Başak, CengizKorkmazgöz, İhsanDepartment of International Relations2024-07-082024-07-082010https://hdl.handle.net/20.500.14411/5812Sanayileşmenin artmasına bağlı olarak, 20. yüzyılda olduğu gibi, 21. yüzyılda da dünyanın gelişmiş ekonomilerinin en büyük itici gücünün enerji kaynakları olacağı kesindir. Teknolojik gelişmelerin ışığında, insanoğlunun ihtiyaç önceliklerinin değişerek daha üst seviyelere çıkması, bizleri bu enerji kaynaklarına bir nevi bağımlı duruma getirmiştir. Bu bağlamda, günümüzde enerji elde etmek amacıyla kullanılan kaynaklar arasında petrol ve doğalgazın tüketim açısından diğerlerinden daha öncelikli bir konuma yükseldiği görülmektedir.Sovyetler Birliğinin dağılmasıyla birlikte Kafkas ve Orta Asya Cumhuriyetleri, var olan zenginlikleriyle birlikte bağımsızlıklarını kazanmışlar ve yenidünya sisteminin güç mücadelesine sahne olmuşlardır. Bu güç mücadeleleri içinde Hazar Bölgesi, içerdiği petrol zenginlikleri açısından 21. yüzyılın enerji üretiminin odak noktası olarak görülmektedir.Hazar Bölgesi petrol ve doğalgazının uluslararası piyasaya taşınması için yapılacak boru hatları güzergâhları bağlamında verilmekte olan mücadelenin özünde bölgedeki kaynakların geliştirilmesi ve 21. yüzyılda Batı'nın körfez petrolüne bağımlılığının azaltılması yatmaktadır. Ayrıca, ikmal güvenliğini sağlamada Avrasya'daki enerji kaynakları üzerinde Rusya'nın tekelini kırma da yer almaktadır.Çok farklı rotaların öngörüldüğü stratejiler arasında Batı için esas olan enerji güvenliği, ABD açısından çoklu boru hatları, şirketler için ise güvenli geçiş noktalarının tercih edilmesi iken; Rusya için Sovyetler Birliği dönemi enerji nakil hatlarının revize edilmesiyle birlikte tekrar kullanıma sokulması şeklindedir.Hazar Bölgesinde en önemli kültürel etki ve siyasi güç sahibi ülke Türkiye'dir. Türkiye, Türk Cumhuriyetleri ile olan kültürel ve ekonomik ilişkilerini geliştirmenin kendisine getireceği yararların farkındadır. Bölgedeki kritik gelişmeleri yakından izleme, akılcı çözümler üretme, jeopolitik gücünü yerinde ve zamanında kullanma, orta ve uzun vadeli stratejiler oluşturma gibi beceriler geliştirip, uygulayabilen bir Türkiye'nin etkinliğini Hazar Havzası ülkeleri başta olmak üzere diğer çevre ülkelerinin de yararına olacak şekilde artırması kaçınılmazdır.It is certain that the most driving power of the developed economies of the world in 21 st century will be energy just as it was in the 20th century depending on increase of industry. Change of priorities of mankind to the highest level under the light of the technological developments, has led us to be dependent on energy today somehow. In this context, it is observed that petroleum and natural gas have advanced to a higher priority when compared to other resources used to generate power in terms of consumption.After the collapse of the Soviet Union, the Caucasian and Central Asian countries, with their abundant resources, have gained their independences and experienced the power struggle of the new world order. Among these power struggles, the Caspian Region, with its abundant oil riches, looks like the focal point for energy production in 21 st century.The essence of the struggle on the subject of the route of the pipelines that will carry the Caspian oil and natural gas is the development of the resources of the region and the effort to lessen the West?s dependence on the Gulf oil. Furthermore, the purpose of breaking Russia?s monopoly on the Eurasian energy sources, in order to acquire supply security, is another essential reason for this struggle.Among many strategies that foresee many different routes, the different underlining principles are; energy security for the West, multiple pipelines for the US, secure transition points for the companies. Where as for Russia, the principle is to revise the pipelines of the Soviet Union for reuse.Turkey is the country with the biggest cultural influence and political power in the region. Turkey is aware of the possible benefits she will gain by improving her cultural and economical relations with other Turkish Republics. It is inevitable that Turkey, that can develop and practice capacities like; keeping a close eye on the critical developments in the region, generating smart solutions, using her geopolitical power at the right time and place and developing mid-term and long-term strategies, will increase her effectiveness for the advantage of the countries in the region, particulary for the Caspian countries.trEnerjiUluslararası İlişkilerBoru hatlarıEnerji aktarımıEnerji dağıtım sistemleriEnerji hatlarıEnergyInternational RelationsHazar bölgesiPipelinesEnergy transferHazar-Akdeniz Petrol Taşıma ProjesiEnergy distribution systemsTaşımaEnergy linesCaspian regionTaşıma hatlarıCaspian-Mediterranean Oil Transportation ProjectTransportTürk dış politikasıTransport lineTürkiyeTurkish foreign policyTurkeyUluslararası ilişkilerInternational relationsTürkiye'den geçen ve geçmesi planlanan enerji yolları ve bu enerji yollarının Türk dış politikasına etkileriExisting possible energy supply routes that passes through turkey and their effect on Turkish foreign policyMaster Thesis2491500186