Cansızlar, Doğan
Loading...
Name Variants
Cansızlar, Doğan
Doğan, Cansızlar
C.,Dogan
D.,Cansızlar
Cansizlar, Dogan
Dogan, Cansizlar
Cansızlar,D.
D.,Cansizlar
C., Doğan
C., Dogan
Cansizlar,D.
Doğan, Cansizlar
D., Cansizlar
Cansizlar, Doğan
D., Cansızlar
C.,Doğan
Doğan, Cansızlar
C.,Dogan
D.,Cansızlar
Cansizlar, Dogan
Dogan, Cansizlar
Cansızlar,D.
D.,Cansizlar
C., Doğan
C., Dogan
Cansizlar,D.
Doğan, Cansizlar
D., Cansizlar
Cansizlar, Doğan
D., Cansızlar
C.,Doğan
Job Title
Profesor Doktor
Email Address
dogan.cansizlar@atilim.edu.tr
ORCID ID
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID

Scholarly Output
15
Articles
0
Citation Count
0
Supervised Theses
15
15 results
Scholarly Output Search Results
Now showing 1 - 10 of 15
Master Thesis Basel I-II-III sermaye uzlaşısı(2013) Cengiz, Efsane; Cansızlar, Doğan; Economics1988 yılında Basel Bankacılık Denetim Komitesi tarafından bankaların yapısını güçlendirmek amacıyla Basel I uzlaşısı yayınlanmıştır. Bu uzlaşı, dünya bankacılık sistemini tek bir standart ölçüt ile denetleme anlayışının, finansal piyasaların istikrarının, ilk adımı olmuştur. Basel I düzenlemeleri ile uluslararası alanda faaliyet gösteren bankaların varlıkları ile bulundukları sermaye arasında ,risk esasına dayalı bir ilişki kurulmaya çalışılmıştır,Daha sonraki yıllarda sadece sermaye yeterliliğine bağlı bir sistem yaklaşımının yetersiz kaldığı görüşü kuvvetlenmiş ve Basel I Uzlaşısı yoğun eleştirilere maruz kalmıştır. Bu eleştiriler neticesinde yeni bir uzlaşının gerekliliği ortaya çıkmıştır. 2004 yılında Basel II yayımlanmış ve , bankalarda etkin risk yönetimi ve piyasa disiplinini geliştirmeyi, sermaye yeterliliği ölçümlerinin etkinliğini arttırmayı ; bu sayede sağlam ve etkin bir bankacılık sistemi oluşturmayı ve finansal istikrarı sağlamayı hedeflemiştir.2008 yılında dünya çapında etkili olan finansal kriz sonrasında , finansal krizin hem çok maliyetli hem de sıkıntılı geçmesi bankacılık ve finans sisteminin gelecekte karşılaşabileceği krizlere karşı dirençli bir şekilde durabilmesi için , Basel Komitesi , yüksek sermaye standartlarını dengeleyici, likidite riskini ve sistematik riski detaylı bir şekilde kapsayan , yeni bir çerçeve tasarımı için adım atmıştır. 16 Aralık 2010 tarihinde , Basel Komitesi, Basel III kurallarını yayımlamıştır. Basel III ile getirilen en önemli husus, ?Sermaye tamponu? ve ?Sermaye koruma tamponu? uygulamalarının hayata geçirilmesi olmuştur. Bu yönüyle bakıldığında Basel III'ün ilave sermaye ihtiyacı doğurmasına bağlı olarak bir dönem için bankaların öz kaynak karşılıklarını olumsuz etkileyeceği düşünülse de orta vadede bu belirtilen tedbirler dolayısıyla ekonomik büyümeye olumlu katkı sağlayacağı beklenmektedir. Basel III'ün etki ve sonuçlarını Türk iş dünyası perspektifinden değerlendirirsek , sermaye yeterliliği konusundaki tartışmaların Türkiye için büyük bir önemi olmayacağını, likidite ve kaldıraç oranı uygulamalarının bazı konularda tehlike arz edebileceğini söyleyebiliriz.Doctoral Thesis Teknoloji Transfer Ofislerinden Alınan Hizmete Dair Memnuniyeti Ölçmek için Bir Ölçek Geliştirilmesi(2021) Yılmaz, Seda; Cansızlar, Doğan; Economicsİlgili çalışmalar incelendiğinde TTO'lardan alınan hizmete dair memnuniyetin ölçüldüğü bir ölçeğin eksikliği görülmektedir. Alan yazındaki ölçeklerden hiçbiri salt bir biçimde TTO'lara dair memnuniyeti ölçmemektedir. Bu çalışmanın amacı; Teknokentler bünyesinde