Mertol, Halit Cenan

Loading...
Profile Picture
Name Variants
Mertol, Halit Cenan
Halit Cenan Mertol
M., Halit Cenan
H. C. Mertol
H.,Mertol
M.,Halit Cenan
H., Mertol
Mertol,H.C.
Mertol,Halit Cenan
H.C.Mertol
Mertol H.
Halit Cenan, Mertol
Cenan Mertol H.
Mertol, Halit
Job Title
Doktor Öğretim Üyesi
Email Address
cenan.mertol@atilim.edu.tr
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID
Scholarly Output

28

Articles

15

Citation Count

172

Supervised Theses

13

Scholarly Output Search Results

Now showing 1 - 10 of 28
  • Article
    Citation Count: 11
    Investigation of RC Buildings after 6 February 2023, Kahramanmaras, Turkiye Earthquakes
    (Mdpi, 2023) Mertol, Halit Cenan; Tunç, Gökhan; Akış, Tolga; Kantekin, Yunus; Kantekin, Yunus; Aydın, İshak Can; Civil Engineering; Department of Civil Engineering
    Two major earthquakes struck Pazarcik and Elbistan, towns in Kahramanmaras, Turkiye, on 6 February 2023, approximately 9 h apart. The first earthquake, recorded at 04:17 local time, had a M-w = 7.7, with a focal depth of 8.6 km. At 13:24 local time, a second earthquake occurred with M-w = 7.6 at a focal depth of 7 km, approximately 90 km north of the first one. A total of 11 provinces were severely affected by these earthquakes. As of 15 April 2023, they caused close to 51,000 deaths and almost 215,000 completely destroyed/severely damaged buildings. At some locations, the largest horizontal peak ground acceleration (PGA) values of the first and second earthquakes exceeded the code-generated PGAs by almost 3 and 1.75 times, respectively. A technical team visited these areas within 15 h of the first earthquake. The purpose of this article is to present their observations, findings, and the characteristics of the two earthquakes, with comprehensive site survey results supported by photographs. This study concludes that most of the collapsed and severely/moderately damaged buildings in the region were built between 1975 and 2000, when site inspections were rare or non-existent. In addition to the high PGAs recorded in these earthquakes, it was verified that the design and construction of these buildings did not fully comply with the earthquake codes valid at the time. The collapsed buildings and their damage patterns confirm inadequate development length, violation of bending stirrup ends at 135 & DEG;, deficiencies in construction materials and reinforcement configuration, noncompliance with confinement zones, violation of the strong beam-stronger column analogy, and issues related to building inspection. Based on the extent of the damage, it is strongly recommended that the structural performance inspection of all other buildings located near major fault lines, specifically those constructed between 1975 and 2000, should be completed. Since these earthquakes generated much higher PGAs, which is believed to be one of the main reasons for the extensive damage, a re-evaluation of all other PGAs along major fault lines is also recommended.
