Toker, Sacip

Loading...
Profile Picture
Name Variants
S.,Toker
Toker,S.
T.,Sacip
Sacip, Toker
T., Sacip
Toker, Sacip
S., Toker
Job Title
Doçent Doktor
Email Address
sacip.toker@atilim.edu.tr
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID
Scholarly Output

33

Articles

17

Citation Count

116

Supervised Theses

14

Scholarly Output Search Results

Now showing 1 - 10 of 33
  • Article
    Citation Count: 10
    The comparison of trust development in virtual and face-to-face collaborative learning groups
    (Anadolu Universitesi, 2019) Baturay, Meltem Huri; Toker, Sacip; Information Systems Engineering
    The study investigates the effect of delivery types of (virtual and face-to-face) collaborative learning environments on the development of trust among group members in a graduate course. For this aim, a quasi-experimental, non-equivalent group comparison was used. It comprised a total of 64 participants - 21 in the face-to-face group, and 43 in the virtual group. Study participants were comprised of students registered in a course entitled 'Web-based Education: Principles of Design and Implementation' in the spring semester as part of either a virtual or traditional face-to-face graduate program in Information Systems at an institute of higher education in Turkey in 2010. Trust levels were measured at two different occasions, namely in the beginning and end of the semester, for both study groups. The participants completed a web-based course material design project as a collaborative group activity. The results indicate that trust increases over time among virtual participants, but declines among face-to-face participants. While levels of trust among virtual course participants are lower than those of face-to-face course participants in the beginning of the semester, trust levels of virtual participants surpass those of face-to-face participants by the end of the semester. This study demonstrates that trust can develop in virtual learning environments. The initial level of trust should be taken into consideration by instructors or managers before forming groups. © 2019 Anadolu Universitesi.
  • Master Thesis
    Akademik web sitesinin varlığı ve kullanılabilirliği arasındaki ilişki: Libya örneği
    (2019) Toker, Sacip; Toker, Sacip; Information Systems Engineering
    İletişim ve İnternet hizmetleri alanında teknoloji halen anlamlı bir gelişimden geçmektedir. Günümüzün ticari ve öğretim kurumları yeterli bir online varlık göstermezlerse ve web portföyleri tatmin edici bir şekilde kullanılabilir olmazsa kendi alanlarında rekabet edememekte ve yeni müşteri kazanamamaktadırlar. Bu son derece rekabetçi dünyada web siteleri rekabet düzeylerini arttırmak için büyük ölçekli kuruluşların temel ilgi alanlarından biridir. Ticari web siteleriyle ilgili en önemli hususlardan bazıları görsel estetikleri ve son kullanıcının bakış açısından kullanılabilirlikleridir; bu yüzden bu hususların ikisi de hedef kullanıcıların memnuniyetini, güvenini ve sonuçta iş kazanmak amacıyla geliştirilmekte ve daha sonra kullanılmaktadır. Bu araştırmada iki araştırma yöntemi kullanılmaktadır: kullanıcı testleri ve memnuniyet anketleri. Kullanılabilirlik değerlendirmesi Türkiye'de üniversite okumak üzere gönderilmiş 61 Libyalı öğrenci üzerinde yapıldı. Örneklem grubu iki gruba ayrıldı. Grup 1 Libya üniversitelerinin web sitelerinin kullanım kolaylığını ve verimliliğini değerlendiren önceden tanımlanmış ber görevi yerine getiren 31 katılımcıdan oluşuyordu. Analiz katılımcıların görev başarısı oranları ve onların gözlemlerinin kaydedilmesi yoluyla yapıldı. Grup 2, Grup 1'le aynı görevleri yerine getiren 30 katılımcıdan oluşuyordu ama sonrasında bir gruptan bir memnuniyet