halkının kalkınmaya katılımını sağlamaktır. Bu çalışmanın amacı, Türkiye'deki kalkınma ajanslarının ilgili bölgelerin ekonomilerine katkısının olup olmadığını araştırmaktır. Çalışmada 2004-2012 yıllarına ilişkin veriler kullanılarak, kalkınma ajanslarının Gayrı Safi Katma Değer'e (GSKD) etkisi, eğitim, dış ticaret ve sermaye yoğunluğu gibi etmenler de kontrol edilerek panel veri yöntemi ile incelenmiştir. Amprik sonuçlar, kalkınma ajanslarının ilgili bölgelerin ekonomisine önemli katkılar sağladığını göstermiştir. Bu da kalkınma ajanslarının ilgili bölgelerde başarılı olmasında, yöre ve bölgelerin kalkınmasında karar verme sürecinin merkezden değil de aşağıdan yukarıya doğru şekillenmesinin önemli olduğu söylenmelidir. Çalışmada ayrıca dış ticaretin GSKD'i olumlu etkilediği sermaye yoğunluğunun ise GSKD'e bir etkisi olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Anahtar Kelimeler: Bölgesel Kalkınma, Bölgesel Kalkınma Politikaları, Kalkınma Ajansları, Panel Veri, Türkiye.Article Citation Count: 8A cross-sectional analysis of income, consumption and saving behavior of Turkish household(Bilgesel Yayincilik San & Tic Ltd, 2009) Cilasun, Seyit Muemin; Kirdar, Murat Gueray; Department of BusinessA cross-sectional analysis of income, consumption and saving behavior of Turkish household This paper investigates the age profiles of income, consumption and saving of Turkish households, compares them to the profiles reported for various developing and developed countries, and evaluates the results within a life-cycle theory framework. These life-cycle profiles are constructed for separate income quartiles and education groups as well as for the whole population. It is crucial to understand the consumption and saving behavior of different income groups in Turkey due to the high level of income inequality. As current income could be affected by temporary income shocks, we use educational attainment level as an instrument for permanent income in analyzing the relationship between income and consumption/saving. Furthermore, the age profiles presented in this study provide us information as to how savings may evolve in the future as a result of changing demographic conditions. In the second part of the study, cross-section profiles of income, consumption, and saving from 2002 to 2006 are compared to see how these profiles have evolved over time.Conference Object Citation Count: 18Determinants of entry in Turkish manufacturing industries(Springer, 2006) Gunalp, Burak; Cilasun, Seyit Mumin; Department of BusinessThe entry of new firms into markets plays an important role in efficient resource allocation and evolution for long term economic growth. Employing dynamic panel data techniques, this paper investigates entry behavior in 66 four-digit Turkish manufacturing industries for the 1993-1999 period. The results of this paper suggest that potential entrants observe the market before the entry takes place; entry is, in general, a follow-up process; and incumbent firms seem to collude to prevent entry in Turkish manufacturing industries. In addition, the real interest rate appears to be a very important determinant of entry decision.Article Citation Count: 2DO R&D expenditures matter for labor productivity in oecd countries? An unresolved question(2013) Erdil, Erkan; Cılasun, Seyit Mümin; Eruygur, Ayşegül; Department of BusinessÇalışmanın amacı, 22 OECD ülkesi için 1991 2003 dönemi verilerinikullanarak araştırma geliştirme harcamaları ile işgücü verimliliği arasındakiilişkiyi panel veri yöntemleri kullanarak incelemektir. Bu amaçla, fiziki sermeye, bilgi sermayesi, beşeri sermaye ve emekten oluşan bir Cobb-Douglas tipi üretimfonksiyonu tahmin edilmiştir. Bu değişkenlere ilave olarak dış ticaret hacmi veARGE yayılımı kontrol değişkenlerinin eklendiği tahmin sonuçlarına göreişgücü verimliliği ile ARGE arasında pozitif bir uzun dönem esnekliği vardır. Busonuç, işgücü ve sermaye yoğunluğu değişkenlerinin dışarıda bırakıldığıalternatif bir model için de