  • Doctoral Thesis
    Normal ve çelik lifli beton kullanılan betonarme kirişlerin darbe etkisi altındaki davranışının deneysel ve analitik olarak incelenmesi
    (2018) Mertol, Halit Cenan; Mertol, Halit Cenan; Tuncay, Kağan; Civil Engineering
    Bu çalışmada donatılı ve donatısız geleneksel beton (GB) ve çelik lifli beton (ÇLB) kullanılan kirişlerin darbe yüklemesi altındaki deneysel ve analitik davranışları araştırılmıştır. ÇLB için Dramix ZP-305 tipi çelik lifler kullanılmıştır. Kirişlerin yarısında donatı kullanılmamış, diğer yarısında ise elemanların tam ortasında bir adet 8 mm çapında çelik donatı kullanılmıştır. Bu çalışmadaki beton silindir basınç dayanımları, GB için 12 ve 26 MPa, ÇLB için 35 MPa olarak ölçülmüştür. Kiriş numuneler 60×60×500, 100×100×500 ve 150×150×500 mm boyutlarındaydı. Numunelerin darbe yüküne maruz bırakılması için 58.5 N ağırlığında çekice sahip, düşen çekiç test düzeneği kullanılmıştır. Bu çekiç ağırlığı deney numunesi boyutlarına göre farklı yüksekliklerden bırakılmıştır (donatısız elemanlar için 1.20, 2.00 ve 2.95 m, donatılı elemanlar için 2.95, 3.00 ve 3.04 m). Deney sırasında 2000 kare hızına sahip yüksek hızlı fotoğraf makinası kullanılarak numunelerin yavaş çekim videoları kaydedilmiştir. Kaydedilen videolar TEMA Hareket Analiz Programı kullanılarak analiz edilmiş ve çekiç için deneysel hız-zaman ilişkileri elde edilmiştir. Kiriş, çekiç ve mesnetler ANSYS Sonlu Elemanlar Analiz Programı kullanılarak modellenmiş ve modelleme parametreleri deney sonuçlarına göre kalibre edilmiştir. ANSYS Dynamic Explicit AUTODYN çözümünde Riedel, Hiermaier ve Thoma (RHT) Beton Modeli kullanılmıştır. Sonuçlar bu çalışmadaki deney sonuçları ile karşılaştırılmış ve kullanılan beton modeli parametreleri bu sonuca göre değiştirilmiştir. Deney ve modelleme sonuçlarının karşılaştırılması ile çekiç için oluşturulan hız-zaman ilişkilerinin farklı beton basınç dayanımları ve farklı kesit boyutları için çok iyi uyum içinde olduğu saptanmıştır. Bu araştırma sonucunda kalibre edilmiş modeller kullanılması durumunda, donatısız ve donatılı GB ve ÇLB kullanılan elemanların darbe etkisi altındaki davranışları iyi bir şekilde tahmin edilebilmektedir.
  • Article
    Citation Count: 0
    23 Ekim 2011 Van, Türkiye Depremi Sırasında Gedikbulak Okul Binasının Yıkılması
    (2023) Mertol, Halit Cenan; Civil Engineering
    23 Ekim 2011 tarihinde Türkiye'nin doğusunda Mw = 7,2 (ML = 6,7) büyüklüğünde bir deprem meydana gelmiştir. Yer hareketinin en yüksek yer ivmesi 0.18×g olarak ölçülmüştür. Deprem, yığma ve betonarme yapılarda küçük çatlaklardan tamamen göçmeye kadar değişen hasarlara neden olmuştur. Bu depremde, Gedikbulak Köyü'ndeki 4 katlı betonarme okul binası tamamen yıkılmıştır. Bu okul binası Türkiye Cumhuriyeti Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan tipik bir projedir (No: 10370) ve bu tipik proje Türkiye'nin çeşitli yerlerinde okul binalarının yapımında yaygın olarak kullanılmıştır. Bu makalede, Atılım Üniversitesi Keşif Takımının ana şoktan birkaç gün sonra okul binasının yıkıldığı yerde yaptığı saha gözlemleri ve okul binasının yıkılma nedenleri üzerinde durularak detaylı analizleri anlatılmaktadır. Analiz sonuçları göçmenin, düz donatı çubuklarının yetersiz kenetlenme ve bindirme boyu nedeniyle perde duvarların tabanının (hem x- hem de y- yönlerinde) temelden ayrılmasından kaynaklandığını göstermiştir. Yapılan inceleme ve analizler sonucunda benzer mevcut okul binalarının gelecekteki depremlerde yıkılmaması için önerilerde bulunulmuştur.