anket formunu doldurmaları istendi. Bu çalışmanın amacı Libya üniversitelerine ağdaki varlıklarını iyileştirmeleri ve bu üniversitelerin birbirlerinin deneyimlerinden faydalanmalarını sağlamak için kendi web siteleriyle ilgili avantajlar ve dezavantajlar hakkında ortak konular üzerinde bilgi sahibi olmalarına yardımcı olmaktır. Web sitelerinin seçini Webometrics küresel sınıflandırmasına dayandırıldı. Bu araştırmanın başladığı 2017 yılında Webometrics derecelendirmesine göre en üstteki beş Libya üniversitesinden dördü bu çalışmada değerlendirilmek üzere seçildi. Adil bir değerlendirme yapmak amacıyla her katılımcıya seçilmiş dört Libya üniversitesinin web sitelerinde Arapça dilindeki ara yüzlerinde gerçekleştirilecek So beş benzer görev verildi. Anket her bir web sitesinin etkinliğini göstermek üzere tasarlanmış bir dizi sorudan oluşmaktaydı. Anket çalışmasının başında h Katılımcılar tarafından yerine getirilecek beş görev seçilen üniversitenin web sitelerine göre tanımlandı ve sonra anketi cevaplayanlardan anketi doldurmaları istendi. Grup 1 katılımcıları web sitelerinin kullanılabilirliği konusunda bir çok sorun olduğun u bildirdiler ve ayrıca web sitelerinde kullanılan ifadeler ve kelimeler katılımcıların aşina oldukları ifadeler ve kelimeler olduğu halde son kullanıcı gereklerinin yerine getirilmemiş olduğunu belirttiler. Diğer taraftan, katılımcıların görüşlerine ve seçilmiş üniversitelerin web sitelerini kullandıkları yönteme göre, katılımcılar kullanımı en kolay web sitelerinin Misurata Üniversitesinin ve Trablus Üniversitesinin web siteleri olduğunu, kullanımı en zor web sitesinin ise Libya Uluslararası Tıp Üniversitesi ve Bingazi Üniversitesi olduğunu belirttiler. Bu sonuç katılımcıların her bir web sitesinde görevleri tamamlamak için harcadıkları zamanın uzunluğu açısından da dikkate değerdi. Her iki grubun sonuçları Libya üniversitelerinin web sitelerinin varlık açısından zayıflıklarını vurgulamaktadır. Grup 2 katılımcıları da doldurdukları memnuniyet anket formunda görüldüğü üzere Libya üniversitelerinin web sitelerinden memnun değillerdi. Anahtar kelimeler: Kullanılabilirlik, üniversite web siteleri, kullanıcı testleri, varlık, değerlendirme.
  • Master Thesis
    Demografik özelliklerin dijital güven üzerindeki etkisi
    (2023) Toker, Sacip; Tufan, Mehtap; Toker, Sacip; Information Systems Engineering
    Güven, insan yaşamının hemen her alanında önemli bir rol oynayan ve insanların yaşamlarını etkileyen bir faktördür. Teknolojik yeniliklerle birlikte çevrimiçi ortamlarda da önem kazanmıştır. Bu nedenle, bu çalışmanın amacı demografik özelliklerin özellikle yaş, cinsiyet, medeni durum, eğitim düzeyi, şehir büyüklüğü ve gurbetçi olmanın dijital güven üzerindeki etkisini incelemektedir. Ayrıca bu çalışma, On Maddelik Kişilik Envanteri kullanılarak ölçülen kişilik ile dijital güven düzeyi arasındaki ilişkiyi araştırmayı amaçlamaktadır. e-Güven Anketi, dijital güven düzeyini ölçmek için kullanılmakta ve teknoloji, insan ve süreç olmak üzere üç seviye altında on bileşen içermektedir. Bu çalışmada 36 farklı ülkeden 5329 katılımcı çevrimiçi anketi doldurdu. 2189'u kadın, 2670'i erkek ve 470'i kendini LGBT-Q olarak tanımlamıştır. MANOVA'nın parametrik olmayan bir alternatifi olan Munzel-Bruner analizi, her bir demografik özellik ve dijital güven bileşenleri üzerinde gerçekleştirilmiştir. Sonuçlar, yaş, cinsiyet, medeni durum, eğitim düzeyi, şehir büyüklüğü ve gurbetçi olmanın dijital güveni etkileyen faktörler olduğunu ortaya koymuştur. Ek olarak, Spearman korelasyon katsayısı, dışadönüklük, uyumluluk, vicdanlılık, duygusal istikrar ve deneyime açıklık olmak üzere beş kişilik boyutunun dijital güven ile ilişkili olduğunu ortaya koymuştur.