geçerlidir. Dışa açıklığı yansıtan dış ticaret hacmideğişkeni de bu modelde istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur.Article Citation Count: 3Durable and nondurable consumption, health and education expenditures over the life-cycle in Turkey(2015) Cılasun, Seyit Mümin; Kırdar, Murat Güray; Department of BusinessBu çalışmanın amacı 2003 Hanehalkı Bütçe Anketini kullanarak Türkiyede hanehalklarının tüketimlerininve tüketimin bileşenlerinin yaşam döngüsü profillerinin incelenmesidir. Çalışmanın temel bulguları şunlardır:Yaşam döngüsü modelinin savunduğunun aksine Türkiyede tüketim gelirle beraber hareket etmektedir, ancakeşdeğer hane büyüklüğüne göre çizilen tüketim profilleri çok daha yataydır. Her ne kadar bu sonuç yaşam döngüsümodelini destekler nitelikteyse de halen bazı yaşam döngüsü dinamikleri gözlenmektedir. Diğer önemli sonuçlarise şunlardır: i) Gelişmiş ülkelerdeki bulunan sonuçların aksine Türkiyedeki hanehalklarının dayanıklı mallarailişkin tüketim profilleri çok daha geç yaşlarda en yüksek noktasına ulaşmaktadır. ii) Cepten sağlık harcamaları,büyük ihtimalle Türkiyedeki kapsamlı sosyal güvenlik sistemi sayesinde, yaşam döngüsü boyunca sabit bir seyirizlemektedir. iii) Hanehalkı reisinin eğitim seviyesine göre türetilen eğitim harcamaları profillerine bakıldığındaeğitim grupları arasında büyük farklılıklar gözlenmektedir. Bu da az eğitimli ailelerin çocuklarının düşük beşerisermaye tuzağında kalmalarına yol açabilmektedir.Article Citation Count: 1The Effects of Labor Market Reforms on the Labor Market Transitions: Evidence from Turkey*(2016) Acar, Elif Öznur; Günalp, Burak; Cilasun, Seyit Mümin; Department of BusinessBu makalede, işgücü piyasası reformlarının işgücü piyasası performansını belirlemedeki rolünün Gelir ve Yaşam Koşulları Anketi'nin 2006-2010 panel verisi kullanılarak incelenmesi amaçlanmaktadır. Bu doğrultuda, istihdam, işsizlik ve işgücü dışında olma şeklindeki üç farklı işgücü piyasası durumu arasında bireylerin Markov geçiş olasılıkları hesaplanmaktadır. Sonuçlar, 2008 krizi ertesinde uygulmaya koyulan iyileştirici işgücü piyasası politika ve uygulamalarının krizin Türkiye işgücü piyasası üzerindeki olumsuz etkisini hafifletmede rol oynadığına işaret etmektedir. Bu sonuç özellikle hedeflenen genç ve kadınların oluşturduğu dezavantajlı gruplar için çok daha net bir şekilde ortaya çıkmaktadır.Article Citation Count: 19An empirical analysis of household education expenditures in Turkey(Pergamon-elsevier Science Ltd, 2016) Acar, Elif Oznur; Gunalp, Burak; Cilasun, Seyit Mumin; Department of BusinessUsing Turkish Household Budget Surveys from 2003, 2007 and 2012, this paper investigates the determinants of household education expenditures within an Engel curve framework. In particular, we estimate Tobit regressions of real educational expenditures by income groups using a number of household characteristics (i.e. rural residence, employment status, age, educational attainment of the household head, household size, share of female students and primary school students in the household, and total number of students in the household) to examine if and to what extent the determinants of educational expenditures differ by income groups; income elasticities of educational spending evolves over time; and children from middle-class and poor families can benefit enough from educational opportunities. The estimated expenditure elasticities have lower values for the top- and the bottom income quartiles while they have larger values for the middle-income quartiles. The results also show that for all income groups the expenditure elasticity of education increases over time, indicating that Turkish households allocates greater share of their budgets to education expenditures. (C) 2016 Elsevier Ltd. All rights reserved.Article Citation Count: 1An Empirical Analysis of the Average Plant Start-Up Size in Turkish Manufacturing Industries(Springer, 2012) Cilasun, Seyit Mumin; Gunalp, Burak; Department of BusinessMany studies have