ENERJİ ÜRETİMİNDE ARITMA ÇAMURLARININ ÖNEMİ

Abstract

İnsanların sağlıklı ve sosyal bir çevrede yaşayabilmeleri için enerji talebinin sürekli, güvenilir, kaliteli ve ekonomik bir şekilde karşılanabilmesi gerekmektedir. 2012 yılı verilerine göre dünya enerji üretiminin yaklaşık % 87’si, ülkemizin ise yaklaşık % 88’i fosil kaynaklıdır. Bilindiği üzere ülkemiz fosil kaynaklar bakımından, özellikle doğal gaz ve petrol açısından, dışarıya bağımlıdır. Son yıllarda ithal kömüre dayalı santraller kurulmakta olup, ülkemizin kömür ithalatının da artması beklenmektedir. 2014 yılı sonu itibarıyla (geçici değerler), 41.801,8 MW’ı termik, 23.643,2 MW’ı hidrolik, 404,9 MW’ı jeotermal, 3.629,7 MW’ı rüzgâr ve 40,2 MW’ı güneş olmak üzere Türkiye’nin toplam kurulu gücü 69.519,8 MW’a ulaşmıştır. Yine aynı yılda elektrik enerjisi talebi bir önceki yıla göre yaklaşık % 3,7’lik bir artış ile 255,5 milyar kWh, puant güç talebi ise 41.002,9 MW olarak gerçekleşmiştir. Toplam 250,4 Milyar kWh üretim gerçekleştirilirken, 7,8 Milyar kWh ithalat yapılmış, arz edilen toplam elektrik enerjisinden 2,7 Milyar kWh ihracat gerçekleştirilmiştir (1). Yenilenebilir enerji kaynakları kullanılarak yapılan üretimde, özellikle hidrolik enerjide -kurulu kapasite yüksek görünse de doğal koşullara bağımlılık nedeni ile fiili üretimde payları daha düşüktür.