  • Master Thesis
    Siberaylaklığın, üst bilişin, bilişsel stillerin, kişiliğin ve akıllı telefon kullanımının üniversite öğrencilerinin akademik başarısına etkisi
    (2021) Toker, Sacip; Toker, Sacip; Information Systems Engineering
    Günümüzde en önemli olarak gündeme gelen sorunlardan biri de Siberaylaklıktır. 'Siber' açıklaması internette akıllı cihazlarla bir şeyler yapmak, 'aylaklık' ise amaçsızca vakit kaybetmek demektir. Bu iki kelimenin birleşimi ise Siberaylaklıktır, yani siberaylaklık işte veya okuldayken, orada yapılan iş ile ilgisi olmayan, internette herhangi bir şey yapma eğiliminde olan insanları kapsar. Bu nedenle kişilerin iş yerinde çalışırken veya okulda ders dinlerken siber aylaklıktan etkilenebileceğini söyleyebiliriz. Siberaylaklığın artmasının nedeni, insanların ihtiyaç duydukları herşeye, ne zaman ve nerede olurlarsa olsunlar akıllı cihazlarıyla (akıllı telefon, tablet, diz üstü bilgisayar vb.) erişebilmeleridir. Araştırmaların çoğunda, siberaylaklığın çalışanın, çalışma ortamında üretme performansını nasıl etkilediğine değinilmiş ve bunlardan sadece birkaçı eğitimdeki akademik başarıya odaklanmıştır. Sonuçlar, iş yerinde ve okulda siberaylaklık ile ilgili hem artıları hem de eksileri olduğunu göstermektedir. Bu çalışmamızda, üniversite öğrencilerinin akademik başarısının, (ör. GPA) siberaylaklık, üstbiliş, bilişsel stil ve ihtiyaç, kişilik ve akıllı telefon kullanım motifleri veya indirgeme türlerinden nasıl etkilendiğini araştırıyoruz. Çalışmamız, veri toplama ve analizini içeren kantitatif süreç metodolojisi ile yürütülmüştür. Nicel veriler anket formu ile toplanmıştır. Sosyal bilimler yazılımı için IBM SPSS STATISTIC sürüm 26 ve IBM SPSS AMOS sürüm 24 ile analiz edilmiştir Model, hiyerarşik çoklu regresyon kullanılarak incelenmiştir. Atılım Üniversitesi mühendislik bölümlerinde okuyan öğrencilerden anket yoluyla toplanan veriler. Araştırma 231 lisans öğrencisi ile yapılmıştır. Öğrencilerin yaşı 18 ile 25 yaş arasındadır. Uygun örnekleme yöntemiyle seçilmişlerdir. Sonuç olarak bu çalışmamız, akademik başarıyı doğrudan veya dolaylı olarak, hangi faktörlerin olumlu veya olumsuz etkileyebileceğini göstermektedir.
