Yıldırım, Nilgün EliküçükArachchıge, Pıyumı Isurındı WalatharaEnergy Systems Engineering2024-10-062024-10-062024https://hdl.handle.net/20.500.14411/10171'İki uluslararası rejim' çağında, bir yandan göreceli olarak kendi kendine yeten ve sınırları eşit derecede nüfuz edilen ve müdahaleci olan açık sistemlerin bir arada var olması, küresel yönetişimin zorlukları giderek daha karmaşık hale geliyor. Dolayısıyla bu araştırmanın amacı daha da ileri gitmek ve bu düzenler arasındaki karmaşık dinamikleri ortaya çıkarmak için daha derine inmek ve şu anda Sri Lanka bağlamında muazzam bir siyasi dönüşüm geçirmekte olan bir sistemde bunların nasıl birbirine bağlandığını görmektir. Güç yapısının değişen yüzü, mevcut Sri Lanka hükümetinin birçok güç alanında sağlam dayanaklar oluşturmayı mümkün kılan küresel bir süper güç olan Çin'in yükselişiyle tanımlanıyor. Bu etkinin kısmen rakibin kararını etkileyen öznel siyasi faktörlerin yanı sıra ortak ülkenin karşı karşıya olduğu pragmatik ekonomik sorunlardan kaynaklandığı neredeyse kesindir. Ancak bunun yansımaları sadece ülke içindeki demokrasinin gidişatını etkileyecek bir konu değil. Pragmatik modeliyle otoriter Çin örneği, Sri Lanka'da demokrasinin liberalizmden daha iyi olduğunu düşünen siyasi kesimler için çok önemli bir etken ve ilham kaynağı. Bu araştırma, Çin'in küresel yönetişim alanında artan nüfuzunun Sri Lanka'nın demokratik düzenine nasıl zarar verdiğini araştırmayı amaçlıyor. Bu, Sri Lanka'nın stratejik ve ulusal çıkarlar gereği Çin ile bağlar kurmasına rağmen bunun ülkenin demokratik kurumları açısından öngörülemeyen sonuçlar doğurmayacağı anlamına geliyor. Bu araştırmanın amacı, öğrenme, taklit, hem geleneksel hem de yeni hegemonik güçlerin kendi rejimlerini ilerletmek için giriştikleri girişimler gibi faktörleri kapsayan bu çok yönlü mekanizmayı detaylı bir şekilde ortaya çıkarmaktır. Çin'le derin ilişkilerin gelişmesi, diğer dış etkilerin akışını dengelemede stratejik bir seçim görevi görecek. Bu politika, ilişkiyi, ekonomik kötü yönetimden otoriterliği desteklemeye kadar değişikliklere tabi olan, Çin kalkınma modeliyle aynı görüşü öne süren karmaşık ve bazen çelişkili bir ilişkiye dönüştürüyor. Bu çalışma, özellikle Sri Lanka'da Çin etkisi ile liberal demokrasiye meydan okuma arasındaki henüz yeterince araştırılmamış sorunlara ışık tutarak literatürdeki mevcut bilgi boşluğunu doldurmayı amaçlamaktadır. Ampirik araştırma ve teorik analiz tekniklerini dikkatli bir şekilde uygulayarak, bu ileri konular hakkındaki akademik araştırmalara değerli bir katkı sağlar.In the era of 'two international regimes', co-existence of the open systems that, on the one hand, are relatively self-contained, and whose borders are equally penetrated and intrusive, the challenges of global governance become increasingly complex. The aim of this research is thus to go further and dig deeper to unearth the complex dynamics between these orders and see how they interconnect in a system that is, currently, going through a tremendous political transformation in the Sri Lankan context. The changing face of the power structure is defined by the rise in China, a global superpower whose reach has made it possible to establish firm footholds within many spheres of power of the current Sri Lankan government. It is almost certain that this influence is partly owing to the subjective political factors that influence the opponent's decision as well as the pragmatic economic issues facing the partner country. Nonetheless, the repercussions are not only a matter that is bound to affect the path of democracy within the country. The case of China, authoritarian with pragmatic model, is a very significant factor for and inspiration to those political fractions in Sri Lanka that think democratism is better than liberalism. This research intends to investigate how China's rising grip in the sphere of global governance is playing out to the detriment of the democratic order of Sri Lanka. It implies that, though Sri Lanka builds ties with China as a matter of the strategic and national interest, this does not remain without unforeseen consequences for the country's democratic institutions. The objective of this research is to unveil this many faceted mechanism in detail, covering such factors as learning, imitation, and initiatives taken by both traditional and new hegemonic powers in order to achieve promotion of their regimes. The research will do a thorough investigation into the role of China in the field of trade and business, culture, and foreign policy in Sri Lanka. It would show the impact on the 'China model' on the rule of law, economic development, or the structure of government in Sri Lanka. On the other side, we will discuss this rapidly changing scenery which is the source of a great deal of issues to be faced by the country in relation to the protection of the democratic system. This case involves the multidisciplinary approach which combines thoughts from political science, international relations, and area knowledge. It is targeting to provide a holistic overview of the factors that define the democracy in Sri Lanka vis a-vis the changing global governance regime. This study aims to fill the existent knowledge gap in the literature by illuminating the yet inadequately explored problems between the Chinese influence and the challenge to liberal democracy in Sri Lanka in particular. By carefully applying the techniques of empirical investigation and theoretical analysis, it makes a valuable contribution to the academic research about these cutting-edge topics.enUluslararası İlişkilerInternational RelationsÇı̇n öncülüğündekı̇ otorı̇terlı̇k ve lı̇beral krı̇z demokrasi. Sri Lanka örneğı̇China led authoritarianism and the crisis of liberal democracy. Case study of Sri LankaMaster Thesis881546174https://tez.yok.gov.tr/UlusalTezMerkezi/TezGoster?key=usXiZIM9Lp0wk-YzRoaT-4MZfFjTBlOQRieqXqboy1ljlYTRYvWcmuOmhAy9xLn9