1. Home
  2. Browse by Author

Browsing by Author "Barato, Rahma Amar"

Filter results by typing the first few letters
Now showing 1 - 1 of 1
  • Results Per Page
  • Sort Options
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Master Thesis
    Kureishi'nin the Buddha of Suburbia Ve Hamid'in the Reluctant Fundamentalist Adlı Eserlerinde Melez Kimlikler
    (2021) Barato, Rahma Amar; Aras, Gökşen; Department of English Language and Literature; Department of English Language and Literature; 17. Graduate School of Social Sciences; 02. School of Arts and Sciences; 01. Atılım University
    Bu tez, The Buddha of Suburbia (1990) ve The Reluctant Fundamentalist (2007) adlı romanlarda, yirminci ve yirmi birinci yüzyılda göçmen olarak kabul edilen, iki kahraman Kerim ve Changez'i, incelemektedir. Çalışma, Homi Bhabha, Søren Frank, Stuart Hall ve diğer önemli yazarlar tarafından tartışılan melezlik teorisini kullanarak, iki kahramanın; ev sahibi kültürlerdeki yolculuklarında göçmen olarak değişimlerini incelemektedir; Karim için melez bir vatandaş olarak ev sahibi olan ülke İngiltere'dir; Pakistanlı Changez'in ise melez bir vatandaş olarak ona ev sahibi olan ülke Amerika'dır. Dahası, her iki romandaki kadın karakterler; Jamila, Elanor ve diğer karakterler, Karim ve Changez'in hayatında önemli bir rol oynar. The Buddha of Suburbia'nın anlatıcısı, Karim, bir yeniyetmeden yirmi yaşındaki bir yetişkin olurken, farklı kimlik değişimlerinden geçer. Romanın başında, kendisini neredeyse bir İngiliz olarak tanımlar; sadece siyah tenli, koyu saçlı bir İngiliz vatandaşıdır, bu garip kan karışımı onun üçüncü alanını oluşturur. Karim aidiyet ve ait olmama duygusuna sıkışıp kalmış, Hint görünümü, geleneği ve yemekleri ve İngiliz toplumuna kabul olma arzusuyla melez bir alanda, ara yerde yaşamaktadır. Öte yandan, The Reluctant Fundamentalist'in kahramanı Changez, Karim'e benzemektedir. Roman bir günde anlatılsa da, okuyucu Changez'in karakterini ve yaşadığı değişiklikleri anıları üzerinden görebilmektedir. Bir göçmen olarak Changez farklı biçimlerde acı çeker; bir tarafta kişisel düzeyde cinsel bir sorundan, diğer tarafta ise esasen 11 Eylül saldırılarından sonra toplumsal ve siyasal düzeyde arada kalmışlık, ırkçılık ve ayrımcılıkla mücadele eder. Bu çalışma, göçmenlerin ve ailelerinin ev sahibi ülkelerde yaşarken karşılaştıkları zorlukları tasvir etmektedir. Göçmen karakterler, her iki şekilde de karşılaştıkları durumla başa çıkarlar; acı çekerek ve acı verici bir deneyim yaşayarak veya deneyimi üretken bir deneyim olarak kabul ederek; her iki deneyimde de, göçmen kimliği tamamen değişmektedir.