  • Master Thesis
    Makine öğrenmesinde, farklı veri temizleme tekniklerlerinin sonuç ölçevleri üzerindeki etkisinin incelenmesi
    (2022) Toker, Sacip; Toker, Sacip; Information Systems Engineering
    E-ticaret platformları ve çevrimiçi uygulamalar nedeniyle verilerin katlanarak büyümesi, veri analizi ve işlenmesi için büyük bir zorluk yarattı. Artık internetteki e-ticaret sitelerinin müşterilerinin satın aldıkları ürünler hakkında yorum yazmalarını sağlamak sık kullanılan bir uygulamadır. Bu incelemeler, bu ürünler hakkında değerli bilgi kaynakları sağlar. Bir ürün incelemesi, tüm çevrimiçi ürün şirketlerinde kullanılan duygusal analiz için önemli bir veri kaynağı içerir. Bu büyük miktarda veri etkisi büyük bir zorluk yaratır. Ancak, bu veri kümelerinin farklı veri sorunları vardır. Çoğu durumda, genellikle veriler yayınlanmadan önce çeşitli veri madenciliği teknikleri kullanılır. Mekansal olarak, görünmeyen verileri tahmin etmek için geçmiş ve etiketlenmiş veriler üzerinde eğitilen denetimli makine öğrenimi modellerinde, modelin daha önce öğrenmediği veriler. Bu tezde ayrıca makine öğrenmesinde deney çalışması tasarımına odaklandık. [1]. Bir sebep-sonuç ilişkisi bulmak için düzenli olarak Ronald Fisher'ın teorilerini [2] uygularız. Bu deneysel çalışma tasarımını uygulamak için, doğal dil işleme (NLP) yaklaşımı olan duygusal analiz ile denetimli makine öğrenmesi sınıflandırma algoritmalarını seçtik. Kuruluşların bir ürün veya hizmet hakkındaki görüşleri tanımlaması ve kategorilere ayırması için ortak bir yol. Duyguları ve öznel bilgileri elde etmek için metin madenciliği yapmak için veri madenciliği, makine öğrenimi ve yapay zeka kullanmayı içerir [3]. Bu çalışma, beş deney grubunun (yinelenen veri, noktalama işaretleri, durdurma sözcükleri, limmatezr, TF-IDF transform) etkisini analiz etmek ve bunları bir kontrol grubuyla karşılaştırmak (veri temizleme işlemi yapılmamış) için Multinominal Naïve Bays, Random Forest ve Lojistik Regresyon ile kurulmuştur. Uygulamalı. Deney grubunun üç modelin verimliliğine ve sınıflandırma oranına etkisini belirlemek ve ilginç gözlemleri açıklamak. Simülasyonlar, yirmi dört farklı kategoriden Amazon Product Review veri kümesinden rastgele seçilen 353 proje üzerinde çalıştırıldı. Böylece, veri seti Amazon.com'dan McAuley ve Leskovec [4][5] tarafından toplanmıştır. Metrik veri seti toplandıktan sonra analiz için SPSS yazılımı kullanılmıştır. Bu araştırma sorusunu ve kullanılan ölçeğin tanımlayıcı istatistiklerini incelemek için tekrarlı ölçüm ANOVA yapılmıştır. Analizin sonucu, veri temizlemenin makine öğrenimi modellerinin performansı üzerinde farklı bir etkisinin olduğunu göstermektedir. Aynı durumlarda rasgele ormanda olumlu, çok taraflı naif koylarda ve lojistik regresyonda olumsuz etkilenir. Diğer durumlarda, hiçbir etkisi olmadı. Genel olarak, deneysel sonuçlar Random Forest sınıflandırıcısının, Multinominal Naive Bayes sınıflandırıcısına ve Logistic Regression sınıflandırıcısına göre veri temizlemeye daha duyarlı olduğunu ve iki algoritmanın da temiz olmayan veri setinde yüksek bir sınıflandırma puanı elde ettiğini göstermiştir. Ayrıca, deney sonuçları, veri sorunları davranışının makine öğrenimi modelinde farklılık gösterdiğini gösterdi. Tüm makine öğrenimi algoritmalarında veri kalitesi sorunlarını alakasız veriler olarak kabul edemeyiz.