faaliyet gösteren firmaların TTO'lardan aldıkları hizmete dair memnuniyetlerinin ölçüldüğü güvenilir bir ölçek geliştirmek ve aynı zamanda geliştirilen bu aracı doğrulamaktır. Bu amaca yönelik olarak Teknokentlerde faaliyet gösteren firmaların Teknoloji Transfer Ofislerinden almış oldukları hizmete dair memnuniyet düzeyleri incelenmiştir.Master Thesis Bankacılık Sektöründe Likidite ve Risk Yönetimi(2020) Ahi, Esra; Cansızlar, Doğan; EconomicsFinansal piyasalarda risk ve risk yönetimi konusu oldukça önemlidir. 2008 finansal kriz sonrası birçok finansal kurumların iflası sonrasında likidite risk yönetimi çalışmaları önem kazanarak, bu alanda pek çok çalışma yapılmıştır. Özellikle bankacılık sektöründe likidite risk yönetimine bağlı olarak bankalar karlarını maksimize etmeye çalışırken, karşılaştıkları riskleri kontrol altına almaya çalışırlar. Bu çalışmada, Türk bankacılık sisteminde ki likidite riskini etkileyen faktörler ve finansal kriz dönemlerinde risk yönetiminin ne kadar önemli olduğu açıklanması amaçlanmıştır. Çalışmada bu alanda yapılan çalışmalara özetle değinilmiştir. Uygulama olarak Türk Bankacılık sisteminde yer alan ticari bankaların 2008-2018 dönemine ait finansal oranlarından likiditelerini ve likidite risklerini belirleyen faktörlerin tespit edilmesine çalışılmıştır. Çalışmamızdaki uygulamanın bulgularının Türk Bankacılık sistemindeki aktörlere faydalı bilgi sağlayacağını düşünmekteyiz.Master Thesis Mikrofinans ve Küçük İşletme Projelerinin Gelişimindeki Rolü(2020) Al-doorı, Mohammed Dhafer Asaad; Cansızlar, Doğan; EconomicsFinans genellikle proje boyutuna önemli bir etkisi olan, ekonomik faaliyetin mühim bir yönüdür. Mikrofinans kendi kendini finanse etmenin temelidir. Yarı resmi kurumlardan gelen dikkatli destek kanalıyla işin devam ettirilmesini sağlar. Bu da mikrofinans bankaların ve başka kurumların en azından mikro kredi verme maliyetlerini karşılayacak kadar bir temeli olmasını gerektirir. Bu kaynakların mikrofinans sürecinin çeşitli hedef bölümlerine bankacılık yetenekleri, ürün ve destek hizmetleri oluşturmak için özel sermaye ile bütünleşmeye eğilimli olması aksiyomatiktir. Bu bağlamda, bankacılık kuruluşlarına dayanan en önemli Alman tecrübelerinin deneylerini üstlendik. Bunlar, Küçük Girişimler Avrupa Destek Programının (MAP) trendine benzer geniş çaplı finansal hizmetler temin etti. Bunlar çeşitli kategorileri kapsamaktadır ve hükümetin mikrofinans için Alman Fonu oluşumuna etkin katkıda bulunmasını sağlamıştır. 2010 yılında küçük mikro kredilerin boyutunda ciddi bir artış olmuştur. Mısır da mikrofinans konusunda en yüksek öneme sahip ülkelerden biriydi. Gelişim ve Ziraat Kredisi Temel Bankası geçen yüzyılın ortasında kurulduğundan beri günümüze kadar Mısır'a hizmet etmiştir ve ayrıca yasal çerçeveler düzenlemiştir. Üretken aileler projesinin yasama hükmü oluşturulmuştur. Araştırma göstermiştir ki Irak'ta verilen mikro, küçük ve orta ölçekli kredilerin genişletilmesi şart olmuştur. Bölüm, pek çok orijinal olarak hazırlanmış proje ve yasal çevreyi düzenlemede Mısır tecrübesinin benimsenmesi yoluyla kendini göstermektedir. Almanların küçük ve mikro altyapı projelerindeki deneyim ve dikkat çizgisiyle beraber benimseme hizmetleri sistemi, rekabetin göreli korunumunun geliştirilmesi ve eğitim yoluyla gösterilmelidir. Anahtar Kelimeler: Mikrofinans, Küçük İşletmeler, Gelişim ProjeleriMaster Thesis Vergi Hukuku Açısından 'bir Suça İki Ceza Olmaz' İlkesi(2021) Karaman, Dilek; Cansızlar, Doğan; EconomicsKişilerin aynı olay ve aynı fiil sebebiyle iki veya daha fazla yargı kolunda yargılanması ve ceza alması 'bir suça iki ceza' olarak tanımlanabilir. 