  • Master Thesis
    Çelik lifli beton kullanılan kirişlerde yorulma davranışı
    (2018) Mertol, Halit Cenan; Mertol, Halit Cenan; Civil Engineering
    Bu araştırmada çelik lifli beton kullanılan öngermeli kirişlerin yorulma davranışı incelenmiştir. Test elemanları olarak 180×250×3500 mm boyutlarındaki üç adet tek halatla öngerilmiş kirişler kullanılmıştır. Test programındaki ana değişken betonun (geleneksel ve çelik lifli) tipiydi. Çelik lifli kirişlerde, aynı ağırlık oranında iki tip çelik lifi (Dramix ZP 305 and Dramix 4D) kullanılmıştır. Bir deney elemanı geleneksel beton ile diğer iki eleman ise iki tip çelik lifi kullanılarak dökülmüştür. Elemanlar dört nokta eğilme deneyi altında test edilmiştir. İlk olarak deney elemanları çatlatılmıştır. Ardından deney elemanlarına 2000000 çevrim yorulma deneyi uygulanmıştır. Yorulma çevrimleri, önceden belirlenmiş aralıklarda durdurulmuş ve yük-sehim ilişkileri bu çevrimler sonrasında elde edilmiştir. Bu yük-sehim ilişkileri rijitlik ve tokluk paratmeleri göz önüne alınarak değerlendirilmiştir. Yorulma deneyi sonuçları çelik lifli beton kullanılan elemanların rijitliğinin ve tokluğunun geleneksel betona göre biraz daha yüksek olduğunu göstermiştir. Kiriş numunelerinin deneysel yük-deformasyon davranışlarının, literatürde bulunan malzeme modelleri kullanılarak sayısal olarak belirlenmesi için analitik bir çalışma gerçekleştirilmiştir. En uygun malzeme modelleri bulunmuştur.
  • Master Thesis
    Farklı mıktarlarda donatı ıceren celık lıf takvıyelı betonarme kırıslerın egılme davranısı
    (2014) Mertol, Halit Cenan; Mertol, Halit Cenan; Civil Engineering
    Bu çalışmada, çelik liflerle güçlendirilmiş ve farklı miktarlarda çekme donatısı içeren betonarme kirişlerin eğilme davranışı incelenmiştir. Toplam 20 adet 180x250x3500 mm ölçülerindeki kiriş numuneleri üzerinde yükleme deneyleri yapılmıştır. Çalışma kapsamında incelenen temel parametreler kirişlerde kulanılan beton içerisinde çelik liflerin bulunup bulunmaması ve kirişlerdeki çekme donatısı miktarıdır. En düşüğü %0.2, en yükseği %2.5 olmak üzere toplam on farklı çekme donatısı oranı kullanılmıştır. Bu oranlar hem dengealtı hem de dengeüstü betonarme kiriş davranışını kapsamaktadır. Herbir donatı oranı hem konvansiyonel beton ile hem de çelik liflerle güçlendirilmiş beton ile test edilmiştir. Yükleme deneyleri sonucunda kiriş numunelerinin yük-deformasyon davranışları elde edilmiş ve bu davranışlar yük taşıma kapasitesi, servis rijitliği, kapasite sonrası rijitlik ve tokluk paratmeleri göz önüne alınarak değerlendirilmiştir. Çelik liflerin kullanılması durumunda kiriş numunelerinin yük taşıma kapasiteleri ve servis rijitliği seviyelerinde ufak artışlar gözlenmiştir. Çekme donatısı oranının artması ile çelik lif içeren kiriş numunelerinin maksimum sehim seviyeleri aynı miktarda donatıya sahip konvansiyonel beton kiriş numunelerine oranla önemli seviyede artmıştır. Çelik lif içeren kiriş numunelerinin konvansiyonel beton numunelere oranlar daha yüksek tokluk seviyelerine sahip oldukları da gözlenmiştir. İki seri numunelerin tokluk değerleri arasındaki fark, yüksek miktarda donatı içeren kiriş numunelerinde daha fazla gerçekleşmiştir. Doğrusal olmayan kesit analizleri yapılarak kiriş numunlerinin yük-deformasyon davranışları sayısal olarak da belirlenmiş ve deneysel olarak ölçülmüş davranışlarla karşılaştırılmıştır. Bu analizlerde, çelik liflerle güçlendirilmiş beton için literatürde bulunan çekme ve basınç malzeme modelleri kullanılmış ve farklı modeller kullanılarak elde edilmiş kiriş davranışları arasında değerlendirmeler yapılmıştır.