  • Article
    Citation Count: 0
    YABANCI DİL ÖĞRENENLERİN KULLANDIKLARI DİNLEME STRATEJİLERİ İLE OKUMADA MEDYA TECİHLERİ VE OKUMA SIKLIKLARI ARASINDAKİ İLİŞKİNİN İNCELENMESİNE YÖNELİK BİR ARAŞTIRMA
    (2019) Toker, Sacip; Caner, Mustafa; Toker, Sacip; Information Systems Engineering
    Son yıllarda yabancı dil eğitiminde dinlemestratejilerinin önemine ve kullanılmasına yönelikolarak birçok çalışmanın yapıldığı görülmektedir.Bunlardan bazıları yabancı dil dinleme becerileriningeliştirilmesinde elektronik ortamdan okuma desteğisağlamanın etkili olabileceğine ilişkin kanıtlar daortaya koymaktadır. Ancak bu konun daha etraflıca elealınması veriye dayalı olarak çok yönlü olarakaraştırılması gelinen noktada kritik bir önemtaşımaktadır. Bu bağlamda bu çalışmada yabancı dileğitimi alan öğrencilerin dinleme stratejilerikullanmaları ile yabancı dilde okuma yaparken tercihettikleri medya ve okuma sıkları arasındaki ilişkiaraştırılarak bu konuya farklı bir açıdan yaklaşılmıştır.İlişkisel tarama deseninin kullanıldığı çalışmada 531katılımcıdan veri toplanmıştır. Elde edilen bulgularagöre katılımcıların okuma sıklıkları arttıkça,ansiklopedi, gazete ve ders notlarını ekrandan okumaeğiliminde oldukları; basılı ders kitabını ve ekrandanders notlarını okuyanların daha fazla dinleme stratejisikullanmaya yöneldikleri tespit edilmiştir. Çalışmada,yabancı dil eğitimcilerinin elektronik ders notu desteğisağlayarak öğrencilerinin dinleme ve okuma gibialımlayıcı becerilerinin gelişimine olumlu katkısağlayabilecekleri tartışılmaktadır.
  • Article
    Citation Count: 0
    Expectancy from, and acceptance of augmented reality in dental education programs: A structural equation model
    (Wiley, 2024) Toker, Sacip; Akay, Canan; Çağıltay, Nergiz; Kilicarslan, Mehmet Ali; Mumcu, Emre; Cagiltay, Nergiz Ercil; Information Systems Engineering; Software Engineering
    ObjectiveDental schools need hands-on training and feedback. Augmented reality (AR) and virtual reality (VR) technologies enable remote work and training. Education programs only partially integrated these technologies. For better technology integration, infrastructure readiness, prior-knowledge readiness, expectations, and learner attitudes toward AR and VR technologies must be understood together. Thus, this study creates a structural equation model to understand how these factors affect dental students' technology use.MethodsA correlational survey was done. Four questionnaires were sent to 755 dental students from three schools. These participants were convenience-sampled. Surveys were developed using validity tests like explanatory and confirmatory factor analyses, Cronbach's alpha, and composite reliability. Ten primary research hypotheses are tested with path analysis.ResultsA total of 81.22% responded to the survey (755 out of 930). Positive AR attitude, expectancy, and acceptance were endogenous variables. Positive attitudes toward AR were significantly influenced by two exogenous variables: infrastructure readiness (B = 0.359, beta = 0.386, L = 0.305, U = 0.457, p = 0.002) and prior-knowledge readiness (B = -0.056, beta = 0.306, L = 0.305, U = 0.457, p = 0.002). Expectancy from AR was affected by infrastructure, prior knowledge, and positive and negative AR attitudes. Infrastructure, prior-knowledge readiness, and positive attitude toward AR had positive effects on expectancy from AR (B = 0.201, beta = 0.204, L = 0.140, U = 0.267, p = 0.002). Negative attitude had a negative impact (B = -0.056, beta = -0.054, L = 0.091, U = 0.182, p = 0.002). Another exogenous variable was AR acceptance, which was affected by infrastructure, prior-knowledge preparation, positive attitudes, and expectancy. Significant differences were found in infrastructure, prior-knowledge readiness, positive attitude toward AR, and expectancy from AR (B = 0.041, beta = 0.046, L = 0.026, U = 0.086, p = 0.054).ConclusionInfrastructure and prior-knowledge readiness for AR significantly affect positive AR attitudes. Together, these three criteria boost AR's potential. Infrastructure readiness, prior-knowledge readiness, positive attitudes toward AR, and AR expectations all increase AR adoption. The study provides insights that can help instructional system designers, developers, dental education institutions, and program developers better integrate these technologies into dental education programs. Integration can improve dental students' hands-on experience and program performance by providing training options anywhere and anytime.