'Bir suça iki ceza olmaz' ilkesinin uygulanabilmesi için kişi ve eylemin aynı olması gerekmektedir (Ünver ve Hakeri, 2019: 1784). Ülkemiz kanunlarında açıkça ilke adı yer almamasına rağmen çoğu kanunumuzun 'bir suça iki ceza olmaz' ilkesi ile uyumlu olduğu görülmektedir. Ancak Vergi Usul Kanunu (VUK) 'kaçakçılık' suçları için hem idari yaptırım hem de adli ceza verilmesi gerektiğine hükmetmektedir. Tezin ilk bölümünde 'bir suça iki ceza olmaz' ilkesi, suç ve kabahat kavramlarının evrensel tanımları, VUK'ta suçlar için hükmolunan cezalar ve kabahatlar için öngörülen yaptırımlar incelenmiştir. İkinci bölümde 'bir suça iki ceza olmaz' ilkesinin tarihî gelişimine kısaca değinilmiş, daha sonra Türkiye'de yürürlükte olan kanunlarda yer alan hükümler göz önünde bulundurularak 'bir suça iki ceza olmaz' ilkesi incelenmiştir. Özellikle vergi ceza hukuku bakımından değişik doktrin ve yargı görüşleri ayrıntılı olarak ele alınmış, bazı ülkelerde 'bir suça iki ceza olmaz' ilkesine dair uygulamalar ve 'Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi' (AİHM) dava ve kararları incelenmiştir. Üçüncü bölümde ise 'bir suça iki ceza olmaz' ilkesinin ülkemiz ve bazı ülkeler tarafından uygulanması değerlendirilmiştir. Aynı zamanda konuya eleştirel bir bakış açısı getirilerek yasalar ve uygulamalardaki çelişkiler ve yargılama usulleri açısından 'bir suça iki ceza olmaz' ilkesinin uygulanabilirliği değerlendirilmiştir.Master Thesis Xxı. Yüzyıl Spekülasyon ve Manipülasyon Uygulamaları(2013) Akanak, Emre; Cansızlar, Doğan; EconomicsSpekülasyon ve Manipülasyon Uygulamaları? spekülasyon ve manipülasyon uygulamalarının evrimine ilişkin bir çalışmadır. Çalışma tamamen politik ekonomi (ekonomipolitik) çalışmalar kapsamında gerçekleştirilen bir tez olup, Kapitalizm ve Kapitalizm?in evrimi ile doğrudan ilişkilidir. Tezin genel kapsamı spekülasyon, manipülasyon, kriz, piyasa ve sistem ilişkileri üzerine kuruludur. Çalışma draft niteliği taşımakta olup gelecekte gerçekleştirilecek detaylı çalışmalar ve doktora çalışmaları için hazırlık ve altyapı niteliğindedir. Tez çalışmasında (sonuç) kısmında ifade edildiği üzere spekülasyonlar ve manipülasyonlar krizlerle ilişkilidirler. Akademik görüşlerin aksine spekülasyon ve manipülasyonlar krizlere yol açmamakta daha çok krizler ve kriz durumları spekülasyon ve manipülasyon uygulamalarına neden olmaktadır. Piyasanın realiteden uzak olması ve algı üzerine kurulması piyasadaki kırılganlıkları tetiklemektedir. Anahtar Kelimeler; 1. Spekülasyon 2. Manipülasyon 3. Krizler 4. Kapitalizm 5. SistemMaster Thesis Vergi Uyuşmazlıkları Çözümünde Arabuluculuk Yöntem Uygulanabilirliği ve Ülkemizde İncelenmesi(2023) Yumuşak, Eda; Cansızlar, Doğan; EconomicsVergi, anayasanın 73. Maddesine göre 'Herkes, kamu giderlerini karşılamak üzere, mali gücüne göre, vergi ödemekle yükümlüdür.' ibaresine dayanarak kamu harcamalarını finanse edilmesi amacıyla kamu tarafından, egemenlik gücüne dayanarak aldığı paradır. Vergi, yüzyıllar boyunca dünya üzerindeki tüm ülkeler için önemini her zaman korumuştur. Verginin tarafları alacaklı Vergi dairesi ve vergi ödemekle yükümlü olan mükelleftir. Vergi uyuşmazlığı, vergi konusunda mali idare ile