‘‘ESKİ VE YENİ ARASINDA’’ BİR OSMANLI PADİŞAHI: III. SELİM
No Thumbnail Available
Date
2017
Authors
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Publisher
Herkese Bilim Teknoloji
Open Access Color
OpenAIRE Downloads
OpenAIRE Views
Abstract
“Bağ-ı âlem ıcre zâhirde safâdır saltanat
Dikkat etsen mânevi kavgaya cardır saltanat
Bu zamanın devletiyle kimse mağrur olmasın
Kâm alırsa adl ile ol dem becâdır saltanat
Kesbeder mi vuslatın bin yılda bir âşık ânın
Meyleder kim görse ammâ bîvefadır saltanat
Kıl tefekkür ey gönül çarhın hele devranını
Ki safâ ise velev ekser cefâdır saltanat
Bu Cihan'ın devletine eyleme hırs-ü tamâ
Pek sakın İlhamî zira bîbekadır saltanat.”
İlhami mahlasıyla birçok şiir yazıp, şarkı besteleyecek ruh inceliğine sahip bir padişah olmasının yanı
sıra III. Selim, yukarıdaki manzumesinde saltanatın gelip geçici olduğunu anlatacak kadar
alçakgönüllü ve gerçekçi bir yöneticiydi. Bu meziyetler birçok Osmanlı padişahı için geçerli
sayılmazdı. III. Selim’in onlardan farklı düşünmesinin en önemli sebebi babasının ve amcasının
eğitimine verdiği özel önemin yardımıyla kafes usulüne rağmen bilgili ve kültürlü bir şehzade olarak
yetişmesiydi. Ayrıca Doğu ilgisine olan merakını beslerken Batı’ya olan ilgisini de kaybetmiyordu.
Peki III. Selim ıslahatçılıkta yeni bir dönemin ağır kapılarını var gücüyle iterken, içinde barındırdığı
asil duygular ve idealist beyninde ışıldayan edebi cümleler ona yardım edebilmiş miydi?
Kısacası başarabilmiş miydi?
Description
Keywords
social sciences