  • Master Thesis
    Değiştirilmiş ve genişletilmiş itme yöntemleriningeri çekme düzensizliği olan betonarme binalar için değerlendirilmesi
    (2022) Mertol, Halit Cenan; Mertol, Halit Cenan; Civil Engineering
    Betonarme binaların düzensiz konfigürasyonları, bu tip binalarda önceki depremler sırasında meydana gelen hasarların nedenlerinden biri olarak sıklıkla tanımlanmıştır. Belirli kot seviyelerinde binanın yanal boyutunun küçülmesi nedeniyle meydana gelen düzensizlik tipi (geri çekme), farklı yüksekliklere sahip binalar için felaket olabilir. Mühendislerin, uygulama kolaylığı nedeniyle, betonarme binaların sismik performansını değerlendirirken itme analizi gibi basitleştirilmiş doğrusal olmayan statik analiz prosedürleri benimsemeleri çok yaygındır. Geleneksel itme analiz yöntemlerinin kullanılması, az katlı binalar için kabul edilebilir sonuçlar sağlanaktadır. Ancak bu yöntem, sismik hareketler altındaki davranışı yalnızca temel mod şekli tarafından belirlenmeyen orta ve yüksek katlı binalar için yeterli sonuçları sağlamamaktadır. Bu sorunun üstesinden gelmek için, daha yüksek mod şekillerinin etkilerini dikkate alan bazı gelişmiş yöntemler çeşitli araştırmacılar tarafından önerilmiştir. Ancak bu yöntemlerin geri çekme düzensizliği olan üç boyutlu yüksek binalara uygulanabilirliği literatürde ele alınmamıştır. Bu çalışmada, çeşitli konumlarda geri çekme düzensizliğine sahip toplam 6 orta ve yüksek katlı bina modeli, ASCE 7-22'ye göre Ters Üçgen Yanal Yük Dağılımı (TLP), vi Birinci Mod Şekli Yanal Yük Dağılımı (FLP), Düzgün Yayılı Yanal Yük Modeli (ULP), Değiştirilmiş Üst Sınır Yöntemi (MUB) ve Genişletilmiş Üst Sınır Yöntemi (EUB) gibi doğrusal olmayan itme analiz yöntemleri kullanılarak analiz edilmiş ve bu yöntemlerin uygulanabilirliğini değerlendirilmiştir. Bu yöntemlerden elde edilen sonuçlar, daha kesin çözümler sunan Doğrusal Olmayan Zaman Alanı Analizi Yöntemi (NLTHA) ile karşılaştırılmıştır. Bina modellerinden üçü 6 katlı, diğer üçü 12 katlıdır. Modellerin kat yükseklikleri zemin katta 4.5 m, diğer katlarda ise 3.2 m olarak belirlenmiştir. Tüm modeller, her iki plan görünümü yönünde, her birinin tipik uzunluğu 6 m olan dört açıklığa sahiptir. Her yükseklik seviyesinden bir model planda simertik bir bina olarak tasarlanmış ve karşılaştırma amacıyla kullanılmıştır. Her yükseklik seviyesindeki diğer iki model de, bir yönde yüksekliğin çeşitli yerlerinde geri çekme düzensizliği bulunmaktadır. Sonuçlar, yanal yer değiştirmeler, katlar arası ötelenme oranları ve plastik mafsal dönüşleri gibi sismik talep değişkenleri için değerlendirilmiştir. EUB yöntemi, geleneksel itme analiz prosedürlerine (TLP, FLP ve ULP) kıyasla tüm düzensiz bina modellerinin katlar arası ötelenme oranları için daha doğru sonuçlarını sağlamıştır. 6 ve 12 katlı bina modellerinin üst katlarındaki plastik mafsal dönüşlerini tahmin etmek için geleneksel itme yöntemleri yeterli değildir, oysa EUB yöntemi düzensiz binalar için bu plastik mafsal dönüşleri için makul sonuçlar sağlamıştır.
