Günday, MetinGünday, MetinÇalışkan, EbruLaw2024-07-072024-07-072016https://hdl.handle.net/20.500.14411/4909İmar Hukukunun gelişimini incelediğimizde, sağlıklı, dengeli ve daha yaşanabilir bir kent olgusu yaratma amaçlandığı görülmektedir. Ancak yürürlüğe giren yasalar sorunların çözümünde yeterli olmamıştır. İmar kurallarına aykırı, insanların huzur ve güvenliğini hatta yaşamını tehdit eden yapılaşmalar mevcuttur. Köyden kente göç olgusu nedeniyle, imara aykırı yapıların ortaya çıktığı ve bunların azımsanmayacak kadar çok olduğu da bilinen bir gerçektir. İmar belli bir düzen kurmayı hedefler. Yaşamın her alanında olduğu gibi imar alanında da çeşitli ve dağınık olan faaliyetlerin belli bir düzene konulması gereği bulunmaktadır. Aksi halde yerleşmeleri keyfi ve düzensiz olacağından, çarpık ve sağlıksız bir kentleşme yaratılarak kamu düzeni, kamu sağlığı, tehlikeye girer. Bu nedenle imar faaliyetlerinin hukuk kuralların atabitutulması gereği ortaya çıkmıştır. İmar mevzuatımıza göre tüm yapılar bir düzene bir kurala bağlanmıştır.3194 sayılı İmar Kanunu'nun 21. Maddesinde tüm yapıların ruhsata tabi olduğu belirtilmiştir. Bunedenle kamu idaresinin bilgisi ve izni haricinde yapı yapılması olanağı bulunmamaktadır. İmar mevzuatına aykırı yapı sorunu; ekonomik, sosyal, siyasal ve hukuki boyutları ile ele alınıpayrıntılı bir şekilde ele alınıpayrıntılı birşekilde tahlil edilmesi gereken bir meseledir.Biz bu çalışmada imar mevzuatına uygun olarak yapılacak yapı kurallarını inceleyeceğiz. Yapının her aşamasında hem imar mevzuatına uygun yapılaşmayı ve hem de hangi sebeplerle imar mevzuatına uygun yapının, nasıl imara aykırı yapı haline dönüştüğünü araştırmış olacağız. Bu çalışmada imar avramı, imar mevzuatına aykırı yapı kavramı, imar hukuku kavramı incelenmiş, imar yaptırımları kavramı, ardından idari yaptırımların türleri ortaya konulmaya çalışılmış, son kısımda da parasal idari yaptırımlar ve uygulanan yaptırımlara karşı yargısal yollar ele alınmıştır.As we look at the historical evolution of the development legislation, it is clear that it has aimed to form healthy, balanced and more liveable city concept. But the acts have not been effective and efficient enough to solve the problems. Unfortunately there are unlawful buildings that threat the safety and security and even the lives of the people. As a result of migration from rural to urban areas, the numerous unlawful buildings have emerged rapidly that could not satisfy the minimum obligatory standarts. Development tries to form a system. It is necessary to form a system containing various and seperate activities in the field of development. If it is not formed, the urbanisation will be unhealthy and this situation jeopardizes the public order and health. Therefore it became apparent that, the development activities must abide with rules of law. According to our development legislation, all the building activities must obey the legislation. 21.Article of Development Act numbered 3194 states that, all the building activities require licensing. Therefore it is not possible to construct a building without the knowledge and consent of the public authority. The problem of existence of the structures that do not abide with the legislation, should be analyzed in detail with the economic, social, political and judicial aspects. In this study, we will analyze the construction rules in harmony with the law. We will discuss all the aspects of the lawful and unlawful structures. In this study, the development concept, unlawful building concept, the historical past of development legislation are discussed. The administrative and financial imposition types are stated. Finally the judicial methods against these impositions are analyzed.trHukukYaptırımlarLawYapı ruhsatlarıSanctionsYapılarConstruction permitsBuildingsİmar hukukuZoning lawİmar Hukukuna aykırı yapılar ve bunlara uygulanan yaptırımlarStructures violated the zoning law and sanctions to be applied to themMaster Thesis4476350121