found start-up size of a firm to be an important determinant of its subsequent performance and probability of survival. The aim of this study is to investigate the determinants of average plant start-up size in 51 four-digit Turkish manufacturing industries for the period 1993-1999. The results of the study suggest that while industry characteristics such as industry growth rate and capital intensity have a positive impact on the average plant start-up size, industrial concentration, import penetration, and the change in research and development expenditures are negatively associated with the same variable. In addition, the macroeconomic environment is also an important determinant of the choice of plant start-up size. Finally, we find evidence that may indicate 'following' (herd) behavior in Turkish manufacturing industries.Article Citation Count: 4Household Structure and Household Income and its Components over the Life-Cycle in Turkey(Bilgesel Yayincilik San & Tic Ltd, 2013) Cilasun, Seyit Mumin; Kirdar, Murat Guray; Department of BusinessIn this study, using the 2003 Turkish Household Budget Survey, we investigate the life-cycle profiles of household income and its components by educational attainment, compare these profiles with those reported for various developed and developing countries, and interpret our findings within the life-cycle framework. A key aspect of our analysis is that we examine the link between household structure and household income over the life-cycle. The main finding of the study is that household income profiles conditional on educational attainment in Turkey are non-decreasing and quite flat over the life-cycle. This is in stark contrast to the hump-shaped household income profiles reported for developed countries. There are three main reasons for this fact in Turkey: i) multiple families live together in the same household, especially when the household head is very young or old, and many single adult children who are employed live in their parents' households. In other words, household formation helps to smooth income. ii) Many household heads are still employed at end of their life-cycle, especially among the less-educated. iii) Pension income levels, for those who are qualified for them, are relatively high compared to other components of income.Master Thesis OECD ülkelerinde genişbant internet talebi: Panel veri uygulaması(2012) Küçüker, Mustafa Can; Cılasun, Seyit Mümin; Economics; Department of BusinessBilgiye erişimin ve bu bilginin etkin kullanımının ülkelere rekabet avantajı sağladığı günümüz iktisadi koşullarında geniş bant internet hizmeti en önemli altyapı unsurlarından biridir. Bu bağlamda, bu çalışmada OECD ülkelerindeki geniş bant internet talebinin panel veri ve yatay kesit analizleri ile 2006, 2008 ve 2010 yılları için kişi başına düşen gelir, ortalama internet fiyatları, ortalama internet hızları, megabit başına düşen ortalama fiyatlar, ülkelerin sahip oldukları genç nüfus oranları ve genişbant internet teknolojilerinin kullanıldığı yıl sayılarından oluşan bir veri seti kullanılarak incelenmesi amaçlanmıştır.Ampirik sonuçlar, ülkelerdeki kişi başına düşen gelirin, ortalama internet hızının ve genişbant teknolojisinin kullanıldığı yıl sayısının; genişbant internet talebini etkileyen önemli faktörler olduğunu göstermiştir. Genç nüfus oranı talebi etkileyen bir faktör değilken, fiyat etkisi zaman içinde azalmıştır. Çalışma sonucunda genişbant internetinin günümüzde kullanımı zorunlu olan mal ve hizmetler içerisinde yer aldığı tespit edilmiştir.Master Thesis Özel hastanelerde çalışan hekimlerin tıbbi müdahale ve tedavide malpraktisten doğan hukuki ve cezai sorumluluklarına ilişkin farkındalık düzeylerinin ölçümü: Ankara ili özel hastaneler uygulaması(2012) Dedeoğlu, Ayşegül Karaca; Cilasun, Seyit Mümin; Department of BusinessBu çalışmada özel hastanede çalışan hekimlerin tıbbi müdahale ve tedavide malpraktisten doğan hukuki ve cezai sorumluluklarına ilişkin farkındalık düzeyleri incelenmiştir. Hekimlerin