  • Article
    Citation Count: 7
    Evaluation of masonry buildings and mosques after Sivrice earthquake
    (Croatian Soc Civil Engineers-hsgi, 2021) Mertol, Halit Cenan; Tunç, Gökhan; Akış, Tolga; Civil Engineering
    The evaluation of masonry and mosque type structures after the Sivrice Earthquake is presented in this study. Stone masonry buildings exhibited damage such as vertical cracks and splitting at corners, wedge shaped corner failures, diagonal cracking on walls, out-of-plane splitting of walls, and separation of walls from flooring/roofing systems. On the other hand, the separation of flags and caps of minarets was a common example of damage in mosques. Future earthquake damage can be prevented by following design codes and providing adequate supervision for new structures, while strengthening measures are recommended for the existing buildings.
  • Article
    Citation Count: 0
    Farklı Geleneksel ve Çelik Lifli Beton Katmanlarına Sahip Betonarme Kirişlerin Eğilme Davranışı
    (2022) Mertol, Halit Cenan; Civil Engineering
    Bu çalışmada, farklı geleneksel ve çelik lifli beton katmanlarına sahip betonarme kirişlerin eğilme davranışı incelenmiştir. Boyutları 180×250×3500 mm olan toplamda 10 kiriş, iki grupa bölünerek dört nokta yüklemesi altında eğilme davranışı değerlendirmesi için test edilmiştir. Tüm kirişlerde çekme bölgesinde 416 donatısı kullanılmıştır. Bu araştırmadaki ana değişken kiriş yüksekliğince oluşturulan katmanlardaki beton tipidir. Kirişin yüksekliği her biri 50 mm olan 5 katmana ayrılmıştır. “F” grubunda bulunan geleneksel beton kullanılan kirişlerde, çelik lifli beton katmanları aşağıdan başlayarak geleneksel beton katmanlarının yerlerine yerleştirilmiştir. Örnek olarak, F15P10 kirişinin yüksekliği boyunca aşağıdan 150 mm’si çelik lifli betondan, yukarıda kalan 100 mm’si ise geleneksel betondan imal edilmiştir. “P” grubunda bulunan çelik lifli beton kullanılan kirişlerde ise, geleneksel beton katmanları aşağıdan başlayarak çelik lifli beton katmanlarının yerlerine yerleştirilmiştir. Örnek olarak, P10F15 kirişinin yüksekliği boyunca aşağıdan 100 mm’si geleneksel betondan, yukarıda kalan 150 mm’si ise çelik lifli betondan imal edilmiştir. Kirişlerin yük-sehim eğrileri elde edilmiş ve bu eğriler azami yük, kullanım rijitliği, tepe sonrası rijitlik ve eğilme tokluğu açısından değerlendirilmiştir. Araştırma sonucunda göre, yeterli sünekliğin çekme bölgesinde bulunan çelik lifli beton katmanı ile sağlanabileceği belirlenmiştir. Bu katmanın, çekme bölgesinde olduğu sürece yüksekliğinin ve yerinin davranışı önemli bir şekilde etkilemediği görülmüştür.  
