Olcay, Bülent

Loading...
Profile Picture
Name Variants
Olcay, H. B.
Olcay, H. Bülent
Olcay, Bülent
Job Title
Profesör Doktor
Email Address
ORCID ID
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID
Scholarly Output

8

Articles

0

Citation Count

0

Supervised Theses

8

Scholarly Output Search Results

Now showing 1 - 8 of 8
  • Master Thesis
    Kosova`nın nihai statüsü: Tarihi süreç ve günümüzdeki geişmelerin incelenmesi
    (2006) Önen, Ahmet Meriç; Olcay, Bülent; Department of International Relations
    Kosova, coğrafi konumu nedeniyle Balkanlar'ın düğüm noktasını oluşturan ve stratejikbakımdan önemli bir bölgedir. Bu nedenle tarihsel süreç içinde birçok medeniyetin ilgi odağıhaline gelmiştir. Bu gün ise Kosova'lı Arnavutlar bağımsız bir devlet olmak yolundamücadele vermektedir.Yugoslavya Cumhuriyeti farklı etnik kökenleri barındıran yapısıyla, II nci DünyaSavaşı'ndan sonra kurulmuştur. Tito'nun ölümü ve dünya konjonktüründe meydana gelendeğişiklikler, Yugoslavya'yı parçalanma sürecine taşımıştır. Federasyonu oluşturan devletlerbağımsızlıklarını bir bir elde ederken, Kosova'lı Arnavutların bağımsızlık yönünde talepleriSırp güçleri ve Miloşeviç tarafından şiddet olayları ve birçok insanlık suçunun işlenmesinintemel nedenini teşkil etmiştir.Sırplar Kosova'nın Ortodoks ve Slav kültürünün vazgeçilmez bir parçası olduğunu ve bunedenle Kosova'nın Sırbistan'ın ayrılmaz bir parçası olduğu tezini savunurken, Kosova'lıArnavutların yıllardır baskı gördüklerini, Kosova topraklarında çoğunluğu oluşturmalarınedeniyle Sırbistan yönetiminden bağımsız talep etmeleri Kosova Sorununun temelini teşkiletmektedir.Miloşeviç Yönetimi'nin Kosovalı Arnavutlara yönelik şiddet olaylarını durdurmak amaçlı,1999 yılında NATO Birlikleri'nin Kosova'ya yaptığı harekat sonrasında, 1244 sayılı GüvenlikKonseyi kararı ile Kosova için özerk bir yönetim kurulması kabul edilmiştir.BM kontrolünde geçen altı yıllık süreçte Kosova'lı Arnavutlar bağımsızlık için mücadelevermişlerdir. BM, Kosova'nın bağımsız devlet olabilme standartlarını henüz taşımadığıyönünde kararlı olmasına rağmen, BM öncülüğünde Sırbistan ve Kosova arasında bağımsızlıkiçin müzakerelere başlanmıştır. 2006 yılı Kosova bağımsızlık mücadelesinde önemli bir yılolacaktır. Sırbistan-Kosova ve BM'in katılımı ile gerçekleşecek görüşmelerde Kosova'nın2006 yılı sonunda koşullu bir bağımsızlık statüsünün kabul edilmesi beklenmektedir.
  • Master Thesis
    Avrupa Birliği ülkeleri ve Türkiye'de bilişim suçlarının ceza hukukundaki uygulamaları
    (2010) Nacar, Fatma Burcu; Olcay, Bülent; Department of International Relations
    Yirminci yüzyılda bilişim ve sanayi devrimiyle beraber bilgisayarın hayatımıza girmesiyle bilişim sistemleri günlük hayatımızda geniş yer tutmuştur. İnsanlığa bir çok yarar ve iyilik sağlamakla beraber insanlığın zararına da kullanılmasıyla takip edilmesi ve önlenmesi zor sonuçlara sebebiyet vermektedir.Çalışmamızın amacı bilişim suçlarıyla ilgili mücadelede devletlerin yapmış olduğu mevzuatın irdelenmesidir. Çalışmamızın ilk başında genel olarak bilişim ile ilgili temel bilgiler, bilişim suçlarının tarihi gelişimi, bilişim suçlarının tasnifi ve bilişim suçlarının yapısı incelenmiştir.Çalışmamızda uluslararası alanda ve karşılaştırmalı hukukta bilişim suçları konusu ele alınmış, Avrupa Siber Suç Sözleşmesi işlenmiş, Türk Ceza Kanununu, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ile Elektronik İmza Kanununda düzenlenen kanun hükümleri ele alınmış, karşılaştırılıp tartışılmıştır.Anahtar Kelimeler: Bilişim, Veri, Program, Siber Suç Kavramı, Bilişim Suçu