hukuki ve cezai sorumluluklarının farkındalığının yüksek düzeyde olması ve tıbbi müdahaleyi hukuka uygun bir şekilde gerçekleştirmeleri hasta haklarının gelişmesi açısından önemlidir. Hastanın, modern tıbbın standartlarına uygun bir şekilde, kendisine yapılan her türlü tıbbi müdahale konusunda aydınlatılması ve rızasının alınması tıbbi müdahaleyi hukuka uygun hale getireceği gibi, hastanın kendi geleceğini belirleme hakkını elinde tutması da onurlu ve haysiyetli bir yaşam hakkının gereğidir.Hekimlerin hukuki ve cezai sorumluluklarının farkındalığının yüksek olması ve hukuka uygun tıbbi müdahale ve tedavi gerçekleştirmesinin özel hastanede çalışan hekimlere sağlayacağı en temel fayda, hekimlerin malpraktisten dolayı zarar görecek hastaya ve yakınlarına yüksek miktarda tazminat ödemek zorunda kalmamaları ve haklarında ceza kararı çıkmamasıdır. Diğer taraftan hekimlerin hukuki ve cezai sorumluluklarının farkındalığının yüksek düzeyde olmasının, hekimlerin yargılanma endişesini azaltacağı ve defansif tıp denilen davranış şeklinin yaratacağı her türlü zararı da bertaraf edeceği düşünülmektedir.Bu çalışmada literatür ve mevzuat araştırması yapılmış, araştırmanın uygulama kısmında ise Ankara ilinde sağlık hizmeti veren 5 özel hastanede çalışan 255 hekime anket uygulanmış ve tıbbi müdahale ve tedaviden kaynaklanan malpraktisin doğurduğu hukuki ve cezai sorumluluklara ilişkin hekimlerin farkındalık düzeyleri incelenmiştir.Anket çalışmasında özel hastanede çalışan hekimlerin hukuki ve cezai sorumluluğuna ilişkin eğitim alıp almadıklarını, eğitim alanların eğitimi yeterli bulup bulmadığını ve bu bağlamda hukuki ve cezai sorumluluklarının ne düzeyde farkında olduklarını kendilerinin belirlemeleri istenmiştir. Kontrol soruları ile belirledikleri farkındalık düzeyinin hukuka uygunluğu ölçülmüştür.Yapılan ankette elde edilen bulgularda, özel hastanede çalışan hekimlerin büyük çoğunluğunun hukuki ve cezai sorumluluklarına ilişkin yeterli eğitim almadıkları, eğitim alanların büyük çoğunluğunun aldıkları eğitimi yetersiz gördükleri saptanmış; ancak eğitim almadıklarını veya aldıkları eğitimi yetersiz gördüklerini belirten hekimlerin hukuki ve cezai sorumluluklarına ilişkin farkındalık düzeylerinin yeterli olduğunu değerlendirdikleri görülmüştür. Yeterlilik düzeylerini kontrol eden sorulara verdikleri cevaplar incelendiğinde ise, özel hastanede çalışan hekimlerin, her ne kadar kendilerini yeterli düzeyde bilgili ve eğitimli olarak değerlendirseler de, hukuki ve cezai sorumlulukları konusunda aslında yeterli derecede bilgili ve eğitimli olmadıkları saptanmıştır.Uygulanan ankette hekimlerin tıbbi müdahale ve tedaviden doğan malpraktis karşısındaki tutum ve davranışlarının, genellikle, yapılan tıbbi hatayı hasta veya yakınlarından saklamak olduğu görülmüştür. Yapılan tıbbi hatayı saklamanın en temel nedeni ise hastaların tıbbi hatayı öğrendiğinde hekimler aleyhine dava açma eğilimin artacağını düşünmeleridir. Hekimler, çoğunlukla açılan davaların haksız yere açıldığını ve motivasyonlarını düşürdüğünü, aleyhlerine dava açılma endişesinin sunulan sağlık hizmetinin kalitesini azalttığını belirtmişlerdir. Hekimlere göre tıbbi müdahale ve tedaviden doğan malpraktisin en temel nedeni ise çok sayıda hasta bakımıdır.Yapılan çalışmanın sonuç ve önerilerin ortaya konulduğu son bölümünde, olan kısmında hekimlerin tıbbi müdahale ve tedaviden doğan malpraktiste ilişkin hukuki ve cezai sorumluluklarının farkındalık düzeylerini nasıl arttırabileceklerini ve malpraktisi en aza indirecek öneri ve çözüm yolları tartışılmıştır.Anahtar Kelimeler: Tıbbi Müdahale, Malpraktis, Hekimlerin Hukuki Sorumluluğu, Hekimlerin Cezai Sorumluluğu Hekimlerin FarkındalığıArticle Citation Count: 3The relationship between different price indexes: A set of evidence from inflation targeting countries(IOS Press, 2006) Akdi,Y.; Berument,H.; Cilasun,S.M.; Olgun,H.; Department of BusinessThe possible long-run relationships between the Consumer Price Index and the Wholesale Price Index are analyzed