  • Master Thesis
    Yeterli dayanıma sahip olmayan betonarme binaların çapraz çelik profiller kullanılarak güçlendirilmesi
    (2022) Mertol, Halit Cenan; Mertol, Halit Cenan; Civil Engineering
    Türkiye Cumhuriyeti Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'na göre, Türkiye'deki toplam 19,5 milyon binadan sadece 5 milyonu depreme dayanıklıdır. Yedi milyon bina acil olarak güçlendirilmeli veya yıkılmalıdır. Yeterli dayanıma sahip olmayan binaların hepsini yıkıp yeniden inşa etmek mümkün gözükmemektedir. Güçlendirme süreci birçok komplikasyon içerir. En önemli komplikasyonlardan biri, güçlendirme çalışmaları yapılan binalarda oturanların tahliye edilmesidir. Mevcut betonarme binaların dıştan çelik çapraz yöntemi ile güçlendirilmesi, daha hızlı, daha ucuz ve bu binalarda yaşayan, çalışan veya kullananları etkilemeden yapılabilmesi nedeniyle dünya çapında popüler hale gelmektedir. Bu araştırmanın amacı, mevcut betonarme binalar için dıştan çelik çaprazlar kullanılarak güçlendirme yönteminin verimliliğini değerlendirmektir. Bu çalışmada 3, 6, 9 ve 12 katlı dört betonarme bina model analitik olarak incelenmiştir. Kullanılan betonarme bina modelleri, tasarım kodlarına göre yeterli dayanıma sahip olmayan binalar olarak tasarlanmıştır. Yeterli dayanıma sahip olmayan bina modellerinin performansları, Eşdeğer Statik Deprem Yükü, İtme Analizi ve Zaman Tanım Alanında Deprem Yer Hareketi Analizi olmak üzere üç farklı yöntemle değerlendirilmiştir. Bu binalar daha sonra dıştan çelik çaprazlarla güçlendirilmiş ve performansları aynı üç yöntemle değerlendirilmiştir. Sonuçlara göre, tüm betonarme bina modellerinin ters V konfigüre edilmiş dış çelik destek sistemi kullanılarak etkin bir şekilde güçlendirilebileceğini anlaşılmıştır. 9 kata kadar olan betonarme binaların ise X konfigürasyonlu çelik çaprazlama sistemi ile etkin bir şekilde güçlendirilebileceği sonucuna ulaşılmıştır. Binanın her iki yanında birer çelik çerçeveye sahip olan sistemin, maliyet açısından en uygun güçlendirme sistem olduğu görülmüştür.
  • Master Thesis
    Düzenli ve düzensiz betonarme binalar için geliştirilmiş itme analiz prosedürlerinin değerlendirilmesi
    (2021) Mertol, Halit Cenan; Mertol, Halit Cenan; Civil Engineering
    Performansa dayalı tasarım yöntemlerinin önemli bir özelliği, sismik talep parameter tahminlerinin doğruluğu olarak kabul edilebilir. Tasarıma dayalı yöntemlerin bu du doğrultuda iyileştirmeler yapmak her zaman çok değerlidir. Yüksek modların etkisini hesaba katan birkaç Gelişmiş İtme Analizi (GİA) prosedürü son zamanlarda araştırmacılar tarafından önerilmiştir. Bu prosedürlerin çoğu normal bina çerçevelerine uygulandığından, bu tür prosedürlerin etkinliğinin düzensiz bina çerçeveleri için değerlendirilmesine ihtiyaç vardır. Ardışık Modal İtme (AMİ), Dinamik Yük Modeli (DYM) ve Tek Çalışmalı Çok Modlu İtme (TÇÇMİ) gibi GİA prosedürleri literatürde moment taşıyan çelik çerçevelere uygulanarak değerlendirilmiştir. Bu çalışmanın amacı, farklı kat sayılarına (4, 8, 12, 16, 20 ve 24) sahip 12 adet düzenli ve düzensiz özel moment taşıyan betonarme çerçevenin sismik taleplerini tahmin etmek için kullanılan GİA prosedürlerinin etkinliğini ve uygulanabilirliğini karşılaştırmalı olarak değerlendirmektir. GİA yöntemleri sonucunda elde edilen yapısal talepler Doğrusal Olmayan Zaman Alanı Analizinden (DOZAA) elde edilen sonuçlarla karşılaştırılmıştır. Bu karşılaştırmada birinci mod ve düzgün yanal yük modellerine dayalı geleneksel itme analizleri de gösterilmiştir. Sonuçlar, DYM ve AMİ yöntemlerinin, düzenli ve düzensiz binaların sismik taleplerini TÇÇMİ prosedüründen daha yüksek doğrulukla tahmin edebileceğini göstermiştir. Buna ek olarak, DYM ve AMİ itme prosedürlerinin, daha yüksek modların etkisinin önemli olduğu bina çerçevelerinin sismik talepleri tahmin etmek için daha iyi alternatifler olduğu belirlenmiştir.