  • Master Thesis
    Teknoloji transferlerinin uluslararası ilişkilerdeki yeri
    (2007) Atakul, Ahmet; Olcay, Bülent; Department of International Relations
    TEKNOLOJ TRANSFERLER N N ULUSLARARASI L ŞK LERDEK YERAhmet ATAKULÖZETTeknoloji, küresel süreçleri iyi çözümleyip içselleştirmek ve yenipolitikalar geliştirebilmek bakımından önemli bir unsur olarak karşımızaçıkmaktadır. Bu çalışma kapsamında, teknoloji ve teknoloji transferineilişkin tanımlar yapılmış, teknoloji transferi nedenleri, teknoloji transferiyöntemleri ve teknoloji transferinin uluslararası ilişkilerdeki yeriincelenmiştir.Teknolojinin değişik yöntemlerle elde edilmesinde teknolojitransferinin önemli bir yeri bulunmaktadır. Özellikle uluslararasındagerçekleşen teknoloji transferi ülkelerin birbirleri ile ilişkiye girmelerinisağlamaktadır. Bu ilişkide teknoloji transferinin yönü, gelişmiş -teknolojiyisağlayan, teknoloji geliştiren- ülkeden, gelişmekte olan -teknolojiyeihtiyacı olan- ülkelere doğru gerçekleşmektedir. Ayrıca bu süreçtedevletler kadar diğer aktörlerde -çokuluslu şirketler, uluslararası örgütlerve bireyler- etkin rol oynamaktadır. Bu bağlamda teknoloji transferikonusunun, uluslararası ilişkiler içerisinde ilişkileri artırıcı faktör olarakönemli bir konumu bulunmaktadır.
  • Master Thesis
    Entegrasyon teorileri ışığında Avrupa Birliği bütünleşmesi ve geleceği
    (2009) Kozan, Mert; Olcay, H. Bülent; Department of International Relations
    Bu tezin amacı, bugün dünyada stratejik, ekonomik, demografik ve politik yönde önemli bir aktör olan Avrupa Birliği'nin oluşum ve gelişim fikrinin nasıl başlayıp nasıl devam ettiğinin analizini sunmaktadır. Bu tezin ana argümanı ?bugüne kadar Avrupa Birliği çerçevesinde süregelen bütünleşme çabalarının, ulus-üstü ya da hükümetler-arası bir karakter yerine; hiçbir bütünleşme kuramı ile açıklanmayan kendine has, karma bir biçimde gelişmekte olduğu?dur. Tezin ilk bölümünde, 1950 ve 1980 yılları arasında gerçekleştirilen bütünleşme çabaları hükümetlerarasıcılık ve yeni işlevselcilik kuramları ışığında incelenecek ve o dönem Avrupa'da yaşanmış krizlere bakılacaktır. İkinci bölümde ise, 1980 ve 1994 yılları arasında ulusüstücülük kuramı çerçevesinde bütünleşme çabaları irdelenecektir. Tezin üçüncü ve son bölümüne gelindiğinde, özellikle Yeni-Ortaçağcılık kuramı üzerinde durulacak ve sonuç kısmında Avrupa Birliği bütünleşmesinin kendine has bir şekilde gerçekleşme yolunda ilerlediği kanıtlanacaktır.
  • Master Thesis
    Soğuk savaş sonrası dönemde Orta Asya ve Ortadoğu petrollerinin uluslararası politikadaki yeri ve önemi
    (2009) Selvi, Aynur; Olcay, Bülent; Department of International Relations
    Keşfedildiği günden bu yana devletlerin hem iç politikalarını hem dış politikalarını birincil derecede şekillendiren petrolün önemi yadsınamaz bir gerçek olmuştur. Kolay, kesintisiz ve hesaplı ulaşıldığı zaman ekonomik ve siyasi açıdan büyük avantajlar sağlamasının yanında tam tersi bir durumda ülkelere ciddi zorluklar ve imkansızlar yaşatmaktadır. Diğer bir ifadeyle devletler petrolü temin ederken sınırlı ve maliyetli bir süreç gerçekleştirdiğinde hem devlet merkezli hem de toplumsal merkezli sıkıntılar ortaya çıktığı için, petrol ve petrol taşıma güzergahlarının önemi hayatidir.Petrolün bu hayati öneminin tetiklediği en büyük gerçek, devletlerin bağımlılık dereceleri ne olursa olsun uluslararası sistemde neden olduğu rekabettir. Bu rekabet ise, söz konusu enerji kaynağının dünya üzerindeki eşit olmayan dağılımı sonucu belirli bölgelerde gerçekleşmektedir. Bu bağlamda dünya kanıtlanmış petrol rezervlerinin % 61'ine sahip olan başta Ortadoğu olmak üzere, yakın geçmişte keşfedilen, Ortadoğu'ya alternatif gösterilen ve kaynakların çeşitlendirilmesi gerektiği anlayışının da etkisiyle önem kazanan Orta Asya coğrafyası, tüm dünya devletleri için bir cazibe merkezi haline gelmiştir. Kısacası, ülkelerin dış politikaları Ortadoğu ve Orta Asya'da ya da çevrelerinde oluşmaya başlamıştır.