for three inflation targeting countries - Canada, Sweden and the UK - using three different statistical techniques. The Engle-Granger test finds cointegration only for Sweden. The Johansen's test and the model-free and seasonality robust periodogram based test conclusively show that the two price indexes are not cointegrated in the three countries included in the sample. Hence, the values of these indexes may consistently diverge over time. However, the two price indexes move together in the short run. These findings have some implications for the success of inflation targeting monetary policies. © 2006 - IOS Press and the authors. All rights reserved.Article Citation Count: 13The relationship between different price indices: Evidence from Turkey(Elsevier, 2006) Akdi, Y; Berument, H; Cilasun, SM; Department of BusinessA possible relationship between the Consumer Price Index and the Wholesale Price Index has been analyzed for long and short-run relationships. Conventional Engle and Granger [Estimation Test Econ. 55(1987) 2251-276] and Johansen's [J. Econ. Dyn. Control 12 (1988) 231-254] cointegration tests give mixed evidence for a possible long-run relationship between those two series. The model-free and seasonally robust peri odogram-based test fails to reject the null of no-cointegration relationship. However, these two series move together in the short run. (c) 2005 Elsevier B.V. All rights reserved.Article Citation Count: 4Revisiting the finance-growth nexus: the Turkish case, 1980-2010(Routledge Journals, Taylor & Francis Ltd, 2017) Ismihan, Mustafa; Dincergok, Burcu; Cilasun, Seyit Mumin; Business; Department of BusinessIn Turkey, the empirical results on the link between financial development and economic growth are mixed. The existing studies do not take into account the fact that Turkey has experienced endemic political and economic instabilities over extended periods. This study aims to analyse the role of macroeconomic instability and public borrowing on the finance-growth nexus in Turkey by using time series econometric techniques over the 1980-2010 period. In doing so, we attempt to extend the existing literature by taking into account the role of macroeconomic instability as well as public borrowing. Our results reveal that there are additional - albeit indirect - channels between finance and growth via the effects of macro instability and public borrowing on financial development and economic growth. After taking into account the effects of overall instability and public borrowing, we found that growth-financial development relationship is bidirectional and permanent. In other words, in Turkish case, economic growth and financial development are jointly determined. Thus, our results shed some light on the ambiguity of the evidence on the link between financial development and economic growth for Turkey.Article Citation Count: 2Social and Economic Indicators of Household Income in Turkey: Does Ethnicity Matter?(Springer, 2018) Toros, Emre; Cilasun, Seyit; Toros, Aykut; Department of Public Administration and Political Science; Department of BusinessIn Turkey, the GDP per capita of eastern regions, where the Kurdish population is dense, is significantly lower than that of the rest of the country. The aim of this paper is to provide a quantitative analysis to investigate the contribution of household characteristics and regional disparities on racial/ethnic inequalities in household income, particularly across Turks and Kurds. Based on the results of regression-based decomposition analyses, there exist significant income differences between Turks and Kurds. However, this difference significantly diminishes if the household head is working. It is also observed that the household income increases with education, while decreases with migration and being settled in economically disadvantaged regions. Results also indicate that differential returns to Turks and Kurds on observable characteristics are lower in higher income quintiles