mükelleflerin kanunları yorumlama konusunda ve davranışsal olarak farklı eylemlerde bulunmaları nedeniyle uygulamada yaşanan anlaşmazlık hali olup, farklı sebeplerle verginin taraflarının değişik düşünce ve davranışlarıdır. Başka bir ifade ile mali idare ile vergi yükümlüleri arasında ortaya çıkan hukuki ihtilaftır. Bu ihtilafın çözümlenmesinde barışçıl yöntemler bulunmaktadır. Bunlar Uzlaşma, Hataların düzeltme, Cezalarda indirim, Pişmanlık ve ıslah, İzaha Davet, Kanun Yolundan Vazgeçme ve Kamu Denetçiliğidir. Türk Vergi Sisteminde Alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinden olan Arabuluculuk yöntemi ile ilgili bir mevzuat yoktur. Avrupa Birliği ülke uygulamaları başta Fransa olmak üzere bulunmaktadır. Bu tezde Türk Vergi Sistemine Arabuluculuk yönteminin vergi uyuşmazlıkları çözümünde olumlu olarak katkı sağlayabilir mi? Uyuşmazlıkların çözümünde Arabuluculuk yönteminin uygulanabilirliği amacı üzerine Nitel araştırma deseni kullanılarak sekiz serbest muhasebeci mali müşavir ve sekiz avukat derinlemesine mülakat yapılmış veri analizi yapılmıştır.Master Thesis 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun Muhasebe Uygulamalarına Getirdiği Yenilikler ve Şirketlerin Finansal Açıdan Değerlendirilmesi(2013) Şavur, Ceren; Cansızlar, Doğan; EconomicsBu tez, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu'nda yer alan düzenlemelerin 6762 Sayılı Türk Ticaret Kanunu ile karşılaştırmasını yaparak, 6102 Sayılı Kanun'un muhasebe uygulamalarına nasıl bir etkisi olacağını ortaya koymak amacıyla hazırlanmıştır. Araştırmada, 6102 Sayılı Kanun'un muhasebeye getirdiği yenilikler ve şirketlerin finansal açıdan değerlendirilmesi açıklanmaya çalışılmıştır.Master Thesis Pakistan ve Türkiye'deki Başlangıç Girişimcilerinin Karşılaştığı Zorluklar(2021) Arafat, Auj; Cansizlar, Dogan; EconomicsGirişimcilik tüm dünyada giderek artmaktadır (Westfall, 2020). Son on yıldır, girişimler dünyanın birçok yerinde artan bir ilgi görmektedir. Pakistan ve Türkiye'de de girişim sayısı katlanarak arttı. Bu makale Pakistan ve Türkiye'deki startup girişimcilerinin mevcut durumunu analiz etmektedir. Bu çalışmanın iki hedefi vardır: birincisi, Pakistan ve Türkiye'de 2017-2021 döneminde girişimcilerin karşılaştığı zorlukları belirlemek, ikincisi de girişimcilerin bu zorlukların üstesinden gelmeleri için çözümler geliştirmektir. Analizde, iki ülkedeki girişimcilerin kurucuları, yatırımcıları ve temsilcileriyle yapılan yarı yapılandırılmış görüşmelerden toplanan veriler kullanılmıştır. Ayrıca, bu alanda mevcut bilimsel literatürün yeterince kullanılmış olması da analiz sonuçlarının doğruluğuna ve kolaylıkla yorumlanmasına yardımcı olmuştur.Master Thesis Dernekler ve Vakıflar Özelinde Sivil Toplum Kuruluşları ve Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları Arasındaki İlişki(2024) Özdemir, Pervin Akbaş; Cansızlar, Doğan; EconomicsBu yüksek lisans tezinde vergi kanunları, sürdürülebilir kalkınma hedefleri ve sivil toplum kuruluşları (STK'lar) Arasındaki ilişki incelenmektedir. 15 STK'nın son 5 yıllık mali verileri analiz edilerek STK harcamaları ile listelenen 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ile ilişki kurulmuştur. STK'ların sürdürülebilir kalkınmayı nasıl etkilediğini açıklığa kavuşturmaya yardımcı olacaktır. Çalışma, analiz sonuçlarını değerlendirerek STK'ların vergilendirme politikalarına farklı bir perspektif katmayı amaçlamaktadır.