Çalışmada, Ortadoğu ve Orta Asya'da yaşanan petrol merkezli rekabet, sebep- sonuç ilişkisi kurularak incelenmeye çalışılmıştır. Petrolün ülkelerin Ortadoğu ve Orta Asya bölgelerine yönelik politikalarındaki önemi ile bağlantılı olarak dünya tarihine damgasını vuran gelişmelere de yer verilmiştir. Bu bölgelerde rekabet içinde olan yönetimlerin özellikle de görünmeyen ve açıklanmayan hedeflerinin petrol politikaları ile bağlantısı değerlendirilmeye ve anlamlandırılmaya çalışılmıştır.
  • Master Thesis
    Büyük ortadoğu projesi ve Türkiye'nin konumu
    (2007) Tekkaya, Dicle; Olcay, Bülent; Department of International Relations
    Ortadoğu kavramından bahsedildiğinde daha ziyade dinsel anlamda Müslümanların,etnik anlamda ise Türk, Arap ve Farsların çoğunluğu oluşturduğu bir bölgeden sözedilmektedir. Bununla birlikte slamiyetin yanında Yahudilik ve Hıristiyanlık da diğer önemlidinler olarak bölgedeki siyasi gelişmelerde her zaman önemli role sahip olmuşlardır. Türkler,Araplar ve Farslardan oluşan yapısında Kürtler ve Yahudiler de belirleyici rol oynamaktadır.Bu bölge tarih boyunca medeniyetlerin beşik noktası olarak anılmıştır.Ortadoğu'nun modern tarihini ikiyüzyıl önce başlatan hegemon güçler, ikiyüzyılboyunca Ortadoğu'ya zaman zaman doğrudan zaman zaman da sürekli karıştılar ve bubölgeye düzen vermek istediler. Ortadoğu'ya odaklanan bu güçler ?Büyük Ortadoğu Projesi?ile yeni bir düzen arayışı içindedirler. Bu proje ABD'nin Soğuk Savaş sonrasında tek kutuplukalan dünya üzerinde egemenliğinin sürmesini sağlamak üzere kurulmuş bir projedir. BOPküreselleşme ile aşınmaya uğrattığı tüm uluslardan bağımsız hareket eden küresel elitin içindeolduğu uluslar arası güçlerin, gerekse de ulus devlet düzleminde süper güç olan ABD'ninçıkarlarına uygun bir projedir.
  • Master Thesis
    Türkiye'nin AB üyeliği sürecinde çözümlenmesi şart koşulan ?Kıbrıs sorunu? nun Türkiye, Yunanistan, AB ve çevre ülkeler için stratejik önemi
    (2009) Laçin, Alper; Olcay, Bülent; Department of International Relations
    Bu tezde Türkiye'nin AB üyeliği sürecinde çözümlenmesi şart koşulan ?Kıbrıs sorunu? nun Türkiye, Yunanistan AB ve çevre ülkeler için stratejik önemi tartışılmış ve bu tartışma sonucunda gerçekten Kıbrıs Türkiye için bir sorun mudur? AB'ye üye olabilmek için sorun olarak görülen Kıbrıs Türkiye'nin AB'ne girmesi için gerçek sorun ve bunların doğurduğu sebepleri oluşturmakta mıdır? Bu durumlar ve sorunlar tartışılıp çıkan sonuç tezin sonuç bölümünde savunularak incelenmiş ve açıklanmıştır. Türkiye'de iktidar değişikliği sürecinde Kıbrıs sorunu ile ilgili alınan yollar veya kaybedilen zaman, Kıbrıs AB ilişkileri ve Kıbrıs'ın AB'ye üyeliği, bu üyelik periyodunda GKRK `nin KKTC'den ayrı olarak başvurusu ve AB'nin Türkiye'nin AB üyeliği sürecinde Kıbrıs'ı sorun ve yaptırım olarak Türkiye'nin önüne koyması ile alevlenen ada'da birlikte yaşayan Rum ve Türk'leri AB'nin kendi elleri ile bölmesi ve neredeyse bu düşmanlığı siyasi açıdan tırmandırması. Bu yıllardır süre gelen Türkiye Cumhuriyeti politikalarında ise Kıbrıs'ı verip kurtulma fikrine