Büyüyen Doğu-Batı rekabeti bağlamında Türkiye'nin Afrika dış politikası: Yumuşak güç diplomasisinin analizi (2005-2021)

dc.contributor.advisorOrhan, Duygu Dersan
dc.contributor.authorMısırlı, Hüsnü
dc.contributor.otherInternational Relations
dc.date.accessioned2024-07-07T12:49:59Z
dc.date.available2024-07-07T12:49:59Z
dc.date.issued2021
dc.departmentSosyal Bilimler Enstitüsü / Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı / Uluslararası İlişkiler Bilim Dalı
dc.description.abstractSömürgeleşme süreci sona ermesine rağmen, Afrika kıtasındaki uluslararası rekabetin diğer aktörler tarafından modern yöntem ve araçlarla sürdürüldüğü görülmektedir. Üstelik, Avrupa devletlerinin kurmuş oldukları düzen, bölgeden çıktıklarında Afrika toplumunun gerçekleriyle örtüşmemiş ve uzun yıllar kalkınmasının önündeki en büyük engellerden biri olmuştur. Afrika toplumlarının sosyal yapısına uymayan zorlama sınırlar, bir yandan anlaşmazlıklara ve etnik çatışmalara neden olurken, diğer yandan da yeni kurulan ülkelerin ticaretine, ulaşımına ve ekonomilerine zarar vermiştir. Kaçınılmaz olarak, şiddet ve güvensizlik ortamı devlet kurumlarını zayıflatmış ve Afrika ülkelerinin siyasi ve ekonomik ilerlemesini engellemiştir. Ne yazık ki, kıtadaki küresel rekabeti devralan yeni aktörlerde kıta ülkeleriyle ilişkilerinde mevcut düzeni korumak için kendilerini konumlandırmanın haricinde bölgenin sosyal ve ekonomik kalkınmasına herhangi bir katkıda bulunmamışlardır. Türk dış politika anlayışı ile ilgili olarak; Sovyetler Birliğinin 1991 yılında dağılması Amerika Birleşik Devletleri'nin yeni dünya düzeninin tek süper gücü olarak ortaya çıkmasına ve uluslararası sistemin tek kutuplu bir yapıya dönüşmesine neden olmuştur. Bu kapsamda, yeni dünya düzeninin değişen dinamikleri nedeniyle, soğuk savaş döneminin ardından iki kutuplu yapının son bulması Türkiye için de yeni fırsatlar ve ortaklıklar bağlamında bir manifesto niteliğinde olmuştur. Kuşkusuz Türkiye, başlangıçta Afrika'ya açılma politikası kapsamında tarihsel bağlarını ve kültürel benzerliklerini kullanarak olumlu bir atmosfer yaratma avantajına sahip olmuş ve ayrıca 2005'te Afrika'ya açılma girişiminin tezahürü, yumuşak güç diplomasisinin kıtanın bazı bölgelerinde uygulanmasına ivme kazandırmıştır. Ancak, uygulanan dış politika öncelikleri Türkiye açısından hem fırsatlar sunmuş hem de zorluklara neden olmuştur.
dc.description.abstractDespite the end of the colonization process, it appears that the international competition is being continued on the African continent by the other actors with modern methods and means. In addition, the established order by the European states would not match the realities of African society when they left the region and would be one of the biggest obstacles to its development for many years. While the enforced borders that do not match the social structure of African societies caused disagreements and ethnic conflicts, on the one hand, they damaged the trade, transportation, and economies of the newly established countries on the other. Inevitably, the atmosphere of violence and insecurity caused to weaken state institutions and hindered the political and economic progress of African countries. Unfortunately, the new actors who took over the global competition in the continent did not also contribute to the social and economic development of the region, rather than positioning themselves to preserve the current order in their relations with the continental countries. In the case of Turkish foreign policy conception; the disintegration of the Soviet Union in 1991 led to the emergence of the United States as a sole superpower in the new world order and the transformation of the international system into a unipolar structure. In this context, because of the changing dynamics of the new international order, the termination of the bipolarity by the end of the Cold War period was a manifestation of new opportunities and partnerships for Turkey as well. Admittedly, Turkey had the advantage to create a positive atmosphere to apply its historical ties and cultural similarities for the opening to Africa policy in the beginning, and also the manifestation of opening to Africa initiative in 2005 gave momentum for the implementation of soft power diplomacy in some parts of the region. However, the applied foreign policy priorities have provided both opportunities, and also challenges for Turkey.en
dc.identifier.endpage165
dc.identifier.startpage0
dc.identifier.urihttps://hdl.handle.net/20.500.14411/5523
dc.identifier.yoktezid705562
dc.institutionauthorOrhan, Duygu Dersan
dc.language.isoen
dc.subjectUluslararası İlişkiler
dc.subjectAfrika ülkeleri
dc.subjectDoğu-Batı ilişkileri
dc.subjectDoğu-Batı sorunu
dc.subjectSomali
dc.subjectInternational Relationsen_US
dc.subjectAfrican countriesen_US
dc.subjectTürk dış politikası
dc.subjectEast-West relationsen_US
dc.subjectTürkiye
dc.subjectEast-West problemen_US
dc.subjectSomaliaen_US
dc.subjectUluslararası ilişkiler
dc.subjectTurkish foreign policyen_US
dc.subjectTürkiyeen_US
dc.subjectUluslararası politika
dc.subjectInternational relationsen_US
dc.subjectUluslararası rekabet
dc.subjectInternational policyen_US
dc.subjectInternational competitionen_US
dc.subjectYumuşak güç
dc.subjectSoft poweren_US
dc.titleBüyüyen Doğu-Batı rekabeti bağlamında Türkiye'nin Afrika dış politikası: Yumuşak güç diplomasisinin analizi (2005-2021)
dc.titleTurkey's foreign policy in Africa within the context of growing East-West rivalry: An analysis of soft power diplomacy (2005-2021)en_US
dc.typeMaster Thesis
dspace.entity.typePublication
relation.isAuthorOfPublication09bc8947-1e4f-4de6-b2a1-d6e5a5d128fa
relation.isAuthorOfPublication.latestForDiscovery09bc8947-1e4f-4de6-b2a1-d6e5a5d128fa
relation.isOrgUnitOfPublicationb3c782da-f24f-4fb9-9868-3cc3f1f9f736
relation.isOrgUnitOfPublication.latestForDiscoveryb3c782da-f24f-4fb9-9868-3cc3f1f9f736

Files

Original bundle

Now showing 1 - 1 of 1
Loading...
Thumbnail Image
Name:
705562 Turkey's foreign policy in Africa within the context.pdf
Size:
9.57 MB
Format:
Adobe Portable Document Format