  • Article
    Citation Count: 21
    What foresees college students' tendency to use facebook for diverse educational purposes?
    (Springer, 2019) Toker, Sacip; Baturay, Meltem Huri; Baturay, Meltem Huri; Information Systems Engineering
    The present study investigates some factors affecting college students' tendency to use Facebook for different educational purposes. We reached 120 participants who were college students. Our sample comprised of 63 (52.5%) females and 57 (47.5%) males. We applied convenience sampling technique and an online questionnaire to collect data. Descriptive statistics, multiple regression analysis, and Structural Equation Modelling using IBM SPSS AMOS were utilized. The findings provide that GPA, Personal Use of Facebook for Studying and Socialization, Autonomy Psychological Need, and Academic Procrastination foresee college students' willingness to use Facebook in their courses. GPA and Personal Use of Facebook for studying are the most influential factors while Autonomy Psychological Need is the least impactful. We also examined the impact of these factors on different educational use types of Facebook: communication, collaboration, resources and material sharing. The results are discussed, and further recommendations for future research and implications are presented in the current study.
  • Article
    Citation Count: 1
    Predictors of e-democracy applicability in Turkish K-12 schools
    (Springer, 2022) Toker, Sacip; Toker, Sacip; Uredi, Lutfi; Islim, Omer Faruk; Information Systems Engineering
    Today, the COVID-19 pandemic has paved the way for a more democratic climate in K-12 schools. Administrators and teachers have had to seek out new ways through which to interact. This raises two questions; "What about the quality of interaction and participation in decision-making?" and "Which factors affect the level of participation in decision-making?" The aim of the current research is to determine the factors that predict the applicability level of e-democracy (i.e., "reporting and declaring opinions" and "decision-making") in K-12 schools. An associational research design was used in order to attain the main goal of the study, with Discriminant Function Analysis (DFA) technique used to analyze the factors predicting the applicability level of e-democracy. Data were collected from a total of 765 inservice K-12 teachers through a questionnaire developed by the researchers. DFA results showed "motivation to participate," "the level of participatory democracy in the country," and higher levels of the "use of Twitter" as the significant determinants of different levels of e-democracy application. Moreover, the results also indicated that those participants with the belief of e-democracy's applicability at the decision-making level found the "motivation level of stakeholders" to be the most critical. Their level of Twitter use was higher. They also believed that the level of participatory democracy in the country was at a higher level. Another result of the DFA pointed to "security and ethical issues," and lower levels of the "use of Twitter" as factors differentiating the group believing that e-democracy can be applicable with reporting and the declaration of opinions to administrators from the other groups. The discussions highlighted the critical role of participation level in e-democracy within K-12 schools.
  • Article
    Citation Count: 10
    Factors affecting cyberloafing in computer laboratory teaching settings
    (Springer, 2021) Toker, Sacip; Baturay, Meltem Huri; Baturay, Meltem Huri; Information Systems Engineering
    This correlational study investigated the factors affecting cyberloafing behavior in an educational environment, specifically that of a computer laboratory teaching setting. A total of 272 students selected using convenience sampling responded to a questionnaire that collected data about cyberloafing behavior and student demographics, personality type, sense of belonging, motivation, locus of control and teacher evaluation (respect, activities, communication, motivation) as well as computer lab teaching settings and norms. The results indicated that students in computer lab teaching settings cyberloaf mainly for socialization, followed by personal business and news follow-up. Males cyberloaf more frequently than females, especially for personal business and news follow-up. As students' internet skills increase, so does their cyberloafing, particularly for personal business and socialization. A lack of instructor norms in computer lab lectures and student amotivation are also associated with increases in cyberloafing for personal business, whereas instructors' respect for students and negative attitudes towards cyberloafing are associated with decreases in cyberloafing for socialization. This paper discusses the study findings in detail and makes recommendations for additional research.