sahip parti ve hükümetlerin ne gibi sorunlara yol açtığını ve Türkiye Cumhuriyeti'ne nelere mal olduğu konusu işlenmiş, sonuç olarak da neler kaybettik, neler kazandık, bu yıllar süren sürüncemede ne kadar yol aldık, bunların ülkemize yansımaları. Çarpıcı olarak görülecektir ki Kıbrıs Türkiye Cumhuriyeti için hiçbir zaman bir sorun olmamış özellikle geçen birkaç senede AB tarafından bu konu Türkiye Cumhuriyeti'ni AB'ye alma sürecini uzatmak, AB'ye katılım için Bu stratejik kara parçasından vazgeçme şartını öne çıkarmak ve AB'ye katılma isteğini sorun olarak gördüğü bu konu ile bağdaştırıp Türkiye Cumhuriyeti'nin AB ye katılımını ne kadar istediğini ölçmek, biçmek ve tartmaktır.
  • Master Thesis
    21.yüzyılda Kerkük'teki gelişmeler, Türkiye'ye yansımaları ve bölgedeki Türkmen halkın durumu
    (2007) Kavak, İsmail Hakkı; Olcay, Bülent; Department of International Relations
    Kerkük sorunu; 20 yy.'da İngiltere'nin sömürge yollarını ve petrol kaynaklarını kontrol altına alma politikaları ile Irak'ı istila etmesi ve bölgenin asıl sahibi konumundaki Türkmen halkın, geçmişten günümüze kadar yoğun olarak yaşadığı sorun ve haksız muameleler olarak karşımıza çıkmaktadır. Hala bölgede karmaşa hüküm sürmektedir. Kerkük yaklaşık olarak, bazı dönemlerde başka uygarlıkların eline geçmiş olsa bile, 9 asıra yakın bir süre Türk idaresinde ve Türk halkının hala çoğunlukta yaşadığı ve Türk kültürünü yaşattığı bir bölgedir. Osmanlı hükümranlığında 400 yıl kalan, içerisinde barındırdığı her ırktan ve dine mensup insanların kardeşlik ve huzur içerisinde yaşadığı bölgede, İngiltere'nin Petrol yataklarını ele geçirme ve sömürge yollarını güvence altına alma çabalarının sonucunda kaybedilmiş olmasıyla, bu dönemden sonra bölgede yaşayan farklı etnik halkların tamamının huzura eremediği bir yaşam alanı halini almış olması apaçık bir gerçektir. Bölgede yaşayan Türkmen halkın uğradığı haksızlıklar ise Türkiye Cumhuriyetinin 1926 yılında Ankara Anlaşması ile Musul'dan mecburiyetten vazgeçmesiyle başlamış, artmış ve günümüze kadar devam etmiştir.İşte bu araştırmada, bir Türkmen şehri olan Kerkük (Musul Vilayetine bağlı Kerkük Sancağı) hakkında geçmişten günümüze, genel ve akıla gelebilecek soruların cevabının bulunduğu bir kaynak olduğu söylenebilir. Araştırmada hedef alınan asıl amaç; bölgedeki son yüzyıldaki gelişmelerin neler olduğudur. Bu noktaya ulaşmak için de; ilk dönemlerden itibaren ki gelişmelerin ele alındığı, Türkmen halkın son durumu ve bölgedeki gelişmelerin Türkiye Cumhuriyeti'ne etkileri ve Türkiye'nin izlediği politikaların neler olduğu sorularına cevap aranmıştır.Konu, yoğun literatür taraması ve makale araştırmaları ile hazırlanmıştır. Yaklaşık 11 aylık bir çalışmanın ürünü olan bu tez içerisinde; toplam beş bölüm incelenmiş, birinci bölümde; konunun giriş bölümüne yer verilmiş, ikinci bölümde; Kerkük Bölgesi hakkında ayrıntılı bilgiler verilmiş, üçüncü bölümde; 20. yy boyunca meydana gelen gelişmeler hakkında ayrıntılı bilgiler yer almış, dördüncü bölümde ise 21. yy'ın başından itibaren, günümüze kadar ki gelişmeler ile bu gelişmeler ışığında bölgedeki Türkmen halkın durumu, Türkiye'nin izlediği politikalar ve süreç içerisindeki gelişmelerin, Türkiye'ye etkilerine değinilmiştir. Beşinci bölüm sonuç ve öneri bölümü olarak ele alınmıştır. Bölgedeki geçmişten günümüze kadar süreçteki gelişmeleri, bölgenin tarihi, demografik yapısı, Türkiye'nin bölge üzerine izlediği politikalarla, bölgedeki Türkmen halkının karşılaştığı sıkıntıların neler olduğu sorularının cevaplarına ulaşılmıştır.