Tekin, KuğuKutlu, TuğbaDepartment of English Language and Literature2024-07-072024-07-072022https://hdl.handle.net/20.500.14411/5076Bu çalışma Andrea Levy'nin Small Island ve Monica Ali'nin Brick Lane adlı romanlarının detaylı bir analizini yaparak göç söyleminin yapı sökümünü amaçlamaktadır. Small Island İkinci Dünya Savaşı sonrası İngiltere'sinde Jamaikalı göçmenlerin durumunu gözler önüne sererken, Brick Lane Bangladeşli Müslüman-Asyalı göçmenlerin durumunu ele almaktadır. Bu iki roman farklı etnik kökenlerden ve kültürlerden insanları konu edinse de göçmenlere yönelik ırkçılık her ikisinde de ortak konudur. Small Island, ırkçılığın çoğunlukla siyah ve beyaz ayrımına dayandığı 1948'lerin savaş sonrası İngiltere'sinde geçmekte, ancak hikâye böyle bir ayrımın bu iki ırk arasında artan etkileşim sebebiyle yapılamayacağını gösterecek şekilde evirilmektedir. Benzer şekilde, Monika Ali'nin Brick Lane romanında ırkçılık İngiltere'de hala vardır ve savaştan yaklaşık elli yıl sonra zirve noktasındadır. Brick Lane'de ırkçılık konusunun değişen göçmenlere yönelik politikalar ile daha karmaşık bir hal almış olduğu görünmekte ve göç söylemi asimilasyon, entegrasyon ve çok kültürlü bir İngiltere'yi içermektedir. Her iki roman ortak nokta olarak ırkçılığı Londra'da farklı zaman süreçlerinde ele aldıklarından, göçmenlerle ilgili incelenen söylem değişen biçimleriyle ırkçılıktır. Bu inceleme kapsamında, göçmenlere yönelik ırkçılık söyleminin metinlere detaylı göndermeler yapılarak ve daha önce yapılan araştırmalara dayanılarak yapı sökümü sağlanmış ve ırkçılığın getirdiği ikili zıtlıklar yerine melezlik fikri sunulmuştur.This study aims to deconstruct the discourse of migration by a detailed analysis of Andrea Levy's Small Island and Monica Ali's Brick Lane. While Small Island portrays the situation of Jamaican immigrants in the post-war Britain, Brick Lane deals with the condition of the Muslim-Asian immigrants from Bangladesh. Although the two novels are concerned with people of different ethnic origins and cultures, racism against immigrants is a common issue in both. Small Island is set in the post-war Britain of 1948 when racism is mostly based on the separation of black and white, yet the story evolves to show how such separation cannot be made due to the growing interaction between the two races. Similarly, in Monica Ali's Brick Lane racism still exists and is at its heights in Britain around 50 years after the War. In Brick Lane, the issue of racism appears to have become more complex with the changing immigration policies and the discourse involves terms such as assimilation, integration, and a multicultural England. As both novels deal with racism as a common point within different time periods in London, the discourse analyzed in connection with immigrants is racism in its varying forms. Within this analysis, the discourse of racism is deconstructed with detailed references to the texts and by relying on previous research, and the idea of hybridity is presented in place of the binary divisions racism causes.enİngiliz Dili ve EdebiyatıEnglish Linguistics and LiteratureAndrea Levy'nin Küçük Ada ve Monica Ali'nin Brick Lane romanlarındaki göç söyleminin yapısökümüDeconstructing Migration Discourse in Andrea Levy's Small Island and Monica Ali's Brick LaneMaster Thesis746578092